WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayandıklarından; taraflara inceleme gün ve saatinde belirtilen yıllara ilişkin ticari defter ve kayıtlarını hazır etmeleri aksi halde HMK 220 ve devamı maddeleri gereğince defterlerini sunmayan tarafın ticari defterlerine lehine delil olarak dayanamayacağının ve tekrar sunamayacakları usulüne uygun biçimde ihtar edilmiş; defter inceleme neticesinde dosyamız bilirkişi heyetine tevdii edilmiş olup , bilirkişi heyeti mahkememize hitaben sunmuş olduğu ----tarihli raporunda özetle: Dosyada mevcut bilgi ve belgeler çerçevesinde ve yapılan hukuki açıklamalar kapsamında davalı banka tarafından gerçekleştirilen tahsilatların hukuki dayanağının yalnızca takas kapsamında değerlendirilebileceği, her ne kadar davalı banka takas değil, mahsup hakkının kullanıldığını belirtmişse de, mahsup kavramının alacağın hesabına ilişkin bir itiraz olduğu, mahsup iddiasında karşılıklı alacakların sona erdirilmesinin söz konusu olmayacağı, yapılan işlemin hukuki...

    İcra Müdürlüğü'nün 2021/14534 Esas sayılı takip dosyası ile takip başlattığı, davacı her ne kadar takas talebinde bulunarak, aleyhindeki takibin, dosya borcunun mahsubu ile kalmayacağı gerekçesiyle iptalini talep etmişse de, takas ve mahsup talebine konu olan alacağın, takip dayanağı ilama göre işçilik alacağı olduğu, bizzat alacaklısının rızası olmadan takasa konu edilemeyeceği, T3’un takas talebine rıza göstermediği, mahkemece takas mahsup talebinin reddine karar verilmesinde usulsüzlük bulunmadığı, dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, hükümde kamu düzenine aykırılık da tespit edilmediği anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353- (1) b) 1) maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı takibe itiraz edilmesi nedeniyle itirazın iptali takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalının dava dışı ... AŞ.'ne borcunun bulunmadığını, inceleme ve değerlendirme raporunun kendilerine tebliğ edilmediğini, iddia konusu alacağın ... Valiliği Defterdarlık KHK İşlemleri İl Bürosu tarafından davalıya gönderilen yazının borca sebep olduğunun gösterildiğini, Hazineye devredilen ... Yayıncılık AŞ.tarafından davalıya kesilen toplam 40.401,57 TL'nin 30.649,64 TL bedelli, 9.751,93 TL bedelli faturalar kadar alacağı olduğu, ancak ... AŞ.'nin davalıya aidat borçları bulunduğunu, bu alacak ve borçların takas ve mahsup edildiğini, defterlere işlenerek bu şekilde mahsuplaştırıldığını böylece davalının ... AŞ.'...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı araçta meydana gelen 9.038 TL hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini, davalının olayda %100 kusurlu olduğunu, davalı aleyhinde 9.038 TL'nın ferileriyle birlikte tahsili için icra takibi yapıldığını, itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek davanın itirazının iptali ile takibin devamına ve inkar taminatına karar verilmesini talep etmiştir....

        Borçlunun karardan sonra muhtelif tarihlerde bir kısım (2.733.929,96 TL) ödemesinin olduğu alacaklı Uludağ Vergi Dairesince mahkemeye gönderilen 17.11.2011 tarihli yazı ile bildirilmiş yapılan bu ödemeler ve tarihlerine göre mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde takip tarihinde 255.845,53 ...A., 20.655,26 TL gecikme zammı alacağı ve ilamdan doğan fer'i alacaklarla toplam 499.196,24 TL alacağın varlığı belirlenmiştir. Bu alacak üzerinden takas mahsup talebinin kabulü ile bakiye alacak için takibin devamına karar verilmesi gerekirken ilam ve takibin tarafı olmayan ve doğrudan ilam konusu borca ilişkin de olduğu anlaşılamayan Karakoç Tekstil A.Ş ile alacaklının 6111 sayılı Yasa 2. maddesi gereğince yaptığı borcun yapılandırılması sözleşmesinden bahsedilerek takibin durdurulması kararı verilmesi doğru değildir....

          Takasın defi olarak ileri sürüldüğü davada, takas ve mahsup sonucu kalan ve hüküm altına alınan miktar üzerinden yargılama harcı alınacak, takas ve mahsup defi nedeni ile reddedilen miktar üzerinden ileri süren yararına vekâlet ücreti ve yargılama giderine karar verilecektir. Somut olayda, davalı davacının 2006 yılı Kasım ve ayları ile 2007 yılı Ocak ve Şubat aylarında doğum iznine ayrıldığını ve davacının bu aylarda çalışmadığını, davacının bu aylarda çalışmamasına rağmen bu aylarda davacının banka hesabına toplam 2.200 TL avans mahiyetinde para yatırıldığını savunmuş, buna ilişkin banka hesap ekstreleri ile sigortalı hizmet listelerini dosyaya sunmuş ve takas-mahsup talebinde bulunmuştur. Mahkeme, eldeki davanın kısmi dava olması, takas-mahsup talebinin açılacak ek davada tartışılması gerektiği gerekçesiyle talebi dikkate almamıştır....

            İcra Müdürlüğü'nün 2016/12635 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalı tarafın zaten uzun zamandır sürüncemede kalan alacağını daha fazla sürüncemede bırakmak için haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine ve alacağa itiraz ettiğini, takibin durduğunu, müvekkilinin maddi açıdan çok mağdur olduğunu beyan etmiş olmakla, davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle itiraz tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduatı faizi ile birlikte % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

            İcra Müdürlüğü'nün 2016/12635 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalı tarafın zaten uzun zamandır sürüncemede kalan alacağını daha fazla sürüncemede bırakmak için haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine ve alacağa itiraz ettiğini, takibin durduğunu, müvekkilinin maddi açıdan çok mağdur olduğunu beyan etmiş olmakla, davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle itiraz tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduatı faizi ile birlikte % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

            kusursuz sorumluluğu bulunduğunu, bu nedenle davalının uğradığı tüm zararı tazminle mükellef olduğunu, maddi zarar kira alacaklarına mahsup edilerek TBK'nın 139. maddesi uyarınca takas hakkının kullanıldığını, davalının takas def'ini İİK 68 bağlamında süresinde ve usulüne uygun bir şekilde öne sürerek takibe itiraz ettiğini, maddi hukuka ilişkin olan takas def'i ileri sürüldüğünden ve takas def'ine ilişkin olarak alacaklı ve borçlunun karşılıklı alacaklarının olup olmadığı, takas edilip edilemeyeceği genel mahkemede yargılamayı gerektirdiğinden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, takip tarihi itibariyle 8 aylık kira takas edildiğinden müvekkilinin halen 79.875,00 TL tutarında davacıdan alacağı bulunduğunu bildirerek davanın reddine, davacının %20'den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir....

            Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Her ne kadar gerekçeli kararda müvekkil şirketin borcunun kesinleşmediği ve takas defiinin ileri sürülebilmesi için takibin kesinleşmesi gerektiği belirtilmişse de anılı gerekçenin kabulünün mümkün olmadığını, takas definin şartlarının oluştuğunu, müvekkili şirkete karşı başlatılan takipte takibin tarafları ve borç konusu aynı olup borcun kesinleşmesinden kastın borcun talep edebilir olması olduğunu, davalı yanca icra takibinin yapılmış olmasının borcun talep edilebilir olduğunu gösterdiğini, takas mahsup defiinin ileri sürülmesi hususunda hukuki yararın mevcut olduğunun apaçık ortada olduğunu, Mahkeme kararının işbu davayı derdest etmekteki hukuki yararları dikkate alınarak kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yan uhdesinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, takas ve mahsup iddiası ile takibin iptali istemine ilişkindir....

            UYAP Entegrasyonu