Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASIEVLİLİK BİRLİĞİNİN YENİDEN KURULAMAMASIFERAGAT 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 166 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 95 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda, mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü. Davalı koca 02.12.1998 tarihinde boşanma davası açmış, 07.09.1999 tarihinde feragat etmiş, dava feragat sebebiyle reddedilmiştir. Feragat kendiliğinden bu iradenin mahkemeye ulaştığı ve açıklandığı tarihte kesin bir hükmün hukuki sonuçlarını doğurur (HUMK m. 95). Feragat üzerine verilen kararın şeklen kesinleşmesinin beklenmesine gerek yoktur. Türk Medeni Kanunu'nun 166/son maddeye dayalı bu dava ise, 17.03.2006 tarihinde açılmıştır. Önceki davadaki feragat tarihinden itibaren 3 yıllık süre geçmiştir....

    Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2014/327 Esas sayılı dosya ile boşanma davası açtığını ve reddedildiğini, red kararının 20.04.2016 tarihinde kesinleştiğini, ret kararının kesinleşmesinden itibaren üç yıl geçtiğini, ortak hayatın kurulamadığını, ortak çocuğun düğününden haberdar edilmediğini, davalı kadının kusurlu davranışları sebebiyle ortak hayatın kurulamadığını iddia ederek tarafların eylemli ayrılık sebebiyle boşanmalarına, ortak çocuk Işıl'ın velâyetinin müvekkiline verilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. II....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/12/2020 NUMARASI : 2019/337 ESAS, 2020/1136 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Ortak Hayatın Yeniden Kurulmaması Sebebiyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK.nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-karşı davalı vekili dilekçesinde özetle; Tarafların 1986 yılında evlendiklerini, müşterek çocuklarının olmadığını, tarafların fikren ve ruhen anlaşmadıklarını, davalının kıskanç biri olduğunu, müvekkilin İstanbul 12....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/12/2020 NUMARASI : 2019/337 ESAS, 2020/1136 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Ortak Hayatın Yeniden Kurulmaması Sebebiyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK.nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-karşı davalı vekili dilekçesinde özetle; Tarafların 1986 yılında evlendiklerini, müşterek çocuklarının olmadığını, tarafların fikren ve ruhen anlaşmadıklarını, davalının kıskanç biri olduğunu, müvekkilin İstanbul 12....

      Dava, ortak çocuklar hakkında velayetin düzenlenmesi istemine yöneliktir. Ortak çocukların annesi sağdır. Ortak çocukların anneleri davaya dahil edilmeden yargılama yürütülmüştür. Oysa, dava annenin hukuki durumunu etkileyeceğinden, annenin davaya dahil edilmesi, gösterdiği takdirde delillerin toplanması gerekmektedir. Eksik hasımla yargılamaya devam edilip yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir. 2-Velayet davaları kamu düzenine ilişkin olup, değişen durum ve koşullar ile yeni delil durumuna göre yeniden dava açılabilir. Ne var ki, davacı erkek aleyhine Alanya 1. Aile Mahkemesinin 2013/1349 esas sayılı dosyası ile 18/11/2013 tarihinde boşanma davası açıldığı, söz konusu boşanma davasında ortak çocuklar hakkında velayet düzenlemesi yapıldığı ve dosyanın henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Boşanma dava dosyası ile eldeki dava dosyası arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunmaktadır. Delillerin birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir....

        DAVA Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 1979 yılında evlendiğini, bu evliliklerinden ortak çocuklarının olduğunu, kadının, haklı bir neden olmaksızın birlik görevlerini yerine getirmemek için ortak konutu terk ettiğini, erkeğin, kadının ortak konuta dönmesi amacıyla birçok kez çağrıda bulunduğunu ancak, kadının ortak konuta dönmediğini, ... Aile Mahkemesinin 2019/367 Değişik İş sayılı dosyası ile kadına ortak konuta dönmesi için ihtar tebliğ edildiğini, ihtarı tebliğ alması üzerinden iki ... fazla süre geçmesine rağmen kadının ortak konuta dönmediğini, evlilik birliğinin sona erdiğini iddia ederek davanın kabulü ile terk hukuki sebebiyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına yasal faizi ile birlikte kadından tahsil edilmek üzere 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

          derecesinin düzeltilmesi suretiyle boşanmaya neden olaylarda tarafların eşit derecede kusurlu bulundukları, boşanmaya neden olan olaylarda eşit kusurlu olduğu anlaşılan taraflar yararına maddî ve manevî tazminata ilişkin yasal koşulların oluşmadığı, kusur belirlemesine bağlı olarak, düzenli ve sürekli geliri bulunmayan, ihtiyaç içerisinde ve boşanma sonrasında da yoksul duruma düşüceği anlaşılan kadının yoksulluk nafakası taleplerinin reddine karar verilmesi isabetli görülmediği gerekçesi ile istinaf başvurusunun reddedilen boşanma davası, yoksulluk nafakası yönlerinden kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin birleşen dava ve birleşen davanın reddine ilişkin hükmün yargılama gideri ve vekâlet ücretine ilişkin fer'ileriyle kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kusur gerekçesinin düzeltilmesine, kadının birleşen boşanma davasının kabulüne, kadın yararına, boşanma hükmünün kesinleşme tarihinden geçerli olmak üzere 50.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasına kadın yararına yargılama...

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'ileri istemine ilişkin davada taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davasının kabulü kararının yerinde olup olmadığı, kadın yararına nafakalar ile tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, velâyetin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayalı boşanma davasıdır. Ayrılığa karar verilebilmesi için, boşanma sebeplerinin gerçekleşmesi ve ortak hayatın yeniden kurulması olasılığının mevcut olması gerekir (TMK m. 170/3). Barışma ihtimali mümkün olmayan hallerde ayrılığa karar verilemez. Toplanan delillerden, her iki tarafın, ailelerinin evlilik birliğine olan müdahalelerine sessiz kaldıkları, davalı kadının ise, güven sarsıcı hareketlerde bulunduğu ve birlik görevlerini yerine getirmediği anlaşılmaktadır. Şu hale göre; evlilik birliği davacı ile davalının açıklanan kusurlu tutum ve davranışları sonucunda ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmıştır....

                İstinaf Sebepleri Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; baskı ve tehdit ile anlaşmalı boşanma protokolü imzalatıldığını, müvekkilinin kendi iradesi ile ortak çocuğun velâyetini babaya bırakmadığını, davalı-davacının ortak çocuk ile müvekkilinin görüşmesine engel olduğunu, ortak çocuğu yönlendirdiğini, davalı-davacının çocukla ilgilenmediğini, ...'ın velâyetinin müvekkili anneye verilmesi gerektiğini, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmesini belirterek her iki dava yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....

                  UYAP Entegrasyonu