Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Konya Şubesinde yapılan incelemede ibrazdan sonra ciro silsilesinde Abdülkerim Aygün isimli kişinin isminin çizildiği ve bu şekilde çeklerde tahrifat yapıldığı görüldüğünü, bu işlemin T4 tarafından kötü niyetli olarak yapıldığını, bir başka hususta çekteki ciro imzasının T2 eli ürünü olmadığını, Konya 7. İcra Müdürlüğü'nün 2019/725 E. Sayılı dosyasında takibe konu edilen çekler yönünden davacıların borçlu olmaması sebebi ile "ihtiyati tedbir kararı verilerek" T2 ve T1 yönünden teminatsız olarak takiplerin durdurulmasına, mahkeme aksi kanaate ise uygun görülecek miktarda nakit veya teminat mektubu ile takibin durdurulmasına, yine tedbiren icra kasasına yatacak paranın veya teminat mektubunun para çevrilmemesi hususunda tedbir kararı verilmesini, davalıların %20'den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

İnşaat A.Ş. yönünden teminatsız olarak takiplerin durdurulmasına, mahkeme aksi kanaate ise uygun görülecek miktarda nakit veya teminat mektubu ile takibin durdurulmasına, yine tedbiren icra kasasına yatacak paranın veya teminat mektubunun para çevrilmemesi hususunda tedbir kararı verilmesini, davalıların %20'den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Yapılan yargılama sonucunda; "1-Davacılardan ... İnşaat A.Ş. yönünden davanın KABULÜ İLE; bu davacı yönünden Konya ... İcra Müdürlüğü ... Esas sayılı dosyasında takibe konu çekler ve takip nedeniyle davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, 2-Davacılardan ... yönünden davanın REDDİNE, 3-Davacılardan ......

    Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2021/673 esas sayılı dava dosyasının taraflarından ikame edildiğin, bu dava dosyasındaki ihtiyati tedbir taleplerinin yaklaşık ispat koşulu gerçekleştiği gerekçesi ile kabul edildiğini ve teminat mektuplarının nakide çevrilmesinin ihtiyati tedbir kararıyla durdurulmasına karar verildiğini, huzurdaki davadaki taleplerinin de teminat mektupları yanında, alınan kesin teminat senetlerinden mütevellit de borçlu olmadıklarına ilişkin olduğunu, bu dosyadaki ihtiyati tedbir taleplerinin HMK'nın 389. Maddesi ve devamı maddelerine göre değil, İİK madde 72 uyarınca ihtiyati tedbir talebi olarak yöneltildiğini, ancak ihtiyati tedbir taleplerinin bu hüküm ve beyanları çerçevesinde değerlendirilmediğini, davalının sözleşmenin 45....

      Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2013/39 Esas sayılı dosyasında görülen iflasın ertelenmesi davasında; "İİK.nun 206 maddesinde 1. sıradaki alacaklar hariç olmak üzere 6183 sayılı kanunla yapılan takipler de dahil olmak üzere davacı hakkında her türlü ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve muhafaza işlemi de dahil olmak üzere hiçbir takip işlemi yapılmamasına, yapılmış olan takiplerin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına" dair verilen 04/02/2013 tarihli tedbir ara kararının, borçlu şirket tarafından, ... 9....

        CEVAP: Davalı vekili cevabında; müvekkilinin dava konusu çekte meşru ve iyi niyetli hamil olduğunu, TTK.nun 687.maddesi ile 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring Ve Finansman Şirketleri Kanununun 9/3.maddesi gereğince senet borçlusunun, senet lehdarı ile aralarında var olan ilişkiye dayanan def'i leri müvekkili şirkete karşı ileri süremeyeceğini, ispat yükünün davacıda olduğunu, imza incelemesi yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava; icra takibine dayanak çekteki imzanın sahte olduğu iddiasına dayanarak, borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkin İİK.nun 72/3.maddesine göre açılmış Menfi Tespit davasıdır. 2004 sayılı İİK’nın 72.maddesi gereğince; Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. Davalının ... 36....

          Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/343 Esas sayılı dosyası ile borçlu tarafından açılan iflasın ertelenmesi davasında, borçlunun talebi üzerine ilgili mahkemece 22/09/2014 tarihli ara karar ile; "taşınır, taşınmaz veya ticari işletme rehni ile temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla ve İİK'nun 206.maddesinin birinci sırasında yazılı alacaklar için haciz yoluyla yapılmış ve yapılacak takiplerde muhafaza tedbiri alınmamasına, satışın gerçekleştirilmemesine, bunun dışındaki borçlu davacı şirket aleyhine, 6183 sayılı Yasaya göre yapılan takipler de dahil olmak üzere mevcut icra takiplerinin ve bundan sonra yapılacak icra takiplerinin durdurulmasına" şeklinde tedbir kararı verildiği, takibin ise tedbir kararından sonra 25/09/2014 tarihinde başlatıldığı anlaşılmıştır....

            iflas tarihinden önce ---- tutarındaki miktarların kredi sözleşmesinden kaynaklanan rehin-takas-mahsup haklarına ve İİK, TBK, TMK'nın amir hükümlerine istinaden 07/04/2016 tarihinde risklere mahsup edilmiş olup yapılan işlemin yasa ve usule uygun olduğu hususunda------ ---- davacı ------ altına alınan rehin, takas, mahsup haklarından oluşan mülkiyet haklarını bertaraf edecek şekilde yasanın amir hükümlerine, kamu güvenine ve HMK mad. 2 de yer alan iyi niyet kurallarına aykırı söz konusu talebi davacı bankaya ait olan bir hakkın kullanılmasının engellenmesi niteliğinde olup--- davacı bankaya ait bir hakkında özüne ilişkin karar ve müdahale yetkisinin bulunmadığını, davacı bankanın --- borçlu olmadığını, davacı bankanın --- hesaplarında bulunan---- ilişkin kullandığı takas ve mahsup hakkı İİK 200/1 ve Borçlar Kanunun 142....

              Yargılama sırasında sunmuş olduğu ıslah dilekçesi ile, ihtiyati tedbir kararı alınmasına kadarki süreç olan 8 Mart ile 14 Nisan tarihleri arasında eczane ekranının kapatıldığını ve bu esnada karşılanan ve davalıdan tahsili gereken reçete bedelleri toplamının 31.146,37 TL olduğunu, bunun dışında cezai şartın 184,47 TL dışında kalan kısmının davalı tarafça iade edildiğini beyan ederek 184,47 TL + 31.146,37 TL reçete bedelinin tarafına iadesine karar verilmesine yönelik olarak davasını ıslah etmiştir. Islah üzerine mahkemece bilirkişiden ek rapor alınmış ve ıslah doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.Davacının dava dilekçesindeki talebi reçete bedeli ve cezai şart toplamı olan 6.031,62 TL'den borçlu olmadığının tespiti ile bunun tahsili ve haksız işlem sebebi ile davalı kurumdan tahsil edemediği ilaç bedelinin tahsilinin gerektiğinin tespitidir....

                SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili tarafından başlatılan takibin işçilik alacaklarına ilişkin bir icra takibi olduğunu, borçlu tarafın şirket yetkilileri, işçilik alacaklarını ödememek için bir çok şirket kurmuş olduklarını, borçlu şirket ile huzurdaki davacı şirketin organik bağ ile birbirlerine bağlı olduğunu, ortaklarının ve faaliyet konusunun aynı olduğunu, hem bu şirket hem de borçlu şirketin aynı vekil tarafından temsil edilmekte olduğunu, davacı tarafa usulünce birinci ve ikinci haciz ihbarnameleri gönderildiğini ve tebliğ edildiğini, İkinci haciz ihbarnamesine de cevap/ ya da itiraz edilmemesi üzerine üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiğini, davanın açılmasına müvekkilinin sebep olmadığı gibi davanın açılmasında kendisine izafe edilecek bir kusurun da bulunmadığını, davacının talep sonucunu kabul ettiklerini, davacının borçlu şirket ile organik bağı olduğunu tekrar etmekle birlikte, davacının kendisine gönderilen haciz ihbarnameleri sebebi ile...

                  Ve devamı maddelerinde ihtiyati tedbir talebi düzenlenmiş olduğunu, işbu kanun maddesine göre müvekkilin alacağının teminat altına alınması maksadıyla teminatsız tedbir kararı verilmesini, Tedbir kararının verilmemesinin müvekkilinin alacağını zora sokacağını, dava değerinin yüksek olması sebebiyle alacağın garanti altına alınmamasının müvekkilinin mağduriyetine sebep olacağını, bu sebeple dava sonunda karşı tarafın haksız çıkma ihtimali yüksek olduğundan davalı site yönetiminin mal varlığı (alacak kalemleri, banka hesapları, yönetime ait taşınmaz ve taşınırlar) üzerine borcu karşılayacak miktarda tedbir uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu