WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dosya borcunu öderken ihtirazı kayıt ileri sürmediğini, davacının istihkak davası açma hakkına sahip olduğunu fakat süresinde açmadığı, borçlu ... adına 15.000-TL bedelli çekin haciz uygulanan adreste borçlu adına kıymetli evrak bulunduğunu, haciz mahallinde bulunan borçlunun lehtarı olduğu çekin 3. şahıs nezdinde bulunmasının hiçbir hukuki dayanağı bulunmadığını, İİK.md.72 gereğince icra dosya borcuna istinaden yapılan ödemelere ilişkin ancak dosya borçlusu tarafından istirdat davası açılabileceğini savunarak, davacının icra dosyasında borçlu sıfatı bulunmadığından, İİK.md.72 gereğince icra dosya borcuna istinaden yapılan ödemelere ilişkin ancak dosya borçlusu tarafından istirdat davası açılabileceğinden, bu eksiklik Aktif Husumet Yokluğu sebebi teşkil ettiğinden; HMK.md.115 gereğince açılan davanın usulden reddi, dava istirdat davası olduğundan zamanşımı nedeniyle davanın reddi, aksi halde sebepsiz zenginleşme davası dosya...

    Eş söyleyişle, kendisine karşı icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz edilmemiş veya itiraz edilmiş olmakla birlikte yerinde görülmemiş olması sebebiyle icra takibi kesinleşse dahi maddi hukuk bakımından borçlu olmadığını ileri sürebilir. Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir . Başka bir şekilde ifade etmek gerekirse, menfi tespit davası icra takibinden önce sonuçlanmaz ve ihtiyati tedbir kararı verilmemiş olması (veya ihtiyati tedbir kararının kaldırılması) nedeniyle, (menfi tespit davası görülmekte iken) borç alacaklıya (davalıya) ödenmiş olursa, menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir istirdat davasına dönüşür; bu hâlde mahkeme menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam eder ....

      KARAR Davacılar, davalı ile aralarında 15.09.2000 tarihli kira sözleşmesi akdedildiğini, davalı tarafın aylık 300 USD kira bedelinin hiç ödenmediği iddiası ile takibe geçildiğini ancak bu iddianın doğru olmadığını, aylık kira bedelinin 200 TL olarak belirlendiğini ve davacı tarafından kiralanan evin içine masraf ve tadilatlar yapıldığından bunların kira bedelinden düşülmesi gerektiğini beyanla takip nedeni ile borçlu olmadıklarının tespiti ve takipin iptalini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

        KARAR Davacı, dava dışı ... ile davalı banka arasında tanzim edilen Bankacılık Hizmet Sözleşmesine dayanarak davalı bankanın aleyhine icra takibi başlattığını,süresinde takibe itiraz edemediğinden takibin aleyhine kesinleştiğini,takibin kesinleşmesi üzerine icra dosyasından maaşına haciz konularak kesinti yapıldığını, davalı bankanın takibe dayanak gösterdiği Bankacılık Hizmet sözleşmesinde imzasının olmadığı gibi asıl borçlu olarak gösterilen ....da kefil olmadığını ileri sürerek aleyhine başlatılan icra takip dosyasından borçlu olmadığının tespiti ile icra dosyasına ödenen ve dava sonuna kadar ödenecek miktarlar yönünden istirdat talebinin de kabulü ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

          KARAR Davacı, dava dışı Cahit Baysal ile davalı banka arasında tanzim edilen Bankacılık Hizmet Sözleşmesine dayanarak davalı bankanın aleyhine icra takibi başlattığını,süresinde takibe itiraz edemediğinden takibin aleyhine kesinleştiğini,takibin kesinleşmesi üzerine icra dosyasından maaşına haciz konularak kesinti yapıldığını, davalı bankanın takibe dayanak gösterdiği Bankacılık Hizmet sözleşmesinde imzasının olmadığı gibi asıl borçlu olarak gösterilen .. da kefil olmadığını ileri sürerek aleyhine başlatılan icra takip dosyasından borçlu olmadığının tespiti ile icra dosyasına ödenen ve dava sonuna kadar ödenecek miktarlar yönünden istirdat talebinin de kabulü ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

            Mahkemece, borçlu olunmadığının tespiti istenilen icra dosyasının dava açılmadan 20.11.2002 tarihinde işlemden kaldırıldığından davacının menfi tespit davası açmakta hukuki menfaati kalmadığı, aksi düşünüldüğünde de davacının yetkili temsilcisi ve müşterek borçlu görünen ayrıca çek düzenlendiğine ilişkin alındı makbuzunu imzalayan ...' nin icra dosyasındaki kabul beyanlarından ve çekin takibe konu çek olduğunun kesin olarak ispat edilememesinden dolayı menfi tespit davanın reddine, davacının istirdat isteminin (1) yıllık hak düşürücü süre geçtiğinden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 27.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              İcra müdürlüğünün 2012/5640 esas sayılı dosyasına esas 2182,00 TL'lik asıl alacak ve asıl alacağa işlemiş 271,44 TL faiz toplamı olan 2453,44 TL''den dolayı (30/05/2011 - 14/04/2011 tarihli faturalar) borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Öte yandan, İİK’nun 72/6 maddesi uyarınca “Borçlu, menfi tespit davası zımnında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, istirdat davası olarak devam edilir.” Somut olayda, tespit davası zımmında tedbir kararı alınmamış olduğu ve bu sırada davacı vekilinin ilk celsede borcun tamamının icra dosyasında davacının maaşından kesilerek ödendiğini belirttiği anlaşılmaktadır....

                Dava bonoya dayalı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Bedelsizlik iddiası ile açılan eldeki davada, davalı kollukta vermiş olduğu 20/03/2014 tarihli beyanında, ''..... ile ... veya ...'ya plakasını hatırlamadığım traktörü 18.600 TL karşılığında vadeli olarak sattım. Bu satış karşılığında protol yaptık..'' demiştir. Senet ihdas nedeni olarakta ''nakden'' yazıldığı dikkate alındığında, davalının bu beyanının talil niteliğinde olup olmadığı hususunda gerekirse yeniden bilgisine başvurularak varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir. Şu halde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru değildir. Diğer taraftan kabul şekliyle de, İİK'nun 72. maddesinde düzenlenen istirdat davasında tazminata yönelik bir düzenleme yer almadığı halde davacılar aleyhine ayrıca kötü niyet tazminatına da hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu yönüyle de bozulması gerekmiştir....

                  Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, davacının davalı kuruma ... nolu 21.488,00 TL bedelli faturaya dayalı olarak borçlu olmadığının tespitine, davacı tarafın; istirdat istemine ilişkin talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Anılan karar Dairemizin 2019/1346 Esas - 2019 / 3910 Karar sayılı ve 30/04/2019 tarihli kararı ile onanmış, onama ilamına karşı davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Mahkemece uyulmasına karar verilen anılan Yargıtay Kararında "325,62 TL yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz" ifadesine yer verildiği halde, bozma kararına uyan mahkeme davacının davalıya 21.488,00 TL borçlu olmadığının tespitine karar vermiştir....

                    Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ..... esas sayılı dosyasında konkordato kararı ve mühleti aldığını, taraflar arasındaki protokole göre iade edileceği bildirilen dava konusu çekler yönünden müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile vadesi geldiğinden ödenmek zorunda kalan çek veya çekler yönünden istirdat kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili sunmuş olduğu 27/06/2019 tarihli dilekçesinde, 18/05/2019 vade tarihli çek yönünden istirdat talebinde bulunduklarını, diğer çekler yönünden menfi tespit talebinde bulunduklarını beyan etmiştir. Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır. Dava, borçlu olunmadığının tespiti ve istirdat istemine ilişkindir....

                      UYAP Entegrasyonu