Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketten aldığı yemlere karşılık düzenlenen bono bedelinin davalı tarafa ödendiğini ileri sürerek başlatılan takibe karşı bu bonodan dolayı borçlu olmadığının tespitini istemiş ve % 40 tazminat talebinde bulunmuştur. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının bono karşısında resmi belgeler ile borçlu olmadığını kanıtlayamamasına rağmen davalı tarafa yemin teklif etmesi, davalı şirket yetkililerinin yeminden kaçınmaları sebebiyle yemin içeriği vakıaların sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, takibe konu 08.10.2005 tanzim, 10.11.2005 vadeli 3.900.-YTL.bedelli bono nedeniyle davacı ...’un borçlu olmadığının tespitine, asıl alacağın % 40’ı tutarındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

    - K A R A R - Davacı vekili, davalı yanca 11.000 TL bedelli bonoya dayalı olarak müvekkili aleyhine takip başlatılmış ise de, bonodaki keşideci imzasının müvekkiline ait olmadığını belirterek, bono nedeniyle davalıya borçlu bulunmadığının tespitine, %40 oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davaya konu bono üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığının kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne , bono nedeniyle davacının davalıya borçu bulunmadığının tespitine, davalının takibinde kötüniyetli olduğunun kanıtlanamadığından bahisle davacı tarafın tazminat isteminin ise reddine karar verilmiş hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

      Belli günde taraflardan kimse gelmemiş olduğundan incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili, davalı tarafından takibe konulan ....’un keşidecisi müvekkilinin kefil olarak imzaladığı lehdarı davalı banka olan 29.07.2007 tarihli 24.02.2009 vadeli 25.000.-TL’lık bononun ...’un bankadan kullandığı kredinin teminatı olarak düzenlendiğini, kredi borcunun ödenmesine rağmen bononun iadesi gerekirken iade edilmediğini, takibin mükerrer tahsilata yol açacağını belirterek bono ile borçlu olmadığının tespitini ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....

        Asliye Hukuk ve ... 1. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, sebepsiz zenginleşme nedeni ile ödenen paranın iadesi istemine ilişkindir. Asliye hukuk mahkemesince, davanın dayanağının 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 776 ve devamı maddelerinde düzenlenen bonoya ilişkin olup ticari niteliğinin bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye ticaret mahkemesi tarafından ise; davanın bonodan kaynaklı olmayıp, bono bedelinin ödenmesi sonrasında, ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme nedeni ile geri istemine ilişkin olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, davacının, alacaklısı ... olan 27.05.2011 tanzim, 20.06.2011 vade tarihli 38.100,00....

          - K A R A R - Davacı vekili, davalı alacaklı tarafından takibe konulan ve müvekkilinin haciz sırasında ödediği 13.04.2005 tanzim, 13.09.2005 vade tarihli 35.000.-YTL.bedelli bono düzenlendiğinde müvekkilinin majör defresif durumunda ve ruhsal bozukluk içinde bulunduğu gerekçesiyle bu durumu bilen davalı alacaklının elindeki bono nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve bononun iptali ile ödenilen bedelin faiziyle istirdadı ve % 40 tazminat talebini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının maddi sıkıntı içinde olduğundan müvekkilinden 350.00.-YTL.borç para alarak karşılığında dava konusu senedi düzenlediğini, davacının iddiasının yerinde olmadığını, birçok kooperatif üyeliklerinin bulunduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

            . - K A R A R - Davacı vekili, davalının icra takibine koyduğu tahrif edilmiş bono ile borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı savunmasında bononun davacı yanca borcuna karşılık verildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, bonoda tahrifat bulunmadığı ve iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı yanca temyizi üzerine Dairemizin 05.03.2007 tarih 9034-2096 sayılı kararı ile onanmasına, karar düzeltme isteminin ise 14.06.2007 tarih 5560-6199 sayılı karar ile reddine karar verilmiştir. Bu kez davacı 10.04.2009 tarihinde yargılamanın iadesi talebinde bulunmuştur. Mahkemece, davacının yargılamanın iadesi isteminin HUMK.nun 445.maddesinde öngörülen nedenlere uymadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....

              a ait dondurma makinesini deneme amacıyla aldığını ve teminat olarak üzerinde sadece rakamla 50.000 ve altında müvekkiline ait isim, adres ve imza bulunan bonoyu ...'a verdiğini, ancak bu makinenin randımanlı çalışmaması ve tamir edilememesi nedeniyle ...'a iade edilip, kullanım bedeli, ortaklık payı olarak da ... hesabına 15.07.2004 tarihinde para yatırıldığını, ancak bu olaydan sonra davalı ...'ın 08.09.2005 tarihinde müvekkiline keşide ettiği ihtarnamede 30.06.2003 tarihli bir sözleşme gereği %50 kâr ortağı olduklarını ve kâr payının kendisine verilmediğini iddia ettiğini, bunun üzerine müvekkilinin cevabi ihtarname ile makinelerin ...'a iadesi nedeniyle teminat olarak verilen bononun iadesini talep ettiğini, ancak ...'ın bonoyu iade etmediğini ve bonoyu anlaşmaya aykırı doldurmak suretiyle diğer davalı ...'a ciro ettiğini, davalı ...'...

                /müzekkere masrafı ve bilirkişi ücreti yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, Davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde ......

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı lehdar tarafından keşideci borçlu ... hakkında iki adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlu icra mahkemesine başvurusunda; takibe konu 6.000,00 TL bedelli senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, 1.000,00 TL bedelli senette ise isminin ve imzasının bulunmadığını ileri sürerek takibin durdurulmasını ve %20'den aşağı olmamak üzere tazminat istemiş, mahkemece takibin durdurulmasına karar verilmiş, tazminat talebi hakkında bir karar verilmemiştir....

                    - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı yanca bonoya dayalı olarak icra takibine girişildiğini, takibe konu bononun akaryakıt alımı için teminat amaçlı boş olarak verildiğini, müvekkilinin davacıya borcunun bulunmadığı halde bononun doldurularak icra takibine konu yapıldığını ileri sürerek icra takibine konu bonodan dolayı borçlu bulunmadığının tespitine ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının müvekkiline olan borcuna karşılık bononun verildiğini, bono üzerindeki ibarenin bononun bono vasfını etkilemediğini, davacının iddiasını yazılı delillerle kanıtlaması gerektiğini belirterek davanın reddine ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu