Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

a aralarındaki borç ilişkisi nedeniyle 15/05/2001 tarihli bonoyu verdiğini, 2002 yılında bono bedelini ödeyerek bono aslının geri alındığını, davalının dava konusu bonoyu kayınpederi dava dışı ...'un kasasında dururken fotokopisini çektiğini ve bu fotokopiye dayanarak davacı hakkında 2010 yılında ilamsız icra takibi başlattığını, müvekkilinin icra takibinden geç haberdar olduğu için borca itiraz edemediğini ve davacının ödemiş olduğu bono bedelini haciz baskısı altında oğlu vasıtasıyla tekrar ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek, davacının borçlu olmadığı halde ödediği bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Ancak davalı temyiz dilekçesinde; davacı ile araç satışı konusunda anlaştıklarını ancak satıştan vazgeçilmesi nedeniyle davacının ödediği bedelin iadesi amacıyla şirket yetkilisi tarafından imzalanan bono verdiklerini, davacının hem bono ile kambiyo senetlerine mahsus takip başlattığını hem de havale makbuzu ile dava konusu icra takibini yaptığını savunmuştur. Davalının bu savunması borcu sona erdiren sebeplere yönelik olup, yargılamanın her aşamasında dikkate alınmalıdır.Bu durumda mahkemece, davalı tarafından temyiz dilekçesinde numaraları bildirilen icra takip dosyaları ve davalı tarafından verildiği iddia edilen senet getirtilmeli , davacının bu savunma konusunda beyanı alınmalı,savunmanın doğruluğunun ispat edilmemesi halinde şimdiki gibi, aksi taktirde mükerrer ödemeye sebep olmayacak şekilde hüküm tesis edilmelidir.Mahkeme kararı bu nedenle bozulmalıdır....

      Mahkemece yapılan yargılamada toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre; dava konusu bono üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığının ispatlanması nedeniyle davacının bu bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi gerektiği, davacı her ne kadar tazminat talep etmiş ise de, davalının sözkonusu takibi haksız ve kötüniyetli olarak yaptığına ilişkin herhangi bir delilin sunulmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile .... 3. İcra Müdürlüğün'nün 2010/4255 esas sayılı dosyasında takip dayanağı bono nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine, takibin haksız ve kötüniyetli olduğu anlaşılmadığından tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

        Mahkemece, davacı yanca keşideci ... ’e verilen vekaletnamede bono düzenleme yetkisi verilmediği ve böylece davacı şirketin takibe konu bono nedeniyle sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, bonodan dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, koşulları oluşmadığından davacının tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 28.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan mazot aldığını ve borcunu ödediği halde sonradan 60 lt motorin borç için veresiye fişi imzalatıldığını, attığı imzanın veresiye fişinin altındaki bononun keşideci imzası yerine attığını göremediğini, davalının bonoyu doldurarak ve üstünü yırtarak takibe giriştiğini ileri sürerek bu bono nedeniyle borcu olmadığının tespiti ile takibin iptali ve % 40 tazminat talebinde bulunmuştur. Davalı vekili, davacının bu bono nedeniyle ödemesi olmadığını, kambiyo senedinin sebepten mücerret olduğunu, davanın veresiye fişi ile bono arasındaki illiyet bağını kanıtlayamadığını, imzaya itirazı olmadığını belirterek davanın reddi ile % 40 tazminat talebinde bulunmuştur....

            , bono alacaklısı ciranta ......

              Davanın zayii nedeniyle bono iptali davası olduğu,davacı vekili davaya konu 4 adet bono ile ilgili tüm delil ve belgelerini dosyaya ibraz ettiği, zayii olduğu bildirilen davaya konu bono ile ilgili TTK.nun 663 maddesine uygun, aynı yasanın 664 maddesi uyarınca Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilanların yapıldığı ve ilana ait gazetelerin dosyaya ibraz edildiği, son ilanın 01/03/2023 tarihinde yapıldığı ve 3 aylık ilan süresinin dolduğu ve bu süre içerisinde çekin ibraz edilmediği gibi itiraz edeninde bulunmadığı anlaşıldığından; Davanın kabulü ile, Vade Tarihi 15.12.2022, Tanzim Tarihi 18.02.2022, Senet Borçlusu ..., Senet No ..., 14.500,00 TL miktarlı bono, Vade Tarihi 15.12.2022, Tanzim Tarihi 18.02.2022, Senet Borçlusu ..., Senet No ..., 12.000,00 TL miktarlı bono, Vade Tarihi 25.12.2022, Tanzim Tarihi 11.02.2022, Senet Borçlusu ..., Senet No ..., 29.600,00 TL miktarlı bono, Vade Tarihi 25.12.2022, Tanzim Tarihi 27.02.2022, Senet Borçlusu ..., Senet No ..., 20.000,00 TL miktarlı...

                HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ; 1-Davacının davasının KABULÜ ile düzenleyeni: ..., lehtarı: ..., düzenleme tarihi: 06/06/2022, ödeme tarihi: 30/09/2022 ve bedeli: 100.000 TL. olan bonoya ilişkin bono bedeli için, 6102 s. TTK'nin 778/1-c maddesinin yollamasıyla 6102 s. TTK'nin 708. ve 712. maddeleri gereğince, .... Şubesi'nin TEVDİ YERİ OLARAK TAYİNİNE, 2-Talepte bulunan ...'ın, dava konusu bono bedeli olan 100.000 TL.'yi, tevdi yerine Mahkememizin .......

                  Davacı davaya ve takibe konu bonoya istinaden davalılar hakkında kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığını, ancak protesto çekilmemesi nedeniyle takibin iptaline karar verildiğini, davacının bu bono nedeniyle davalılardan alacaklı olduğunu iddia ederek itirazın iptalini istemiş, davalılar ise borçlu olmadıklarını savunarak davanın reddini istemişlerdir. Taraflar arasındaki ihtilaf; davaya ve takibe konu bono nedeniyle davacının alacaklı olup olmadığı ve varsa alacak tutarının ne kadar olduğu hususlarından ibarettir. Davaya ve takibe konu bonoda davacının hamil davalıların ise lehtar ve ciranta olduğu anlaşılmıştır. Bono hakkında ödememe protestosu düzenlenmediği konusunda ihtilaf yoktur. Her ne kadar protesto düzenlenmediğinden davaya konu bono lehtar ve cirantalar yönünden kambiyo senedi vasfını yitirmiş ise de davacı genel hükümlere göre delil başlangıcı niteliğindeki bonoya dayalı olarak alacak talebinde bulunabilecektir....

                    . - K A R A R - Davacı vekili, faturalar içeriğindeki malların müvekkilince davalıya satılarak teslim edilmiş ise de, bedellerinin ödenmediğini, aleyhine girişilen takibe davalının itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali, takibin devamı ve %40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilince dört adet fatura içeriğindeki malın davacıdan satın alındığını, karşılığında beş adet toplam 20.000.-YTL tutarında bono düzenlenerek davacıya verildiğini, bu bonolardan 4000,-YTL bedelli bir adedinin ödendiğini ve 3130....

                      UYAP Entegrasyonu