WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava şartı yokluğu nedeni ile davanın reddini talep ettiklerini, Yozgat Aile Mahkemesinin 2019/331 E 2019/447 K no lu ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını ve mali sonuçlarla ilgili protokol yapılmış ve bu protokol ilamın eki hükmünde olduğuna dair mahkeme karar verdiğini, davacı yanın dilekçesinde beyan ettiği iddialar ve olaylar gerçeği yansıtmadığını, boşanma davasında yapılmış olan anlaşma protokolüne göre müvekkilinin, davacıya 15.000,00 TL maddi tazminatı ve 15.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 30.000,00 TL tazminat ile ev eşyalarını teslim ettiğini, davacıya ait bütün eşyaların ve tazminat bedelinin teslimi tarafların avukatları huzurunda imzalandığını ve tutanak tutulduğunu ve imzalandığını, işbu davaya konu anlaşmalı boşanma dosyasında da davacı kadının bütün eşyalarını aldığı teslim tutanağında açıkça ortada olduğunu, davacının işbu imzalanan protokol ve duruşmadaki açık beyanlarında boşanmanın mali sonuçları olan...

Diğer yandan, boşanma, bozucu yenilik doğuran bir karar niteliğinde olup, boşanma kararının kesinleşmesiyle evlilik birliği sona erer. Boşanmanın eşler bakımından kişisel ve malî olmak üzere bir takım sonuçlarının bulunduğu kuşkusuzdur. Maddi ve manevi tazminat talepleri de boşanmanın eşlerle ilgili malî sonuçlarındandır. 5. Yukarıda belirtilen madde hükmü gereği, boşanmaya sebep olan olaylarda kusursuz veya az kusurlu bulunan eş yararına tazminat ödenmesine karar vermek yetkisine sahiptir. 6. Maddi tazminat, kişinin mal varlığında iradesi dışında gerçekleşen azalmanın karşılığını oluşturan giderimdir (Türk Hukuk Lugatı, Ankara-2021 Baskı, Cilt-I, s. 746). Boşanma nedeniyle, mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen, kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun miktarda tazminat talep edebilir. Maddi tazminatın ön koşulu, talep edenin boşanma yüzünden mevcut veya beklenen menfaatlerinin zedelenmesi, boşanma ve maddi zarar arasında nedensellik bağının bulunmasıdır....

    Aile Mahkemesi'nin 2017/599 E sayılı dosyası ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, davalı kocanın davacı eşini istemediğini ve davacının da medeni bir şekilde boşanmak adına anlaşarak boşanma davası açtığını ancak davalının boşandıktan 15 gün sonra kapı komşusu ile evlendiğini ve böylece davacının uzun zamandır aldatıldığını ve davalı yanca bu durumun profesyonelce gizlendiğini öğrenmiş olduğunu, bu hali ile boşanma ve eki anlaşmanın davalının hileli davranışları ile gerçekleştiğini ve davacının iradesinin sakatlandığını belirterek davacı lehine aylık 1.500,00TL tedbir ve 2.000,00TL yoksulluk nafakası ile, dava dilekçesinde ayrıntısı ile belirtikleri ziynetlerden kaynaklı fazla hakları saklı kalarak 1.000,00TL maddi tazminat ve mal rejiminden kaynaklı alacakları için de şimdilik 1.000,00TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların 20/08/1990 tarihinde evlendiklerini, şiddetli geçimsizlik nedeniyle 15/06/2016 tarihinde Amsterdam Mahkemesi'nin C/13/604770/FA RK 16- 1811 sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, bu kararın 19 ekim 2016 tarihde kesinleştiğini, Amsterdam Mahkemesi kararı ve anlaşmalı boşanma protokolüne göre tarafların birbirlerinden maddi manevi tazminat, eşya, ziynet ve yoksulluk nafakası talep etmediklerini, velayet ve iştirak nafakası konusunda anlaşmaya varıldığını, velayet sahibi davalıya reşit olmayan müşterek çocuklar lehine nafakaya hükmedildiğini belirterek Amsterdam Mahkemesinin 15/06/2016 tarih ve C/13/604770/FA RK 16- 1811 sayılı boşanma kararının Türkiye'de tanınması ve tenfizini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    kadarıyla altınlara el konulmasının gerçek sebebinin davalının ikinci el araba almak olduğunun ortaya çıktığını, ki gelinen noktada davalı tarafça fiili ayrılıktan kısa bir süre sonra araç alındığının, kuvvetle muhtemeldir ki sözü edilen aracın bedeli müvekkiline ait olan ziynet eşyalarının satılması suretiyle ödendiğinin, söz konusu aracın plakasının 34 XX 407 olup, hali hazırda boşanma ve ziynet eşyasına ilişkin davaların muhtemel sonuçlarından kurtulma ve mal kaçırma adına davalının halası olan İkbal Görmez adına alındığını ve kaydedildiğini, fiili ayrılıktan sonra taraflar arasında anlaşmalı olarak boşanabilme, çeyiz ve ziynet eşyalarının iadesi hususunda bazı görüşmeler olmuş ve bir kısım eşyalar müvekkiline iade edilmiş ise de, ziynet eşyaları hususunda dava açılması gerektiği söylenerek taleplerinin olumsuz karşılandığını, müvekkiline söz düğün ve nişan merasimlerinde takılan ve iade edilmeyen 6 adet 15 gramlık bilezik, 8 adet yarım altın, 12 adet çeyrek altın, 1 adet turalı kolye...

    MAHKEME KARARI ; Mahkemece; " Kocanın evin ihtiyaçlarını yeterince karşılamayarak ve eve yeterli vakit ayırmayarak birlik görevlerini ihmal etmekten kaynaklı , kadının ise evi terk ederek birlikte yaşamaktan kaçınmaktan kaynaklı kusurlu oldukları ve ispatlanmış kusurlu eylemleri dikkate alındığında tarafların eşit kusurlu olduğu " gerekçesi ile her iki davanın kabulüne ,tarafların boşanmasına ,velayetin anneye bırakılmasına ,müşterek çocuk için aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına ,davacı/davalı kadın için aylık 400,00 TL tedbir ve devamında aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasına ve eşit kusurdan kaynaklı karşılıklı maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine ilişkin karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ ; Mahkeme kararı; davacı/davalı kadın tarafından, kusur,ret edilen tazminat talepleri ve baba ile kurulan kişisel ilişkinin uzunluğu sebepleri ile istinaf edilmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, Ankara 26.İcra Müdürlüğü'nün 2010/5984 sayılı takip dosyasından 28.5.2010 tarihinde haczedilen menkullerin müvekkiline ait olduğunu, müvekkilinin borçlu eşinden 24.5.2010 tarihinde boşandığını, boşanma davasından çok önceden evlerini ayırdıklarını, boşanma protokolüne göre mahcuzların müvekkiline bırakıldığını ileri sürerek haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili, hacizin ödeme emri tebliğ edilen adreste yapıldığını, tebligatın davacı 3.kişi tarafından alındığını, davacı ile borçlunun borcun doğumundan sonra muvazaalı olarak boşandıklarını savunarak davanın reddini istemiştir....

      Aynı tarihte sunduğu diğer dilekçe ile; çekişmeli boşanma davasının anlaşmalı boşanma olarak devamına karar verilmesini talep etmiş ve dilekçe ekinde anlaşmalı boşanma protokolünü sunmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince; dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davalı erkeğin istinaf kanun yoluna başvurma talebinin feragati nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmiştir. 2.Davalı erkek tarafından sunulan dilekçe ekinde bulunan anlaşmalı boşanma protokolünden; tarafların boşanma ve boşanmanın mâli sonuçları ile velâyet ve kişisel ilişki düzenlemesi konusunda anlaşmaya vardıkları anlaşılmaktadır. Davalı erkek tarafından iki ayrı dilekçenin aynı gün birlikte verildiği gözetildiğinde bu dilekçelerin birlikte değerlendirilmesi gerekirken Bölge Adliye Mahkemesi'nce sadece istinaf talebinden feragat dilekçesi dikkate alınarak davalı erkeğin istinaf başvurusunun feragat nedeniyle reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....

        Mahkemece; taraflar arasında daha önce görülen boşanma davasının reddedildiği ve kararın 28/02/2015 tarihinde kesinleştiği, bu tarihten itibaren dava tarihine kadar 3 yılı aşkın süre içerisinde tarafların aile birliğini devam ettirmek amacı ile bir araya gelmediklerinin tanık beyanları ve kadın tarafından açılan nafaka davası ile sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların TMK.nun 166/son maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmiştir. Fiili ayrılığa esas ilk boşanma davası, taraflardan davacı erkek tarafından şiddetli geçimsizliğe dayalı olarak açılmış ve dava; ispat edilemediğinden reddedilmiş, karar 28/02/2015 tarihinde kesinleşmiştir....

        Tarafların 25/07/2015 tarihinde evlendikleri, Konya 3.Aile Mahkemesinin 2017/886 Esas 2019/591 Karar sayılı ilamı ile taraflar arasında görülen boşanma davasının reddine karar verildiği, hükmün 25/02/2020 tarihinde kesinleştiği, davacının 08/09/2020 tarihinde müşterek konutun sağlanması için hakimin müdahalesi talebinde bulunduğu, tarafların boşanma davasındaki fiili ayrılıktan bu yana bir araya gelmedikleri, dosya kapsamında dinlenilen tanık beyanları ve davalı asilin duruşmadaki beyanı, cevap dilekçesi kapsamında davalının davacı ile yeniden bir araya gelmek istemediği anlaşılmaktadır. Mahkemenin 04/03/2021 tarihli celsesinde sözlü yargılama gününün tayin edildiği ve davalının davacıya karşı sevgisinin kalmadığını, barışmayacağını duruşmada beyan ettiği, davacının 05/03/2021 tarihinde Konya 4....

        UYAP Entegrasyonu