Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu itibarla boşanmaya neden olan olaylarda ağır kusurlu olmayan ve boşanma ile yoksulluğa düşeceği anlaşılan davalı-davacı kadın yararına uygun miktarda yoksulluk (TMK.m.175) ve tedbir (TMK m.169) nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile bu istemlerin reddi doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir. Ne var ki ilk inceleme sırasında hatalı değerlendirme sonucu tedbir ve yoksulluk nafakası yönünden kararın onandığı anlaşılmakla, davalı-davacı kadının karar düzeltme isteği bu yönden yerinde görülerek, kabulü ile, Dairemizin 05.12.2017 tarih, 2016/8160 esas, 2017/13925 karar sayılı kısmen bozma, kısmen onama ilamının tedbir ve yoksulluk nafakasının onanması yönünden, kaldırılmasına, hükmün yukarıda gösterilen sebeple tedbir ve yoksulluk nafakası yönünden de bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....

    Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir. 3- Boşanma veya ayrılık halinde çocuk kendine tevdi edilmemiş taraf gücüne göre onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlüdür (TMK m. 182). Ancak velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine katılması, mali gücü varsa söz konusu olur. Davalı-karşı davacı kadının dosyadaki delillere göre ev hanımı olduğu ve kendisine yoksulluk nafakası hükmedildiği anlaşılmaktadır. Kendisi yoksul olan kişiden ortak çocuk için tedbir ve iştirak nafakası alınamayacağı hususu gözetilmeden davalı-karşı davacı kadının velayeti babaya bırakılan ortak çocuk için tedbir ve iştirak nafakası ile sorumlu tutulması doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4....

      Tedbir Nafakaları, İştirak Nafakası Ve Yoksulluk Nafakası Yönünden; Tarafların sosyo ekonomik durumları Yargıtay içtihatları ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu çerçevesinde değerlendirildiğinde; tedbir nafakası kamu düzeninden olduğundan; Velayeti davalı anneye verilen tarafların müşterek çocuğu Merve Münevver Taner yararına dava tarihinden itibaren işlemeye başlamak üzere ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla aylık 400,00- TL tedbir nafakası takdiri ile yine İştirak nafakası kamu düzeninden olduğundan; Velayeti davalı anneye verilen tarafların müşterek çocuğu Merve Münevver Taner yararına boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihinden itibaren işlemeye başlamak üzere aylık 400,00- TL iştirak nafakası takdirine karar vermek gerekmiştir. Tarafların maddi durumları denk olduğundan ve davacının sürekli ve düzenli geliri bulunduğu anlaşıldığından; davacının tedbir nafakası ve yoksulluk nafakası talebinin ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tedbiren Velayet Düzenlenmesi - Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 12.09.2012 (Çrş.)...

        gerekçesi ile erkeğin boşanma davasının reddine, kadının tedbir nafakası davasının kısmen kabulüne, geçici velayetin anneye verilmesine her bir çocuk yararına aylık ayrı ayrı 500,00 TL tedbir nafakasına karar verilmiştir....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesini, maddi-manevi tazminat taleplerinin reddini, çocuklar için hükmedilen tedbir-iştirak nafakası miktarını, kendisi için tedbir nafakasına hükmedilmemesini, toplu yoksulluk nafakasına hükmedilmesini, karşı davanın kabulünü istinaf etmiştir. Davacl-davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesini, velayetin anneye verilmesine, asıl davanın kabulünü, karşı davada talebi gibi karar verilmemesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Asıl ve karşı dava, TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma ve ferileri istemine ilişkindir....

          Velayet açısından: Ayrılık döneminde çocukların anne ile yaşaması, SİR raporlarında velayetin anneye verilmesinin belirtilmesi ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında velayetin anneye verilmesinin doğru olduğu anlaşıldığından davacı-davalı erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Çocuklar için tedbir-iştirak nafakası verilmesi açısından: Çocuklar lehine tedbir nafakası takdirinde bir hukuka aykırılık bulunmadığı, takdir edilen miktarın ise günün ekonomik şartlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına ve hakkaniyete uygun olduğu anlaşıldığından davacı-davalı erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

          Dava, boşanma davası niteliğindedir. İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı tarafça, müşterek çocuk Fatma Zehra'nın velâyeti, müşterek çocuk Fatma Zehra lehine hükmedilen tedbir-iştirak nafakası ve lehine hükmedilen maddî- manevî tazminat miktarları yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuşur....

          Davacı kadının TMK 169.madde kapsamındaki tedbir nafakası talebi reddedilmiş ise de, boşanma davası açılmakla tarafların ayrı yaşama hakkı olduğu, kadının düzenli mesleği, işi, SGK'sı, geliri olmadığı, zaman zaman ev temizliklerine giderek geçimini sağladığı dikkate alındığında kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken bu talep konusunda tayin ve takdire yer olmadığına dair karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu haliyle kadının çocuk için tedbir nafakasına yönelik istinaf talebinin reddine, kendisi için tedbir nafakasına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 3 nolu bendinin kaldırılmasına, kadın için dava tarihi olan 03.10.2016 tarihinden kararın kesinleşme tarihine kadar geçerli olmak üzere aylık 350,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tedbir nafakası ve davalının tasarruf yetkisinin kısıtlanması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın nafaka isteminin kısmen kabulüne, tasarruf yetkisinin kısıtlanması talebinin reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 39.00.TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde ... atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28.02.2017 günü oybirliğiyle...

            UYAP Entegrasyonu