Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic.Mah.sıfatıyla) Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıya fatura karşılığı mal satıp teslim ettiğini, ancak bedelin ödenmemesi üzerine takibe geçilip davalı şirkete hacze gidildiğini ve kısmi tahsilat yapıldığını, ayrıca şube yetkilisinin haciz mahalline gelerek haricen ödeme yapıp bakiye borç için ise ödeme taahhüdünde bulunması üzerine haciz işlemine son verildiğini, davalı tarafın borcu kabul etmesine rağmen borca ve yetkiye itiraz ettiklerini, itirazın haksız olduğunu öne sürerek iptali ile %40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermeyip, yargılamaya da katılmamıştır....

    Uyuşmazlık itirazın iptali olup, icra dosyasında da davalı tarafça sadece borca itiraz edildiği anlaşılmaktadır. Davalı tarafça süresinde ve usulüne uygun yetkisizlik itirazı ileri sürülmediği ve icra dosyasına ibraz edilen borca itiraz dilekçesi de dikkate alınmadan, davanın esasını incelemek yerine yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 05.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili,müvekkili ile davalı şirket arasındaki ticari ilişkiden doğan alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığını, davalının icra dairesinin yetkisine ve borca itirazı sonucu takibin durduğunu, davalının borca itirazının haklı nedenlere dayanmadığını belirterek itirazın iptali ile %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

        Mükerrerlik iddiası da borca itiraz niteliğinde olduğundan yasal sürede icra dairesine yapılmalıdır. Şikayet yoluyla mükerrerlik nedeniyle takibin iptali istenemeyeceği gibi, bu husus re'sen de nazara alınamaz. Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, ipoteğin geçersiz olduğunu belirterek borca ve faize itiraz ettiği görülmektedir.O halde mahkemece itirazın bu nedenle reddi gerekirken başvuru dilekçesinde de ileri sürülmediği halde takibin mükerrer olduğu nedeniyle iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          O halde, mahkemece borçlunun kefilliğinin iptali talebine ilişkin şikayeti ile ödeme emrine, takibe borca, fer'ilerine ve faize gecikmiş itirazları incelenip değerlendirilerek anılan konularda karar verilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek sadece usulsüz tebligat şikayeti ile ilgili hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili banka ile dava dışı şirket arasında Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığını, davalının 10.000,00 TL kefalet limiti üzerinden bu borca kefil olduğunu, borcun ödenmediğini ve ihtarname gönderildiğini, davalının borca itirazının geciktirmeye yönelik olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin takibe konu kredi sözleşmeleri ve belgelerde imzasının olmadığı gibi sorumluluğunun hangi sözleşmeye ve ne miktarda olduğunun belirtilmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

              Davalı borçlunun 04.05.2006 tarihli borca itiraz dilekçesi alacaklı vekiline tebliğ edilmemiştir. Borçlunun borca itirazına ilişkin dilekçesinin alacaklı vekiline tebliğ edilmeden dava açılması için öngörülen 1 yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamayacağı kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, mahkemece yukarıda açıklanan olgular dikkate alınarak, davanın süresinde açıldığının kabulü ile işin esasına yönelik hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, davacının temyiz itirazının kabulüne karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davacı tarafa iadesine, 28.01.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

                İcra Müdürlüğünün 2013/3124 Esas sayılı dosyası ile icra takibine başladığını, davalının takibe, borca ve faize itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının bu takip ve borca itiraz hakkının olmadığını, müvekkilinin alacağının tahsilini engellediğini ileri sürerek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve davalının%40 oranından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı süresi içinde davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama ve bilirkişi raporu doğrultusunda, istinaden icra takip tarihi itibarıyla davalı tarafın ticari defter kayıtlarına göre 107.100 TL borçlu olduğunun saptandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  Dosyanın incelenmesinde, 4 adet ödeme emrine (2009/25179, 2011/31351 -31352-31353) ait tebliğ belgelerinin eksik olduğu, ödeme belgelerinin bir kısmının ise okunaklı olmadığı, Mahkemece, aynı Mahkemenin farklı bir dava dosyasında borca batıklık araştırmasının yapılarak terekenin borca batık olduğu gerekçesiyle davayı kabul etmesine rağmen ilgili dava dosyasının, dosya arasına alınmadığı, ayrıca borca batıklık iddiasına ilişkin olarak yapılan araştırma kapsamında davalı kuruma dava dışı ... Asansör Ltd....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı/borçlu tarafından imzalanan sözleşme gereğince; davalının kullanmış olduğu kredi kartı borcunun ödenmediği için takip başlatıldığını, davalının borca itiraz ettiğini, davalının haksız, kötüniyetli olduğunu, alacağın likit olduğunu, davalının borcu ödemekten kaçınmak adına borca itiraz ettiğini, davalının ödenmeyen ve vadesi gelmiş kredi kartı borcu bulunduğunu iddia, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, borca haksız ve kötüniyetli itiraz edildiğinden borçlunun icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu