Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemenin gerekçeli kararı aradan 8 yıldan fazla bir süre geçtikten sonra tebliğe çıkarılmış, davacı-karşı davalı erkek tarafından tedbir nafakalarının süresi yönünden temyiz edilmiştir. Davacı-karşı davalı erkek temyiz dilekçesinde boşanma davası devam ederken aile büyüklerinin araya girmesi nedeni ile boşanmaktan vazgeçtiklerini, aynı evde yaşamaya devam ettiklerini, bu nedenle kararı tebliğe çıkartmadıklarını ancak eşi ile sonradan ayrıldıklarını, eşi tarafından tekrar boşanma davası açıldığını, kötü niyetli olarak tedbir nafakalarını sözlü olarak talep ettiğini, bu nedenle tedbir nafakalarının hüküm kesinleşinceye kadar devamına karar verilmesine ilişkin kısmının bozulmasını talep etmiştir. Boşanma davası sırasında hükmedilen geçici tedbir nafakası Türk Medeni Kanunu’nun 169. maddesinde düzenlenmiştir....

    (HUMK.m.438/7) SONUÇ:Temyiz edilen kararın hüküm fıkrasının 4.bendinde yazılı olan "mahkememizin 10.04.2008 tarihli 4 (dört) numaralı ara kararı gereğince davalı-karşılık davacı ... lehine takdir olunan aylık 150.00 YTL.tedbir nafakasının karar kesinleşene kadar devamına, karar kesinleştikten sonra tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına," sözcüklerinin hükümden çıkartılmasına, yerine "mahkememizin 10.04.2008 tarihli 4 (dört) numaralı ara kararı gereğince davalı-karşılık davacı ... lehine takdir olunan 150.00 YTL. tedbir nafakasının dava tarihi olan 03.08.2007 tarihinden başlamak üzere karar kesinleşene kadar devamına, karar kesinleştikten sonra tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına" sözcüklerinin yazılmasına ve 5.bendinde yazılı olan "mahkememizin 10.04.2008 tarihli 4 (dört) numaralı ara kararı gereğince velayeti anneye verilen müşterek çocuk Murat ...için harcanmak üzere davalı-karşılık davacı ... lehine takdir olunan aylık 100.00 YTL.tedbir nafakasının...

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Nafakanın Kaldırılması- Tedbir Nafakasının Artırımı Taraflar arasındaki "boşanma", "nafakanın kaldırılması" ve "tedbir nafakasının artırımı" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı (koca) tarafından; yararına hükmedilen tazminatların miktarı, nafakanın kaldırılması davasında tedbir verilmemesi yönünden; davalı-davacı (kadın) tarafından ise; kocanın boşanma davasının kabulü ve fer'ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL. temyiz...

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacı-davalı T1 tarafından açılan asıl davanın 07/09/2022 tarihi itibariyle açılmamış sayılmasına, davalı-davacı T3 tarafından açılan karşı davanın reddine, davalı-davacı vekilinin davalı-davacı kadın lehine hükmolunan tedbir nafakasının artırılması ve davacı-davalı vekilinin davalı-davacı kadın lehine hükmolunan tedbir nafakasının kaldırılması yönündeki taleplerinin reddine, mahkemenin ara kararı ile müşterek çocuk Yiğit Mehmet Fak lehine hükmolunan aylık 500,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi olan 29/09/2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 1.000,00 TL'ye, müşterek çocuk Sinem Fak lehine hükmolunan aylık 400,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi olan 29/09/2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 800,00 TL'ye çıkarılarak karar kesinleşinceye kadar devamına karar verilmiştir....

        Aile Mahkemesi'nin 18/09/2018 tarih, 2017/56 Esas ve 2018/606 Karar sayılı ilamında " 03/07/2011 d.lu müşterek çocuk Sidar Dengiz için takdir edilen tedbir nafakasının başlangıç tarihi, tedbir ve iştirak nafakasının miktarlarının yetersiz olduğu" yönelik istinaf başvurusunun KABULÜ ile, Mersin 1....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından tedbir nafakasının miktarı yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tedbir nafakasının miktarı, yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddi ve erkek lehine hükmedilen manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkeğin temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Davacı-davalı erkeğin istinaf edilmeyerek kesinleşen tedbir nafakasının miktarına yönelik temyiz talebi yönünden, temyiz dilekçesinin reddine, karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı-davacı kadının temyiz dilekçesinin incelenmesine gelince; İlk derece mahkemesince "Boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davacı-davalı erkeğin az, davalı-davacı kadının ağır kusurlu olduğu, karşılıklı olarak açılan boşanma davalarının...

          Dava dilekçesinde; boşanma davasında hükmedilen 150 TL yoksulluk nafakasının ve 75 TL iştirak nafakasının, aradan geçen zamanda yetersiz kaldığı ileri sürülerek, davacı için hükmedilen yoksulluk nafakasının 300 TL'ye, müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının 175 TL'ye artırılması talep ve dava edilmiştir. Davalı vekili; nafaka artırım taleplerinin fahiş olduğunu, boşanmanın üzerinden bir yıl geçtiğini, davalının gelirinde bir artış olmadığını belirterek, davanın reddini dilemiştir....

            Aile Mahkemesinin 2004/169 Esas sayılı kararıyla tedbir nafakası ödediğini, müvekkilinin düzenli ve güvenceli bir işte çalışmadığını, sık sık işten çıkarıldığını, sabit bir aylık almadığını, şu an çalışmadığını, geçici ve güvencesiz çalışmanın ise tedbir nafakasının kaldırılması için yeterli sebep teşkil etmeyeceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

            SONUÇ: Davacı-davalı erkeğin "Kadının birleşen tedbir nafakası davasına" yönelik temyiz dilekçesinin yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple REDDİNE, temyiz edilen bölge adliye mahkemesi hükmünün yukarıda (2/b) bendinde gösterilen sebeple "Kadın yararına Türk Medeni Kanunu'nun 169. maddesi uyarınca hükmedilen tedbir nafakasının başlangıç tarihine yönelik" esastan ret kararının kaldırılarak ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararının hüküm fıkrasından 3 numaralı bendinin tamamen çıkarılmasına, yerine 3. bent olarak " Davalı-davacı kadın yararına asıl boşanma dava tarihi olan 28.09.2016 tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde aylık 700,00 TL nafakanın kararın kesinleşmesine kadar tedbir, kararın kesinleşmesinden sonra ise aynı miktarda yoksulluk nafakası olarak davamı ile davacı-davalı erkekten alınarak davalı -davacı kadına ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine " cümlesinin yazılmasına, hükmün bu bölümünün DÜZELTİLEREK, temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (2/a) bendinde...

              İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-davalı vekili adli yardım talepli istinaf dilekçesi ile; tedbir nafakası miktarı bakımından istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı-davacı vekili istinaf dilekçesi ile; birleştirme kararı verilmesinin hatalı olduğunu belirterek asıl davanın kabulü, nafaka miktarı, kusur belirlemesi, birleşen davanın reddi bakımından istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dairemizce; resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK md. 355) inceleme sonucunda; Asıl dava tedbir nafakasının (TMK 197) artırılması, birleşen dava ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine (TMK 166/1- 2) dayalı boşanma ve ferilerine yöneliktir....

              UYAP Entegrasyonu