Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tedbiren Velayet Düzenlemesi - Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Mahkemece, tarafların ortak çocukları 25.04.2004 doğumlu ... ile 06.01.2010 doğumlu ... yararına 500,00'er TL tedbir nafakası (... m. 197) verilmesine ilişkin ilk hükmün, Dairemizin 25.02.2016 tarih esas, 2016/452- karar, 2016/3499 sayılı ilamı ile ortak çocuklar yararına hükmolunan tedbir nafakalarının çok olduğu gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyulmasına karar verildiği halde, son kararda " tarafların aralarında görülen ...'...

    Aile Mahkemesinin 2020/485 E.- 2021/562 K. sayılı ilamına karşı davalı kadın vekili tarafından yoksulluk ve iştirak nafakası miktarına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK'nun 353/1- b-2 maddesi uyarınca yerel mahkeme kararının hüküm bölümünün karşı dava kısmında yoksulluk ve iştirak nafakasına ilişkin 6.ve 7.maddelerinin tedbir nafakası kısmından sonraki bölümlerinin tümden KALDIRILMASINA ve bu konuda yeniden hüküm kurulmasına, Buna göre; 6- "tedbir nafakası kısmından sonra gelmek üzere" boşanma kararının kesinleşme tarihinden başlamak kaydı ile aylık 750 TL yoksulluk nafakasının davacı kocadan alınarak,davalı kadına ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, 7- "tedbir nafakası kısmından sonra gelmek üzere" boşanma kararının kesinleşme tarihinden başlamak kaydı ile aylık 750 TL iştirak nafakasının davacı kocadan alınarak, davalı anneye ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, Davalı tarafından yatırılan 59.30 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep...

    ve dava sonunda velayetin tamamen davacıya verilmesini, velayeti değiştirilen çocuk için dava aşamasında tedbiren aylık 2.000,00 TL nafakaya hükmedilmesi ve dava sonunda da nafakanın devamına karar verilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Velayet açısından: Ayrılık döneminde çocuğun anne ile yaşaması, SİR raporunda velayetin anneye verilmesinin belirtilmesi ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında velayetin anneye verilmesinin doğru ve yerinde olduğundan davalı erkeğin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Kadın için tedbir-yoksulluk nafakası verilmesi açısından: Kadın lehine tedbir nafakası takdirinde bir hukuka aykırılık bulunmadığı, takdir edilen miktarın ise günün ekonomik şartlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına ve hakkaniyete uygun olduğu anlaşıldığından tarafların istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

    Velayet açısından: Ayrılık döneminde çocuğun anne ile yaşaması, SİR raporunda velayetin anneye verilmesinin belirtilmesi ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında velayetin anneye verilmesinin doğru ve yerinde olduğundan davalı erkeğin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Kadın için tedbir-yoksulluk nafakası verilmesi açısından: Kadın lehine tedbir nafakası takdirinde bir hukuka aykırılık bulunmadığı, takdir edilen miktarın ise günün ekonomik şartlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına ve hakkaniyete uygun olduğu anlaşıldığından tarafların istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

    HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-Davalının istinaf talebi konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, B-Davada boşanma kararı davalı erkek tarafından istinaf edilmeksizin kesinleştiğinden, davacı kadının boşanma yönünden feragati konusunda karar verilmesine yer olmadığına, C-Boşanma kararı kesinleştiğinden İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının boşanma, velayet ve kişisel ilişkiye yönelik 1, 2, 3, 4 ve gider avansına yönelik 13.bentlerinin AYNEN MUHAFAZASINA, D-Davacının taleplerinden feragat nedeniyle İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının tedbir-iştirak nafakası, tedbir-yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat, yargılama gideri ve vekalet ücreti ile ilgili 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, ve 12. bentlerinin KALDIRILARAK YERİNE yeniden hüküm tesisine, BUNA GÖRE; Hüküm fıkrasının 5, 6, 7, 8, 9. bentleri yerine geçmek üzere: Davacının, tedbir-iştirak nafakası, tedbir-yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat taleplerinin FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE...

    Bundan ayrı, ayrı yerlerde açılan davaların; evlilik birliğinin korunması hükümlerine dayalı olarak TMK. nun 197. maddesine göre açılan tedbir nafakası davası ile boşanma hükümlerine dayalı olarak TMK.nun 166.maddesine göre açılan boşanma davasından ibaret olduğu anlaşılmaktadır. Taraflar arasında boşanma davası olsun yahut olmasın eşler evlilik birliğinin ayrı dava ile korunmasını isteyebilir (TMK. md.201). Diğer bir anlatımla, tedbir isteğinin boşanma davasında istenilmesini zorunlu kılan bir hüküm yasada yer almamaktadır. Kaldı ki tedbir nafakası davası ve boşanma davası aynı sebepten doğmadığı için biri hakkında verilecek hüküm diğerini etkileyecek nitelikte bulunmamaktadır. O halde mahkemece, usulüne uygun birleştirme talebi bulunmadığından; talebin reddi ile davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davaların birleştirilmesine karar verilmesi usul ve yasaya uygun değildir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından reddedilen tedbir ve yoksulluk nafakası talebiyle tazminatların miktarı ve TMK m. 199. maddesine dayanan talep yönünden karar verilmemesi yönünden, davalı erkek tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı kadının TMK 199. maddesi uyarınca erkeğin tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına ilişkin usulüne uygun harcı verilerek açılan bir davasının bulunmadığının anlaşılmış olmasına göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına ve özellikle mahkemece 08.05.2007 tarihinde verilen ilk kararın tarafların boşanmalarına ilişkin bölümünün temyiz edilmeyerek 01.06.2007 tarihinde kesinleşmiş bulunduğunun anlaşılmasına göre davacı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Yargılama sırasında davalı kadın yararına dava tarihinden itibaren 300.00 TL.tedbir nafakasına hükmedilmiş, davalı kadın tarafından hüküm tedbir nafakası yönünden temyiz edilmediği gibi, mahkemece uyulmasına karar verilen Dairemizin 16.07.2008 tarihli ilamında da tedbir nafakası yönünden hükmün bozulmasına karar verilmemiştir...

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulü ile çocuklar Hira ve Zeynep'in annede olan velayetinin değiştirilerek babaya verilmesine, çocuklarla anne arasında şahsi ilişki tesisine, çocuklar için kararın kesinleşmesinden itibaren 300,00'er TL iştirak nafakasına hükmedilmesine, boşanma kararı ile çocuklar için hükmolunan 300,00'er TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tedbiren velayete hükmedilmemesini, velayete ilişkin tedbiren çocukların teslimine hükmedilmemesini istinaf etmiş, tedbiren velayet kararı verilmek sureti ile velayete ilişkin tedbir karar tarihi ile kararın kesinleşmesi tarihine kadar geçerli olmak üzere çocuklar lehine tedbir nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu