Buna göre mahkemece kiranın uyarlanması talebi ile açılan davada ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulüne karar verilerek halen 4.640,64 TL olan kiranın dava tarihinden itibaren arttırılarak 6.000,00 TL olarak ödenmesi yolunda ihtiyati tedbir kararı verilmesi hatalı olup, davanın esasını çözecek şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden dairemizce istinaf talebinin kabulü ve mahkemenin 14.07.2023 tarihli itirazın reddine ilişkin kararı kaldırılarak itirazın kabulüne, ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir....
Dava konusu hak veya şey bakımından ortaya çıkacak tehlike ve zararın önlenmesi için de her türlü tedbire karar verilebilir. Tedbir kararı verilebilmesi için davanın ispatına elverişli delil bulunması da zorunlu olmayıp, istekte haklı olma ihtimalinin mevcut olması yeterlidir. Hemen belirtmek gerekir ki; ihtiyati tedbir talebini inceleyen hakimin davanın esası hakkındaki hükmünü peşinen ihdas ettiğinden söz edilemez. İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak (kanunen gerektiği için) açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir....
Bu durumda aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine itiraz edebilir ve itiraz üzerine takip duracağından, alacaklı bu itirazı bertaraf ettirmek için harekete geçtiğinde, alacaklının itirazın iptali veya kaldırılması talebi üzerine, borçlu bu konudaki savunmalarını genel mahkemede veya icra mahkemesinde ileri sürebilecektir. Diğer hâlde borçlu, alacaklının harekete geçmesini beklemeden borçlu olmadığının tespitinde korunmaya değer bir yararı bulunması hâlinde borçlu olmadığının tespiti için dava açabilir (İİK. m. 72/2). Alacaklının takibe girişmesinden sonra, hatta takip kesinleştikten sonra da borçlunun, borçlu olmadığının tespitini mahkemeden istemesi mümkündür (İİK. m. 72/3). Borçlu, belirtilen şekilde takipten önce veya sonra alacaklıya karşı bir menfi tespit davası açarak bu davayı kazanırsa, hakkındaki icra takibi iptal edilir ve borcu ödemekten kurtulur....
Bununla birlikte, ihtiyati tedbire karar verilirken tarafların çıkar dengesini ve ihtiyati tedbirin amacını hakimin gözetmesi gerekli ve zorunludur. Kanun koyucu, ihtiyati tedbir hakkında karar verecek olan hakime geniş bir takdir alanı bırakmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemeli ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararı verdiğini kararında belirtmelidir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Kanun'un öngördüğü ölçüde ispat edilememişse veya yaklaşık da olsa ispatı yargılamayı gerektiriyorsa ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. HMK'nın 389. maddesindeki şartların mevcut olması ve talep halinde ise hakim, ihtiyati tedbire davanın her aşamasında karar verebilir....
belirterek, 899.435,05 TL borçlu olmadıklarının tespiti ile ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....
de tedbir kararının yerinde olmadığını, tedbir kararının uygulanması durumunda müvekkili şirketin büyük bir zarara uğramış ve uğramaya devam ettiğini, tedbir kararının dava değerinin % 10'u oranında teminat karşılığında verilmesinin de isabetli olmadığını, istinaf taleplerinin kabulü ile ihtiyatİ tedbir kararına yapmış oldukları itirazın kabulü ile verilen tedbir kararının kaldırılmasını, Mahkemenin aksi kanaatte olması durumunda taraflar arasındaki hak ve menfaat dengesi değerlendirilerek dava değeri oranında teminat tutarının Mahkeme Veznesine teminat olarak depo edilmesini, aksi kanaatte ise daha yüksek bir teminat oranıyla tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava; icra takibine dayanak çek nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkin menfi tespit davasıdır. 2004 sayılı İİK’nın 72.maddesi gereğince; Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. Davalı Antalya 2. İcra Müdürlüğü’nün ...sayılı dosyası ile ... tarihinde, ...İletişim Gıda İnşaat Turizm Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi, ... ve davacı aleyhine, ... günlü, ... Seri Nolu, 48.400,00.-TL bedelli çeke dayanarak, 48.400,00 TL asıl alacak, 1.318,73.-TL işlemiş faiz, 145,2.-TL Komisyon, 4.840,00.-TL Çek Tazminatı olmak üzere toplam 54.703,93....
A.Ş'ye temlik edildiğini, takibin dayanağının kredili mevduat hesabı kredisi olduğunu, müvekkili şirketin asıl borçlu, diğer gerçek kişinin ise müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla söz konusu kredili mevduat hesabı kredisinin borçlusu gösterildiğini, müvekkil davacı şirket ile davalılardan banka arasında kredili mevduat hesabı açılmasına ilişkin bir sözleşme imzalanmadığını, müvekkili şirketin bu yönde bir talebi ve talimatının söz konusu olmadığını, davalı bankanın, genel kredi sözleşmesine dayanarak, kendi insiyatifi ile müvekkil adına ve müvekkilin talebi olmadan kredili mevduat hesabı tanımlayamayacağını,davalı banka tamamen kendi insiyatifi ile müvekkil şirket hesabına tanımladığı kredi nedeniyle müvekkil şirkete ve kefile bir bildirimde de bulunulmadığını, söz konusu hesabın açılmasında ve işletilmesinde müvekkil davacının bir bilgisi istemi ve izni bulunmadığını, aynı şekilde diğer davacı kefil gösterilen ...'...
Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir." hükmünü haiz olduğunu, açılan bu davada tedbir talep edilemez ise de, ancak "çoğun içinde az da vardır kuralı" gereğince icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir talebi mevcut olup ve bu yönde karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinin isabetli olmadığını, kararın kaldırılarak ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, alacak miktarı olan 80.000-TL üzerinden takdiren %15 olarak hesaplanan 12.000-TL teminat karşılığında İİK m.72/3 gereği icra dosyasına yatan paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Talep, icra takibi nedeniyle açılan menfi tespit davasında icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir istemine ilişkindir....
Mahkemece, 16/06/2023 tarihli ara kararı ile; adli yardım talebi kabul edildiğinden teminatsız olarak icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir talebinin kabulüne ve bu karara davalı tarafça yapılan itirazın ise 27/11/2023 tarihli ara karar ile reddine karar verilmiş, davalı vekili istinaf yoluna başvurmuştur. İİK 72/3 maddesi gereği, İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir....