ihtiyati tedbir talebinin reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı aleyhine tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....
, aksi öngörülecekse İİK m. 72/3 uyarınc icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesene karar verilmesini, davalı tarafça tahsilat yapılması halinde bu ödenmenin taraflarına iadesi için istirdat talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydı ile teminatsız veya takdir edilecek teminat mukabilinde tedbir taleplerinin kabulü ile takibin durdurulmasını, müvekkilinin yazı ve imzasının bulunmadığı senetten ötürü borçlu olmadığının tespitini senedin ve icra takibinin iptalini, davalının takip konusu alacağın %20'den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderlerinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....
DAVA KONUSU : TAHLİYE EMRİNE İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu dava dilekçesinde özetle; 14 numaralı dairede ikamet ettiğini, davalının tapu kaydını haksız olarak üzerine geçirdiğini, Kırklareli 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/494 E. Sayılı dosyasında 04/12/2020 tarihinde haksız eylemden kaynaklanan menfi tespit davası açtığını, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğunu, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiğini, istinaf kanun yoluna başvurduğunu, istinaf mahkemesi tarafından talebi kabul edilirse evden çıkması sebebiyle zarara uğrayacağını, mağduriyetinin söz konusu olacağını, bu nedenle talebinin reddi yönündeki icra müdürlüğü kararının kaldırılmasına, istinaf başvuru sonucunun beklenilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 18/12/2020 gün, 2020/242 Esas 2020/2521 K. sayılı kararla; "Şikayetin/Davanın REDDİNE" karar verilmiştir....
Nitekim aynı ilkeler, Hukuk Genel Kurulu’nun 17.03.2010 gün ve 2010/19- 123 E. 2010/154 K; 07.12.2011 gün ve 2011/13- 576 E. 2011/747 K sayılı kararında da vurgulanmıştır. Somut olaya gelince: Davalı/alacaklı tarafından davacı/borçlu hakkında cari hesaba dayanarak ilamsız icra takibinde bulunulduğu, davacı/borçlunun süresi içerisinde borca itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği ve takibin durdurulmasına karar verildikten sonra davacı tarafından borçlu olmadığının tespiti amacıyla eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Bir davanın korunmaya değer, güncel hukuksal yarar bulunmaması nedeniyle reddedilebilmesi için, borçluyu tehdit edebilecek tehlike ve savsaklamalara karşı onu koruma gereksinmesinin olmaması gerekir....
Şti. arasında organik bağ bulunduğu yönünde gerekçe oluşturulduğu belirtilerek şirketler hakkında organik bağ ve tüzel kişilik perdesinin kaldırılması yoluyla inceleme yapılarak davacının borçlu olmadığının tespiti talebi ile açılan davada takibin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiş, mahkemece, 01/09/2022 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Ara karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. İstinaf incelemesi, HMK'nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. 6100 sayılı HMK'nın "İhtiyati tedbirin şartları" başlıklı 389....
Yukarıda yapılan tespit ve açıklamalar doğrultusunda mevcut deliller doğrultusunda istinaf sebepleri değerlendirildiğinde; ilk derece mahkemesinin tedbir talebi ve tedbir kararına yapılan itiraz ile ilgili delilleri değerlendirme ve taktirinde hukuka aykırılık bulunmadığından davalının istinaf başvuru talebinin HMK'nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Maddesi gereğince borçlu olmadığının tespiti davasının alacaklı lehine sonuçlanması halinde ihtiyati tedbirin kendiliğinden kalkacağını ve alacaklının ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış olmasından doğan zararlarının %20'den aşağı olmamak üzere borçludan tahsiline karar verilmesi gerektiği halde mahkemece tedbirin devamına karar verildiğini ve kötüniyet tazminatı taleplerinin reddedildiğini beyanla, hukuka aykırı olan ilk derece mahkemesi kararının bu yönden düzeltilmesine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 355/1 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Dava, davacı şirketin Hukuk Müşavirliğini yapan Avukat Dilek Özmen'den Hukuk Müşavirliği vekalet ücretini temlik alan davalının, vekalet ücretinin tahsili için davacı aleyhine başlattığı ilamsız takip nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir....
HMK'nın 390/3. maddesi uyarınca tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Somut uyuşmazlıkta, ihtiyati tedbir talep eden davacılar vekili müvekkillerinin murisinin davalı bankadan kullandığı ticari krediler nedeniyle aynı zamanda diğer davalı sigorta şirketince hayat sigortası poliçesi tanzim edildiğini, murisin ölümü üzerine kullanılan kredilerin bu hayat sigortası kapsamında ödenmesi gerektiğini ileri sürerek borçlu olmadıklarının tespitine ve tedbir yoluyla kredi taksitlerinin ödenmesinin durdurulmasını talep etmiştir....
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Eldeki dava davacının davalıya borçlu bulunmadığının tespiti davasıdır. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın ... A.Ş. Büsan Şubesi'ne ait ... seri numaralı 30.11.2021 tarih ve 45.000,00-TL bedelli bir adet çek, ... A.Ş. ... Şubesi'ne ait ... seri numaralı 04.01.2022 tarih ve 60.000,00-TL bedelli bir adet çek ile 24.08.2021 düzenleme, 30.11.2021 vade tarihli, 50.000,00-TL bedelli, keşidecisi davacı şirket, lehtarı davalı ... olan bir adet bonodan dolayı davacının davalıya borçlu olup olmadığı hususunda olduğu anlaşılmıştır. Davacı şirket yetkilisi ... ' 01/12/2021 tarihli dilekçesi ile; Dava konusu iddia ve taleplerinden koşulsuz ve şartsız olarak feragat ettiklerini, ayrıca mahkemece verilen tedbir talebi doğrultusunda yatırılan 31.000,00-TL'nin iadesine karar verilmesini istemiş ve feragat doğrultusunda hüküm kurulmasını talep etmiştir....
Somut olayda; ...1.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 04.11.2015 tarih ve 2015/2983 D.İş Esas 2015/2983 D.İş Karar sayılı ihtiyati haciz kararı üzerine, icra müdürlüğünce tedbir kararından sonra borçlu şirketlerin mal varlığına ihtiyati haciz konulduğu, borçlu vekilinin 10.11.2015 tarihli talep dilekçesinde ibraz ettiği tedbir kararı doğrultusunda, 16.11.2015 tarihinde icra müdürlüğünce takibin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına karar verildiği, ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına yönelik bir karar verilmediği anlaşılmaktadır. ... 1.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2015/1142 Esas 26.10.2015 tarihli tedbir kararında; ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir uygulamalarının da durdurulmasına karar verildiği ve 04.11.2015 tarihli ihtiyati haciz kararı ile bu karar kapsamında uygulanan ihtiyati hacizlerin tedbir kararından sonraki tarihli olduğu gözetilerek, mahkemece, şikayetin kabulü ile borçlu şirketler hakkında ihtiyati haciz kapsamında konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken,...