WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının, 24/11/2016 tarihinde banka havalesi ile davalı olan arkadaşına 20.000,00 TL borç para gönderdiği, davalının bunun 2.000,00 TL sini yine banka havalesi yoluyla kendisine geri ödediği, bakiye 18.000,00 TL yi ödemediği için icra takibi yaptığı, takibe itiraz üzerine takibin durduğu iddiasıyla elde ki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Davalının cevap dilekçesinde davanın konusu olan para hakkında herhangi bir açıklamada bulunmadığı ancak Yargıtayın kökleşmiş içtihatlarına göre üzerinde ''borç'' ibaresi yazmayan banka dekontunun, borç ödemesi anlamı taşıdığını belirttiği, ikinci cevap dilekçesinde ise asıl davacının kendisine borçlu olduğu için borçlu olduğu 20.000,00 TL yi ödediği, takibe konu olan banka dekontunun bu ödemeye ilişkin olduğu kendisinin davacıya gönderdiği 2.000,00 TL nin ise aralarındaki başka bir borç ilişkisi için olduğu, davaya konu borç ile ilgisi olmadığı, birbirlerine zaman zaman borç verip, aldıklarını iddia ettiği görülmüştür....

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacının itirazın iptali davasının KABULÜNE, Ankara ......

    Davacı tarafından 05.11.2014 tarihinde gönderilen 19.970 Euro yönünden yapılan değerlendirmede, banka havalesinin karineten borç ödenmesine işaret ettiği, gönderinin açıklama kısmında yalnızca ''borç'' yazılı olduğu durumda bu hususun alınan borcun ödenmesi anlamına gelebileceği gibi borç verme olarak da yazılmış olabileceği, bu durumda yazılan borç ibaresi ile havalenin karineten borç ödenmesi kabul edilmesine etkisi olmaycağı ve ispat yükünü değiştirmeyeceği kabul edilmiştir. Bu nedenle bu tutar yönünden davacının iddiasını ispatlayamadığı kanaatine ulaşılmıştır. Bu tarihten daha sonra 04.12.2014 tarihinde davalıya 3500 usd göndermiş olup açıklamasında ''borç verme '' ibaresi olmakla artık gönderilen paranın borç verilmesi ile ilgili olmadığını davalı ispatlamalıdır....

      Davalı, banka hesap defterinde hiçbir şekilde “borç verilen para” ibaresinin geçmediğini, dekont üzerindeki kayıtlardan da bilgisinin olmadığını, yapılan ödemenin borç verme işlemi olmadığını, karz akdinin ispatı için imzasını ihtiva eden bir yazılı belgenin varlığının gerektiğini ve sunulan dekontun HUMK.nun 288.maddesi anlamında bir belge olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece, alacağa ilişkin davalının imzasını içerir belge sunulmadığı gibi banka hesabına yapılan ödemenin havale hükmünde olduğu, bu durumda ispat yükünün davacı tarafta olup ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalıya banka havalesi ile 9.000,00 TL borç olarak gönderdiğini ileri sürerek talepte bulunmuş, davalı ise yapılan ödemenin borç verme işlemi olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Davalının bu savunması gerekçeli inkâr niteliğindedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı; davalıya borç olarak 154 gr 5 adet bilezik verdiğini, davalının borcunu ödememesi üzerine ... İcra Müdürlüğünün 2014/5797 dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattığını, takibin itiraz üzerine durduğunu, davalının ... 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 2013/881 Esas ve 2014/479 Karar sayılı dosyasında verdiği ifade de kendisine borcu olduğunu kabul ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir." Davalı; davaya cevap vermemiştir....

          Dava, adi senede dayalı takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı takip dayanağı olan davalı imzalı belgeye bağlanan 22.400,00 TL nin borç olarak verildiğini ancak geri ödenmediğini ileri sürmüş, davalı ise aralarında bu şekilde bir borç ilişkisinin bulunmadığını, belge altındaki imza kendisine ait ise de, bu belgenin başka bir işte kullanılmak üzere boş olarak kendilerine ait işyerinde çalışan davacıya verildiğini, belge metninin sonradan doldurulduğunu savunmuştur. Mahkemece, boş belgeye imza atıldığı hususunun davalı tarafından ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

            Davalı, davacı ile herhangi bir ticari veya borç ilişkisinin olmadığını, davacının nakit sıkıntısı içinde olduğu dönemde kendisinden 35.000 TL bedelli çek talep ettiğini,davacıya bu çekin teminat olarak verildiğini,çekin tahsili sözkonusu olunca o tarihte hesabında 18.000 TL var iken miktarın tamamlanması için davacının 17.000 TL yi hesabına gönderdiğini,davacının borç verdiğini ispatlaması gerektiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacının banka havalesi ile davalıya 17000,00 TL miktarında para gönderdiği ve davalının da bu parayı aldığı ihtilafsızdır. Davacının bu parayı borç olarak gönderdiğini ileri sürmesine rağmen davalı da, davacıya teminat amacıyla çek verdiğini, çek miktarının tamamlanması için bu paranın hesabına gönderildiğini, davacı ile hiç bir ticari veya borç ilişkisi bulunmadığını savunmuştur....

              Davalı, davacının aldığı borç parayı banka havalesiyle ödendiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece,davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı bu davasında davalıya banka havalesi ile 22.500 Dolar ve 2.000.00 YTL borç olarak gönderdiğini,ileri sürerek talepte bulunmuş, davalı ise gönderilen paranın önceden verilen ödünç paranın ödenmesine lişkin olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Davalının bu savunması gerekçeli inkar niteliğindedir. Bu durumda ispat yükü davalıya değil, davacıya düşer.Ne varki davacının dayandığı 15.4.2005 tarhli banka dekontunda " erkine verilen borç " ve 16.4.2005 tarihli banka dekontunda " ... borç " 2008/1527-9227 yazılıdır....

                Davacı bu parayı borç olarak olarak gönderdiğini ileri surmesine rağmen davalıda paranın borç olarak gönderilmediğini ,ispat yükünün davacıya ait olduğunu savunmuştur.Hemen belirtmek gerekir ki havale bir ödeme vasıtası olup, var olan bir borcun ödendiğini gösterir. Bu karinenin aksini havaleyi gönderen şahsın ispat etmesi gerekir.. Öte yandan banka dekontlarında paranın borç olarak gönderildiğine dair bir açıklamanın bulunmadığı da sabittir. Açıklanan bu yönler birlikte değerlendirildiğinde davacının parayı davalıya borç olarak gönderdiğine dair iddiasını ispat ettiğinin kabulü olanaksızdır. Ne var ki davacı yemin deliline de dayanmış olup, davacının bu yönde davalıya yemin yöneltme hakkı olduğu hatırlatılarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmelidir. Mahkemenin değinilen bu yönleri gözardı ederek yazılı şekilde hüküm tesis etmesi usul ve yasaya aykırıdır....

                  Davalı vekili, her iki ihtarnamede, gösterilen borç miktarlarının aynı olduğunu, borç ve faizin ayrıntılı gösterildiğini ancak asıl borç ve gecikme faizlerinin toplamlarında maddi rakam hatasının olduğunu, buna itirazın TMK'nun 2. maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, % 20 oranındaki faizin fahiş olması hususunun bu davanın konusu olmadığını ve karar altına alınan genel kurulun iptalinin istenmesi gerektiğini, davacının bu genel kurulllarda faiz belirlenirken olumlu oy kullandığını ve süresi içinde de iptal davası açmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu