WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı, davalı tarafın kendisinden borç senedi başlıklı belgeden de anlaşılacağı üzere muhtelif tarihlerde borç para aldığını, daha sonra bu alınan borç paraların ödenmesi noktasında ve davalının borcunun belirlenmesi açısından borç senedi başlıklı belge düzenlenmek sureti ile davalı tarafın davacıya 14.000 Euro borcu olduğunu kabul ve beyan ederek belgeyi imza altına aldığını, davaya konu senedin ... 1. İcra Müdürlüğünün 2008/18001 esas sayılı icra dosyası ile 18.09.2008 tarihinde icra takibine konulduğunu, davalı tarafın takibe konu borç senedindeki imzaya itiraz etmeyip haksız biçimde yetkiye ve borca itiraz ettiğini bu nedenlerle davalıdan olan 14.000 Euro alacağının fiili ödeme tarihindeki efektif satış kuru üzerinden 18.09.2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

    Davacının bu parayı borç olarak gönderdiğini ileri sürmesine rağmen davalı borç adı altında para almadığını, davacının kendi isteğiyle kendisine maddi destekte bulunduğunu savunmuştur. Hemen belirtmek gerekir ki, havale bir ödeme vasıta olup, var olan bir borcun ödendiğini gösterir. Bu karinenin aksine havaleyi gönderen şahsın ispat etmesi gerekir. İspat yükü kendisinde olan davacı yasal delillerle bu karinenin aksini ispat edememiştir. Davalının savunması gerekçeli inkar mahiyetinde olduğundan ispat yükü yine değişmeyecek davacı iddiasını ispat edecektir. Öte yandan davacının davalıya gönderdiği banka dekontlarının bir kısmında borç ödemesi ibaresinin bulunması, davacının davalıya borcunu ifa ettiği anlamına da geleceğinden borç verdiği anlamı çıkartılamaz. Dekontların incelenmesinde yapılan havalelerin paranın borç olarak gönderildiğini ispata yeterli değildir. " gerekçesi ile reddedilmiştir. Davacı vekili son kez temyiz talebinde bulunarak, kararın bozulmasını istemiştir....

      Davalı ..., davacı oğlun anne ve babasına borç para vermesinin kesinlikle söz konusu olmadığını, ... ise, davacıların murisleri olan babası ...'dan 1997 yılında 300.000,00 DM borç para aldıklarını, bu paranın 260.000,00 DM olan kısmını 28/12/2000 tarihinde anne ve merhum babasının ortak hesaplarına havale göndererek ödediklerini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacı tanıklarının anlatımları dava konusu havalenin borç para karşılığı verildiğini ispata yeterli olmadığı gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar, davalı ... ile muris baba ...'e borç olarak gönderilen 260.000,00 DM'ın ödenmediğinden bahisle bu davayı açmışlardır. Her ne kadar taraflar arasında davalıya gönderilen paranın borç olarak gönderildiğine dair yazılı bir belge yok ise de, tarafların HUMK'nun 293. maddesi kapsamında akraba olmaları nedeniyle tanık dinlenebilir. Nitekim mahkemece, dinlenen tanıklardan davacı ...'...

        Davacı delil olarak, borcun ödenmesi için davalıyı tehdit ettiğinden bahisle davalının yaptığı suç duyurusu sonucu hakkında ceza davası açıldığını, o davada davalının cep telefonundan gönderdiği mesjlarda borç aldığı ve ödeyemediğini kabul ettiğini bildirmiştir. Davalı, ceza dosyasındaki mesaj içeriklerini kabul ederek, davacıdan 800 TL borç para aldığını, bunu parça parça ödediğini ve borcunun kalmadığını, davacının dediği gibi 4. 800 TL borç para almadığını savunmuştur. Ceza davası dosyasının incelenmesinde davacının borcun ödenmesi için davalıyı tehdit etmesi nedeniyle mahkum olduğu, kararın henüz kesinleşmediği, davalının gönderdiğini kabul ettiği mesaj içeriklerinde, borç aldığı ve ödeme için süre istediğinin belirtildiği ancak borcun miktarı konusunda bir beyanda bulunulmadığı görülmektedir....

          KARAR Davacılar, davalının hesabına borç olarak üç ayrı havale işlemi ile gönderdiği toplam 60.000$ ın ödenmemesi üzerine başlattığı takibe haksız şekilde itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacılar ile aralarında borç ilişkisi olmadığını, davaya konu paraların davacıların murisinin yurtdışındaki malvarlığının araştırılması için kendisine masraf ve ücret olarak gönderildiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, borç olarak banka aracılığı ile gönderildiği ileri sürülen paranın geri ödenmemesi üzerine başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir....

            in kendilerinden borç para istemesi sebebi ile 10 günlük süre için ...'ın kendisine borç para verip karşılığında 17.000 TL meblağlı bono verdiğini, bu bonoya ...'in de kefil olarak imza attığını, ...'in daha sonra kendilerine 5.000 TL ödemede bulunduğunu, kalan miktarı da ödeyince senedi iade edeceklerini belirttikleri, sanık ...'...

              KARAR Davacı davalının borç para istemesi üzerine farklı tarihlerde çeşitli miktarlarda ATM'den toplam 9.690.00 TL borç para gönderdiğini, talep etmesine rağmen davalının borcunu ödemediğini, bunun üzerine icra takibine giriştiğini, davalının yapılan takibe itiraz ettiğini, itiraz nedeniyle icra takibinin durduğunu ve yapılan itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı davacıdan borç para almadığını, herhangi bir borcunun olmadığını, davacı ile aralarında evlilik niyetiyle arkadaşlık ilişkisi yaşandığını, ilişkinin sonlanmasından sonra borç olmamasına rağmen takip yapıldığını ve davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu savunarak haksız davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....

                Öte yandan ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimse iddia ettiği olayı kanıtlamakla yükümlüdür.Yerleşik Yargıtay Kararlarına göre; havale borç ödeme vasıtası, bir çeşit ödeme aracı olup, havale belgesinde paranın borç olarak gönderildiğinin belirtilmesi gereklidir. Aksi halde gönderilen havalenin bir borcun ödenmesi amacıyla gönderildiği karine olarak kabul edilmelidir. Borç ödeme belgesi olan havale nedeni ile alacaklı olduğunu davacı ispat etmelidir. Ancak; davacının ibraz ettiği 49.850,00 TL bedelli havale dekontunda paranın borç olarak gönderildiğine dair herhangi bir açıklama bulunmamaktadır. Davalı davacının kendisine yaptığı havalenin borç ödemesi olduğunu belirttiğine göre, ispat yükü bunun aksini iddia eden davacı taraftadır. Borç ödeme belgesi olan havale nedeni ile alacaklı olduğunu davacı ispat etmelidir."...

                K A R A R Davacı, davalı ile gönül ilişkileri olduğunu, davalıya muhtelif tarihlerde banka işlemleri aracılığıyla toplam 7.210,95 TL borç verdiğini, ayrıldıktan sonra bu borcun ödenmediğini ileri sürerek, 7.210,95 TL'nin davalıdan faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, gönderilen cüzi miktarların borç niteliğinde olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının davalıdan kredi kartı borcu ödeme, telefon faturası ödeme ve banka hesabına havale ödemelerinden kaynaklı alacaklı olduğu sabit olduğundan davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, yaptığı bir kısım fatura ve benzeri ödemeler ile borç kaydı içermeyen havale yöntemi ile davalıya gönderdiği miktarlar toplamı 7.210,95 TL‘nin borç olarak verilmiş olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmıştır....

                  Davacı,davalıya EFT ile borç para verdiği halde geri ödenmediğini bildirerek tahsili için yaptığı icra takibine vaki itirazın iptali için eldeki davayı açmıştır.Davalı,paraları aldığını kabul etmekle birlikte bu paraların davacıya yaptığı çizimler için olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.Mahkemece,davacının dayandığı internet bankacılığı ile gönderilen havalelerin borç ödeme vasıtası olup,davalıya borç olarak gönderildiğine ilişkin bir kayıt taşımaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.Davacı taraf delil olarak internet bankacılığı ile gönderdiği paraya ilişkin havale makbuzları ile,davalı ile yaptığı sms görüşmeleri ve karşılıklı ihtarlara dayanmıştır.Davalının borcun ödenmesi talepli noterde düzenlenen 14.6.2013 tarihli davacı ihtarına verdiği cevabi 24.6.2013 tarihli ihtarında parayı aldığını kabul ettiğini ancak eline geçen toplu para ile ödediğini bildirmiş olduğuna göre davacı taraf bu ihtar içeriği ve havale makbuzları ile davalıya borç para verdiği iddiasını...

                    UYAP Entegrasyonu