Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun ... Asliye Hukuk Mahkemesine hitaben verilen dilekçede; ihtiyati haciz kararına, faize ve borca itiraz ederek takibin durdurulmasını ve hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, icra mahkemesince, şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Bu durumda davanın Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla bakılıp sonuçlandırılması gerekirken icra mahkemesinin esasına kaydedilip yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun Ödemiş Asliye Hukuk Mahkemesine hitaben verilen dilekçede; ihtiyati haciz kararına, faize ve borca itiraz ederek takibin durdurulmasını ve hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, icra mahkemesince, şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Bu durumda davanın Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla bakılıp sonuçlandırılması gerekirken icra mahkemesinin esasına kaydedilip yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir....

      Davalı borçlu 07.07.2015 tarihli itiraz dilekçesinde, ödeme emrinden 01.07.2015 tarihinde haberdar olduğunu, kira borcunun taraflarınca ödendiğini, borcunun olmadığını bildirerek ödeme emrine, borca ve faize itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlular tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece, davanın davalı kefil ... yönünden reddine, davalı kiracı ... yönünden kabulü ile davalı ...’in itirazının kaldırılmasına, kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Takip dosyasında borçlu kiracıya ödeme emrinin tebliği için çıkarılan ilk tebligatın bila tebliğ iade edildiği, daha sonra davalı kiracı ...’e 07.12.2015 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiği görülmüştür....

        Aydın İcra Müdürlüğü'nün 2018/1347 E. sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı tarafından borçlu Bahar Kuduğ aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun takipten önce öldüğünün anlaşılması üzerine alacaklının talebiyle borçlu murisin mirasçıları adına takip talebi ve ödeme emri düzenlendiği, örnek 7 ödeme emrinin davacı borçluya 21/03/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun borca itiraz etmediği ve takibin borçlu yönüyle kesinleştiği anlaşılmaktadır. Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12- 2240 Esas 2014/929 Karar sayılı kararında, borçluların mirası reddettikleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz olup, ödeme emri tebliği üzerine yasal sürede yapılması gerektiği kabul edilmiştir. “İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Mesela ödeme, …sıfat itirazı gibi…....

        Davalı borçlu kefil itiraz dilekçesinde, eşi ...’ın kiraladığı ve lokanta olarak işlettiği dükkana ilişkin kira sözleşmesinde kefil olduğunu, dükkanın bulunduğu yere hastane yapılacak olması nedeni ile kiraların arttığını, dükkan sahibinin de bu yüzden burayı boşaltmalarını istediğini, eşinin ve kendisinin kira borcu olmadığını, her ay kira bedelinin elden alındığını bildirerek borca ve faize itiraz etmiştir. Davalı borçlu kiracı itiraz dilekçesinde, şahsının böyle bir borcu olmadığını, alacaklı olduğunu iddia eden şahsın kira bedellerini elden aldığını, dükkanın yakınına yeni bir hastane yapılacağını, kira bedellerinin yükseleceğini, dükkan sahibinin de bu yüzden burayı boşaltmalarını istediğini bildirerek borca ve faize itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlular tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur....

          Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; ihtarnameye 8 gün içinde itiraz edilmiş olmasının takip başlatılmasına engel olamayacağı gibi itiraz edilmemesinin de takibe yönelik itirazın incelenmesine engel olmaması gerektiği, ihtarnameye 8 gün içinde itiraz edilmemesinin hukuki sonuçları hakkında ihtarnamede bilgi yer almadığını, asıl borca yönelik itirazların incelenmediği gibi faize ve faiz oranına yönelik itirazlar yönünden de gerekçeli bir açıklama yapılmadığı, kredi sözleşmesi, ipotek akit tablosu ve hesap kat ihtarnamesi birlikte değerlendirilip asıl alacak ve faiz taleplerinin ihtarnameye uygunluğu denetlenerek, kat ihtarı tebliği ile kesinleşen alacak miktarı ile asıl alacak tutarına kredi sözleşmeleri, ipotek akit tablosu ve hesap kat içerikleri dikkate alınarak işlemiş ve işleyecek faiz yönünden bir bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği halde hiçbir incelemeye gerek duymaksızın davanın reddedildiğini, kredi sözleşmesinde faiz oranı belirtilmediği halde takipte %45 faiz...

          Takibin türüne göre borca itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 169/a maddesinin 5. fıkrasında; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur” hükmüne yer verilmiştir. Davacının takip öncesi işlemiş faize yönelik itirazının kısmen yerinde olduğu bu itibarla da İİK md. 169/a-5 gereği fazla talep edildiği tespit edilen 789,04 USD yönünden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Takip sonrası işleyecek faiz oranın da itiraz konusu edildiği somut olayda, takip talebinde, takip tarihinden itibaren asıl alacak ve işlemiş faize kül halinde işleyecek (yıllık %6,50 oranıyla, fili ödeme günündeki USD satış kuru üzerinde faiz talep edildiği anlaşılmıştır....

          Sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalının faize itiraz ettiği belirterek, davalının İstanbul ...İcra Müdürlüğünün ... E. Sayılı dosyasında faize yaptığı haksız itirazın iptali ile takibin sözleşmesel / ticari temerrüt faizi ile devamına, davalının %20 'den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Adana 2.İcra Dairesinin 2019/10922 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı T1 vekili tarafından, borçlu Adana T3 aleyhinde, toplam 89.092,92 TL asıl alacak ve ferilerinin tahsili amacıyla, genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlu kurum adına ödeme emrinin 29/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından 02/09/2019 tarihli itiraz dilekçesi ile takibe, borca, faize ve tüm ferilere itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğu, davacı tarafından yasa1 süresi içerisinde 11/10/2019 tarihinde itirazın kaldırılması davası açıldığı anlaşılmıştır. İİK'nun 68/1. maddesi gereğince, talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar ve noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını isteyebilir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun, borca, faize, faiz oranına ve çek tazminatına, zamanaşımına itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, itirazın süre aşımından reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.İİK'nun 168/5. maddesi hükmüne göre, borçlunun, borcu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını sebepleri ile birlikte beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi zorunludur.Somut olayda, alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo...

              UYAP Entegrasyonu