Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/350 KARAR NO : 2021/369 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : EREĞLİ(KONYA) AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 30/10/2020 NUMARASI : 2020/660 ESAS 2020/653 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Anlaşmalı)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile aralarında şiddetli geçimsizlik olduğunu, anlaşmanın mali ve hukuki sonuçları üzerinde anlaştıklarını, buna ilişkin protokol düzenlediklerini anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Olay nedeniyle yapılan ceza soruşturmasında her bir davalının mahkumiyetine karar verilmiş ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması uygulanmıştır. Daha sonra davacı ile davalı ... 1. Aile Mahkemesinin 2012/841-2014/329 sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşanmışlardır. Boşanma protokolünde taraflar birbirinden maddi ve manevi tazminat talep etmeyeceğini beyan etmişlerdir. Söz konusu protokol hakim tarafından onaylanarak tarafların boşanmasına karar verilmiştir. Boşanma protokolünün onaylanması ile birlikte artık hükmün bir parçası haline geldiği kuşkusuzdur. Davacı, davalı ... hakkındaki tazminat taleplerinden boşanma protokolündeki beyanı ile vazgeçtiğine göre ayrı bir dava konusu yapamaz. HMK'nın 114/i maddesinde dava şartları sayılmıştır....

    , anlaşma protokolünde ve boşanma hükmünde her hangi bir düzenleme yapılmadığını, ancak daha sonra aralarında düzenledikleri 17.09.2014 tarihli "anlaşmalı boşanma protokolünün uygulanma hükümleri" başlıklı sözleşme gereğince, taşınmazın velayeti anneye bırakılan ortak çocuk... olana kadar davalı-karşı davacı kadın tarafından 3. kişilere satılamayacağının kararlaştırıldığını belirtilerek, taşınmazın tapu kaydına 05.06.2027 tarihine kadar 3. kişilere satılamayacağına ilişkin şerh konulmasını talep etmiş, mahkemece bu taleple ilgili bir karar verilmemiştir....

      ile davalı ... vs. arasındaki davadan dolayı ... 20.Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 30.03.2010 gün ve 2007/100-2010/160 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, genel muvazaa iddiasına dayanılarak davalılar arasında imzalanan sözleşme ve fesih protokolünün iptali isteminden kaynaklandığından ve davacılar ile davalılar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmadığından, temyiz incelemesini yapmak görevi Yüksek 4.Hukuk Dairesi’ne aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 02.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Av. ... ile davalılar 1-... 2-... 3-... ve Tur. San.Tic. Ltd. Şti. vekilleri Av. ... aralarındaki itirazın iptali davası hakkında ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nden verilen 18/04/2016 gün ve 2015/884 E. - 2016/364 K. sayılı hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Heyetçe incelenmesine gerek görülen tarafların sulh olduklarına dair verdikleri dilekçe ekinde bulunmadığı anlaşılan sulh protokolünün dosya içerisine alınarak birlikte gönderilmesi için dosyanın mahaline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          İcra Müdürlüğünün ...Esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın 37.500 USD (takip tarihi itibarıyla talep edilen 81.150,00 TL) yönünden İPTALİ ile; asıl alacak 37.500 USD'ye takip tarihinden itibaren %1 oranında sözleşmesel faiz uygulanmak suretiyle takibin DEVAMINA, Davacı 29/05/2018 tarihli celsede takipten önce işlemiş faizden vazgeçtiğinden bu kısma yönelik davanın REDDİNE, Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan %20 icra inkar tazminatının (16.230,00 TL) davalı ...'den alınarak davacıya verilmesine, Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktarın dava tarihindeki TCMB efektif satış döviz kuru Türk Lirası karşılığı üzerinden hesaplanan 6.171,72 TL nispi karar harcından, peşin yatırılan 984,71 TL harcın mahsubu ile noksan kalan 5.187,01 TL harcın davalı ...'...

            Bölge Adliye Mahkemesince, davacının istinaf başvurusunun reddine, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davacı tarafın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Dava, davalı kurum ile Türk Eczacıları Birliği arasında imzalanan ve davanın dayanağını teşkil eden 2016 yılı Eczane Protokolünün 5.3.9. maddesi uyarınca davacı eczacı hakkında uygulanan uyarı cezası ile cezai şart bedelinin tahsili yönündeki işlemin iptali istemine ilişkindir....

              tarafından düzenlenen 30.09.2010 tarih ve 01 sayılı soruşturma raporu, Kasev Vakfı Öğretmen Huzurevi sorumlularının ifadeleri ve davacının beyanlarından dava konusu reçetelerin Kasev Vakfı Öğretmen Huzurevi görevlilerine teslim edilmediği anlaşılmakla davalı kurum tarafından cezai işlem uygulanmasının yerinde olduğu anlaşıldığından, mahkemece cezai şart ve fatura bedeli iadesine ilişkin 2016 yılı protokolünün ilgili maddeleri gereğince değerlendirme yapılıp sonuca uygun bir karar verilmesi gerektiğinden mahkeme kararı bozulmuştur....

                HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/1203 KARAR NO : 2023/1212 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÜRGÜP ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/04/2023 NUMARASI : 2023/160 ESAS 2023/236 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Anlaşmalı)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle; Davalı ile 2002 yılında evlendiklerini, bu evliliklerinden Berat, Zeynep ve Musa Tahir isimlerinde 3 müşterek çocuklarının bulunduğunu, davalı ile uyum sağlayamadıklarını, müşterek hayatın çekilmez bir hale geldiğini, evliliğin devamında tarafların ve toplumun hiçbir menfaati kalmadığını, evliliklerinin...

                Ancak bu hakkın kullanılabilmesi ve tasfiyeye karar verilebilmesi için boşanma davasının olumlu sonuçlanarak kesinleşmesi gerekir. Somut olayda taraflar arasında devam eden boşanma davası bulunduğu saptanmış olup bu boşanma davasının açılmasıyla davacının mal rejiminden kaynaklanan alacak hakkı doğmuştur. Bu halde tasfiyeye karar verilebilmesi için boşanma davasının sonucunun beklenmesi ve HGK'nun 27.06.2012 tarih 2012/ 8-268 Esas, 2012/ 420 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere boşanma davasının bekletici mesele yapılarak, boşanma davasının olumlu sonuçlanması halinde toplanacak delillere göre bir karar verilmelidir.Öte yandan davacı vekili 24.10.2011 tarihli oturumda tapu iptali ve tescile ilişkin isteği katkı payı alacağı olarak ıslah edip etmeyeceği hususunda vekil edeni ile görüşüp yazılı beyanda bulunacağını bildirmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu