Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun 62. maddesine dayalı borca itiraz niteliğinde olduğu kuşkusuz olup, borca itirazın ise; aynı Kanun'un 62/1. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 7 günlük sürede icra dairesine yapılması zorunludur. Ne var ki, borçlu, ödeme emri 24.10.2014 tarihinde tebliğ edildiği halde mirasın reddi kararına dayalı olarak 06.04.2015 tarihinde icra takibine itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla, itiraz, İİK.'nun 62/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süre geçirildikten sonra yapılmış olduğundan, adı geçen borçlu hakkındaki takip kesinleşmiş bulunmaktadır....

    Her ne kadar itiraz dilekçesinin içeriğinde Malazgirt İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nün böyle bir borcu bulunmadığından bahsedilmiş ve Muş İl Milli Eğitim Müdürlüğü aracılığı ile itiraz dilekçesi sunulmuş ise de, yukarıda da belirtildiği üzere, itiraz dilekçesinde borca itiraz eden olarak T1 gösterilmiş olması ve bakanlığın vekilince itiraz dilekçesinin sunulmuş olması ile şikayet dilekçesinden de anlaşılacağı üzere bakanlıkça, bir taşra teşkilatınca yapılan itirazın benimsenmiş olması ve taşra teşkilatı aracılığı ile borca itiraz edilmesine engel bir durumun da bulunmaması karşısında, borçlu tarafından süresi içerisinde itiraz edildiğinin kabulü gerekmektedir. Öte yandan, itiraz dilekçesinin içeriğinin icra müdürlüğünce ya da İcra Hukuk Mahkemesi'nce irdelenmesi ve yorumlanması mümkün olmayıp, dilekçe içeriği açılacak olan bir itirazın iptali davasında araştırma konusu oluşturacaktır....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/02/2022 NUMARASI : 2022/35 ESAS, 2022/133 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalının daha önce İstanbul Anadolu 20. İcra Müdürlüğü’nün 2021/2452 Esas sayılı dosyasından aynı borca istinaden 70.000,00 TL bedelli icra takibi yaptığını, İstanbul Anadolu 19. İcra Müdürlüğü’nün 2022/318 Esas sayılı dosyasında aynı borca istinaden kira bedeli alacağı için tekrar icra takibi başlatıldığını, aynı borca ilişkin yeniden icra takibi yapılmasının hukuka, kanuna ve hakkaniyete aykırı olduğunu, ileri sürerek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    Aliağa İcra Dairesinin ... sayılı takip dosyası Uyap üzerinden gönderilmiş olup incelenmesinde; dosyamız davacısı tarafından, dosyamız davalısı aleyhine örnek no:7 ile 18.065,70 TL asıl alacak ve 190,56 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 18.256,26 TL alacak için ilamsız icra takibine başlandığı, ödeme emrinin 04/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği, takip borçlusu vekilinin 07/09/2020 tarihli itiraz dilekçesi ile icra müdürlüğünün yetkisine, borca ve takibe itiraz ederek, müvekkili şirketin adresinin Tire olması nedeni ile yetkili icra dairesinin Tire olduğu belirttiği, yapılan itiraz üzerine takibin 08/09/2020 tarihinde durduğu anlaşılmıştır. Dava; İİK nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır....

      İcra Dairesi'nin ... esas sayılı dosyasıyla taraflar arasındaki ticari işe binaen icra takibi başlatıldığını, davalının ise ... tarihinde böyle bir borcunun bulunmadığını belirterek, bahse konu borca ve feri’lerine itiraz ederek takibi durduğunu ancak davalının takibin dayanağı olan faturalara yasal süre içinde itiraz etmemek suretiyle faturaların münderecatını kabul etmiş olduğundan borçlu olmadığını ileri süremeyeceğini, davalı şirket üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeyerek taraflar arasındaki alışverişe aykırı davrandığını, davacı şirkete olan borcunu ödemediğini ve kötü niyetli bir şekilde borca itiraz ederek davacı şirketi mağdur ettiğini belirterek itirazın iptaline ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen herhangi bir cevap dilekçesi sunmamıştır. Antalya ......

        Somut olayda, borçlunun başvurusu, borca itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince; mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. O halde mahkemece, borca itiraz hakkında duruşma açılıp, tarafların beyan ve belgeleri sorularak, borçluya itirazlarını ispat, alacaklıya ise bu hususta savunma hakkı tanınarak, tarafların varsa gösterecekleri deliller toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, evrak üzerinde ve eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

          tarihinde yetki ve borca itiraz ettiği ve takibin durduğu, dosyanın davacı tarafça yetki itirazı kabul edilerek ... tarihinde Kayseri ... Müdürlüğü'ne gönderildiği, Kayseri ... Dairesince ... tarihinde yeniden ödeme emri gönderdiği ve davalının ise ... tarihli dilekçesi ile itiraz ettiği görülmüştür. Somut olayda davalı taraf Ankara ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyası kapsamında takibe başlandıktan sonra ve yetkili icra dairesince ödeme emri gönderilmeden önce borcu ödemiştir. Uyuşmazlık ise söz konusu ödeme nedeniyle takip ferilerinden sorumluluğun kime ait olduğu noktasındadır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67 ve devamı maddelerinde düzenlenen ödeme emrine itirazın iptali davası (konusu borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan) bir eda davasıdır. İtirazın iptali davası, takip alacaklısı tarafından, ödeme emrine (süresi içinde) itiraz etmiş (m. 62) olan takip borçlusuna karşı açılır....

            Mahkemece, borçlunun 05/08/2014 tarihinde ve süresi içerisinde borca itiraz ettiği, takibin 06/08/2014 tarihinde durdurulduğu, takibin durdurulması kararının alacaklı ... vekiline 01/09/2014 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 09/11/2015 tarihinde ve 1 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. İcra dosyasının incelenmesinde; borca itiraz dilekçesi ve takibin durdurulması kararının bizzat davacı/alacaklı ...'a 01.09.2014 tarihinde tebliğ edildiği, ancak icra takibinin davacının avukatı tarafından başlatıldığı anlaşılmaktadır. Tebligat kanununun 11. maddesinin birinci fıkrasına göre, vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Dolayısıyla vekil ile takip edilen bir işte tebligatın asile yapılması hukuka aykırıdır....

              nin takibe itiraz ettiğini, bunun üzerine takibin durduğunu, davalıların bu güne kadar herhangi bir ödemede bulunmadığını, davalılar adına kayıtlı menkul ve gayrimenkullerin tespiti halinde söz konu malların üçüncü kişilere devrinin önlenmesi amacıyla menkul ve gayrimenkul kayıtlarına ihtiyati tedbir konulmasını talep ettiklerini belirterek, ..... 34. İcra Müdürlüğünün 2016/9905 E.sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalıların yapmış olduğu haksız ve hukuka aykırı itirazın iptaliyle takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dosya kapsamında davalının süresinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu, davalıların ...." ikamet ettiği, eldeki davada da davalının süresinde yetki itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı borçlu, icra takibine itirazı sırasında yetki itirazında bulunmayarak .... İcra Dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılmakta ise de; bu husus, itirazın iptali davasının görüleceği genel mahkemenin yetkisini de kabul ettiği anlamına gelmez....

                Davalı Borçlu, 13.12.2022 tarihinde borca ve imzaya itiraz ederek takibi durdurduğunu. Davalı Borçlunun imzaya ilişkin itirazları tamamen gerçek dışı olduğunu. Davalı Borçlunun sevk irsaliyesi ve faturaya ilişkin itirazları tamamen gerçeğe aykırı olduğunu. Sevk irsaliyesi ve faturada görüleceği üzere Davalı Borçlunun imzası bulunmadığını. Davalı Borçlu, Sözleşme kapsamında belirtilmiş olan Sözleşme bedelini, 60, 90 ve 120 gün vadeli olmak üzere toplam 180.000,00.-TL ödeme gerçekleştirdiğini. Davalı Borçlu kalan bakiye borcu olan 32.400,00.-TLlik meblağı Davacıya ödemekten imtina etmekte olduğunu. Davalı Borçlu, Sözleşme bedelini vade günlerinde Davacıya ödemiş olduğundan ötürü borca itirazı tamamen kötü niyetli olacağını. Davalı Borçlu haksız ve dayanaksız olarak işbu icra takibine, borca, işlemiş faiz miktarına ve takibin tüm ferilerine itiraz ettiğini....

                  UYAP Entegrasyonu