Ltd Şti aleyhine 3 adet faturaya dayanarak 11.02.2019 tarihinde 61.132,46-TL fatura asıl alacağı, 3.930,14-TL gecikme zammı olmak üzere toplamda 65.062,60-TL üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalı- borçluya ödeme emrinin 28.02.2019 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, davalı -borçlunun 04.03.2019 tarihinde öncelikle yetkiye itiraz ederek yetkili icra dairelerinin Mersin İcra Daireleri olduğunu ve sonra da borca, faize ve ferilerine, faiz başlangıç tarihi ve oranına itiraz etmiş olduğu ve itiraz ile takibin durmuş olduğu anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki sözleşmede yetki şartı bulunduğundan davalı tarafın icra takibine yapmış olduğu yetki itirazı reddedilmiştir. Delillerin toplanmasını müteakip dosya Mali Müşavir Bilirkişi ... ve Elektrik Elektronik Mühendisi ...'a tevdi edilmiş ve Bilirkişi Heyeti Raporu 04.06.2021 tarihinde sunulmuştur. Raporda özetle; "...Davalı ......
Ltd Şti aleyhine 3 adet faturaya dayanarak 11.02.2019 tarihinde 61.132,46-TL fatura asıl alacağı, 3.930,14-TL gecikme zammı olmak üzere toplamda 65.062,60-TL üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalı- borçluya ödeme emrinin 28.02.2019 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, davalı -borçlunun 04.03.2019 tarihinde öncelikle yetkiye itiraz ederek yetkili icra dairelerinin Mersin İcra Daireleri olduğunu ve sonra da borca, faize ve ferilerine, faiz başlangıç tarihi ve oranına itiraz etmiş olduğu ve itiraz ile takibin durmuş olduğu anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki sözleşmede yetki şartı bulunduğundan davalı tarafın icra takibine yapmış olduğu yetki itirazı reddedilmiştir. Delillerin toplanmasını müteakip dosya Mali Müşavir Bilirkişi ... ve Elektrik Elektronik Mühendisi ...'a tevdi edilmiş ve Bilirkişi Heyeti Raporu 04.06.2021 tarihinde sunulmuştur. Raporda özetle; "...Davalı ......
Öte yandan, borçlunun, 6098 sayılı TBK'nun 584/1. maddesi uyarınca, kefalet konusunda, kefilin eşinin rızasının bulunmasının geçerlilik şartı olduğu, ancak anılan kefilin eşinin, kefalet akdine muvafakatinin bulunmaması nedeniyle kefilliğin iptali talebine ilişkin şikayeti ile ödeme emrine, takibe, borca, fer'ilerine ve faize gecikmiş itirazları incelenmeksizin, bir başka anlatımla anılan konularda bir değerlendirme yapılmaksızın ve nedeni de belirtilmeksizin takibin davacı ile sınırlı olmak üzere iptaline hükmedilmesi de isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre alacaklının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.Başkan...
Esas sayılı takip dosyası ile ödeme emri gönderildiğini, davalı tarafından borca itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, kaçak elektrik kullanımının tutanaklar ile sabit olduğunu, davalının mevzuata uygun olarak düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanağına ilişkin tahakkuku ödemekle yükümlü olduğunu, söz konusu borca itirazının yerinde olmadığını beyanla davalının haksız itirazının itirazının iptalini ve hükmolunacak meblağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Dava dosyamız ile incelenen .... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/... esas sayılı dosya örneğinin yapılan tetkikinde, her iki davanın taraflarının aynı olduğu, aynı tutanağa ilişkin açılmış itirazın iptali ve menfi tespit davaları olduğu bu nedenle gerek dava konusu, gerekse tarafları yönünden hukuki ve fiili anlamda irtibat bulunduğu, bahsi geçen .... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/......
Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklı şirket tarafından, davalı borçlulara karşı 3.868,78 TL Enerji Bedeli, 3.361,71 TL Gecikmiş Gün Faizi, 605,11 TL Faizin KDV'si olmak üzere toplam 7.835,60 TL üzerinden ... SAN VE TİC LTD ŞTİ'nin ödenmeyen gecikmiş enerji bedeli açıklaması ile 25.05.2018 tarihinde takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı şirkete 11.06.2018 tarihinde tebliğ edildiği, diğer borçluya tebligatın yapıldığına dair bir kaydın bulunmadığı, davalı borçlular vekilince 13.06.2018 tarihinde borca itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durdurulduğu, davacı alacaklı tarafından 1 yıllık yasal sürede iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır....
Yetkililerinin uyarması üzerine 10/01/2020 tarihinde haberdar olduğunu, şirket yetkililerinin yurt dışında bulunmasının şirket hakkında girişilen icra takibinden haberdar olmalarına mani bir hal olup bu halin kusurları olmaksızın takip talebi ve ödeme emrine uyap üzerinden ulaşmaları tarihi olan 13/01/2020 tarihi mesai saati sonuna kadar sürdüğünü, maninin kalktığı 13/01/2020 tarihinden itibaren süresi içinde gecikmiş itirazları sunduklarını, dayanak sözleşme gereği Kuşadası İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu ve yetki itirazında bulunduklarını, ayrıca borca ve ferilerine de itiraz ettiklerini, ayrıca ödeme emri tebliğinin de usulsüz olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmede müvekkili şirketin tebligat adresi olarak yer alan Çarşı Mah., Kuvayi Milliye Sokak, No:28, Bozdoğan/Aydın adresine tebligat çıkarılmadığını, kaldı ki müvekkili şirkete gönderilen ilk tebliğde TK 21....
İcra Müdürlüğü’nün 2014/10968 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, örnek 7 ödeme emrinin davacı borçluya 27/08/2014 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlunun 05/09/2014 tarihinde borca itiraz ettiği, icra müdürlüğünce tebligat dönünceye kadar takibin geçici olarak durdurulmasına, tebligatın dönmesi halinde itiraz süresinde ise takibin kesin olarak durdurulmasına karar verildiği, alacaklı tarafından itirazın iptali davası açıldığı, İzmir 5....
içinde itiraz edememiş ise, paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir" hükmü yer almaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Sultanbeyli İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 19/06/2007NUMARASI : 2007/99-2007/124 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Mahkemece kısa kararda ".... usulsüz tebligat nedeniyle gecikmiş itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına..." gerekçeli kararda ise "... tebligatın usulsüz olması nedeni ile ve davacı tarafta gecikmiş itiraz olarak kabulünü talep ettiğinden tebligat usulsüz olması nedeni ile tebligatın iptaline ve tebligatın öğrenme tarihinin tebligat tarihi olarak kabulüne...." şeklinde karar verilerek kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır....
Mahkemece, davalının davacı hakkında başlattığı icra takibine yaptığı gecikmiş itirazın icra hukuk mahkemesinde kabul edilmesi nedeniyle itiraz üzerine duran bir takibin kalmadığı bu nedenle bu davada hukuki menfaatin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Dosyanın incelenmesinden davalının faturaya bağlı olarak ilamsız takip yaptığı, davacının gecikmiş itirazda bulunduğu, icra mahkemesinin itirazın reddine karar verdiği, kararın 12.Hukuk Dairesince 1.7.2011 tarihli kararla bozularak davacının ödeme emrini tebliğ tarihinin talebi gibi 19.5.2010 tarihi olarak düzeltilmesine karar verildiği, icra mahkemesinin de bozmaya uyduğu kararın 2.12.2011 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Mahkemece icra dosyasının süresinde kabul edilen itiraz üzerine durmuş olduğundan önce itiraz ve sonraki safhalardaki sürecin tüketilmesi gerektiği,bu davada hukuki menfaati kalmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar vermiştir....