"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av..... ile davalı vek.Av........ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalıya 53.353.806.023.-TL. borçlu olunmadığının tespiti ve ödenen 13.036.911.012.-TL.nın istirdatı istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Yargılama sırasında borç ödenmiş ve dava tamamen istirdat davasına dönüşmüştür....
talep ve dava etmiş, dava yargılama sırasında borç ödenmiş olduğundan istirdat davasına dönüştürülmüştür....
dan satın alacağı malların bedeli olarak davalıya toplam 300.544-TL tutarında 14 adet çek verdiğini, ancak davalının sözleşmeye konu malları teslim etmediği gibi, bedelsiz kalan 5 adet çek toplamı olan 77.000-TL'yi de tahsil ettiğini belirterek; müvekkilinin toplam 300.544-TL tutarındaki 14 adet çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespiti ile 77.000-TL''nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Birleşen ..... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/431 Esas sayılı dosyası; Davacı vekili, müvekkilinin davalı ...'dan satın alacağı malların bedeli olarak verdiği çeklerden toplam 77.544,06-TL tutarındaki 5 (beş) adet çeki bankadan aldığı kredinin teminatı olarak davalı bankaya verdiğini belirterek, müvekkilinin 77.544,06-TL tutarındaki 5 adet çek nedeniyle davalı bankaya borçlu olmadığının tespiti ile bu paranın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 08/11/2021 tarihli 2020/551 esas ve 2021/761 karar sayılı ilamında, davacı vekilinin açtığı menfi (olumsuz) tespit davasında müvekkilinin borçlu olmadığı parayı cebri icra kanalıyla ödediğinden bahisle, mevcut olan menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştürülerek yargılamaya devam olunmasını talep etmiş olup, ilamda; "Davanın kabulü ile davacı takip borçlusunun İst 8. İcra Dairesi 2018/18222 Esas sayılı dosyasından davalı takip alacaklısına borçlu olmadığının tespiti ile İst 8. İcra Dairesi 2018/18222 Esas sayılı dosyasından takip alacaklısı davacıdan tahsil edilen 103.861,39 TL'nin 12/10/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, ..." karar verilmiştir. Görüldüğü üzere, takip dayanağı ilam incelendiğinde, alacaklının (davacının) borçlu olmadığı tespit edilmiş, bu doğrultuda ödenen miktarın da istirdadına karar verilmiştir....
DAVANIN KONUSU: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) KARAR TARİHİ: 19/01/2024 İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu; G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının, Bursa ... İcra Müdür.lüğü'nün .. Esas sayılı dosyası ile borçlu ... aleyhine icra takibi başlattığını, başlatılan icra takibinin kesinleşmesi üzerine borçlu ...'...
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın hukuki yarar yokluğundan davanın usulden reddi gerektiğini, takip konusu borcun 21/12/2022 tarihinde 39.598 TL'nin davacı tarafından ödendiğini, borçlu olunmadığının tespiti istenen miktarın belli nitelikte olduğunu, davacı tarafın icra takibinde borçlu sıfatı bulunmadığından istirdat davası açmasının hukuken mümkün olmayacağını, aktif dava ehliyeti bulunmadığından davacının davasının husumetten reddi gerektiğini, dosyaya yapılan ödeme teminat niteliğinde olmayıp yatırılan paranın dosya borcunu ödeme özelliğini ortadan kaldırmayacağını, davacı ile dava dışı borçlular muvazaalı işlemler yaptığını, haczin tatbik edildiği adresin borçlu şirkete tebligatın yapılış olduğu adres olduğunu, 21/12/2022 tarihli hacze takibin devamı kararı ile gidildiğini, davanın dava şartı noksanlığından usulden reddini, Mahkeme aksi kanaatte ise, icra takibi dışındaki 3. kişi tarafından açılan davada 3. kişi tarafından icra dosyasına yapılan ödemeden...
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu ve kesinleşen ceza yargılaması sonucu davacı ... aleyhine kurulan hükümde davaya konu senetteki ... adına atılı imzanın sahte olduğunun anlaşıldığı, anılan davacının borçlu olmadığı halde 10.385.00 TL.ödemek zorunda kaldığı, toplam borç miktarının 51.947,37 TL olduğu, davalılara verilen üç adet senet bedelinin mahsubu ile davacılardan ...’un halen 9.750.22 TL.borcu bulunduğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulü ile davacı ...’un senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, 10.385.00 TL'nin istirdatına, davacı ...’un takibe konu bono nedeniyle 9.750.22 TL borçlu olduğuna, istirdat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir....
olmadığının tespiti için huzurdaki dava ikame edildiğini müvekkilinin, davalı alacaklı görünen şirkete borçlu olmadığını, beyanla geri dönülmesi imkansız zararların doğmaması adına öncelikle ivedilikle, teminatsız olarak tedbiren ----------Sayılı takibin durdurulmasına, davanın kabulü ile müvekkilinin davalı şirkete borçlu olmadığının tetspitine ve ---------- Sayılı takibin iptaline, davalı şirketin müvekkili menfi tespit davası açmaya zorlamış olması nedeniyle, İİK....
İstirdat davası hukuki niteliği itibariyle eda davasıdır. Maddi hukuk bakımından borçluya korunma sağlar. İstirdat davası şartları, icra hukukuna dayanmaktadır. Yani icra hukukundan kaynaklanan bir eda davasıdır. İstirdat davası şartları şunlardır; 1- Borcun cebri icra tehdidi altında ödenmiş olmasıdır. Bir başka deyişle borçlunun borcu ödememesi durumunda mallarının haczedilecek olmasıdır. Ancak şunu da önemle belirtmek gerekir, borçlu diğer hukuki imkanları kullanmayıp bunun yerine borcu ödeyip istirdat davası açmışsa bu dava dinlenmez. Yani kendisine ödeme emri tebliğ edilen borçlu, ödeme emrine itiraz ederek takibi durdurabilecekken istirdat davası açamaz. 2- Davanın, ödemeden itibaren bir yıl içinde açılmasının zorunlu olmasıdır. Bu bir yıllık süre, hak düşürücü süredir ve bir yıllık süre, paranın icra dairesine tamamen ödendiği tarihten itibaren işlemeye başlar....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 16/07/2020 NUMARASI : 2016/821 ESAS-2020/330 KARAR DAVA KONUSU : ABONELİK SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİ-İSTİRDAT KARAR : Antalya 1....