Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, davalı bankadan kullandığı tüketici kredisi borcu taksitlerini ödeyemeyince, kredi taksitlerinin davalı bankaca emekli maaşından kesilmesinin ve maaşına bloke konulmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek ödenen taksitlerin iadesi ile maaşındaki blokenin kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı banka ise, davacıya kullandırılan 26.01.2011 tarihli bireysel kredi sözleşmesine istinaden 60 ay vadeli 15.000,00 TL bedelli kredi kullandırıldığını, sözleşme ve ekindeki rehin sözleşmesi ve taahhütname ile takas mahsup haklarının olduğunu, emekli maaşının tamamına bloke de konulmadığını savunmuştur. Mahkemece, 5510 sayıl yasanın 93. maddesine göre, sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir ve aylıkları ödemeleri devir ve temlik edilemeyeceğinden davacının bu konudaki talimatlarının ve muvafakatlarının da geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 702,32 TL taksit miktarının iadesine, maaşa konulan blokenin kaldırılmasına karar verilmiştir....

    Aksi halde; kredi isteyen kişinin mali durumu ve maaş gelirine göre borcunun ödenebileceği güvencesiyle kredi veren bankanın alacağının imkansızlaşması, kötü niyetli bir kredi borçlusunun borcunu hiç ödememesi gibi bir sonuç doğacaktır. Hal böyle olunca ilk derece mahkemesince davanın tümden reddine yönelik verilen karar usul ve yasaya, Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına uygun olup, bir isabetsizlik bulunmadığından, bölge adliye mahkemesince yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14....

      KARAR Davacı, davalı bankadan tüketici kredisi kullandığını, kredi borcu gerekçesi ile emekli maaşına haksız şekilde bloke konulup, kesinti yapıldığını ileri sürerek, maaş hesabına konulan blokenin kaldırılmasına, yapılan kesintilerin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, kesinti işleminin tüketici mevzuatına uygun olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, blokenin kaldırılmasına, davacının maaşından kesilen 1.376,70 TL’nin iadesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, taraflar arasındaki tüketici kredisi sözleşmesinden doğan borcun davacının maaş hesabından kesilmesi işlemine karşı blokenin kaldırılması ve kesilen bedelin iadesi istemine ilişkindir....

        Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 02/06/2015 tarih ve 2014/374-2015/405 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin ... emeklisi olduğunu, davalı Bankanın şubesinden ... numaralı hesabı aracılığıyla emekli aylığı aldığını, müvekkili hakkında icra takipleri yapıldığını, bazı mevduat hesaplarının haczedildiğini, yapılan hesap hacizlerinde maaş hesabı dışındaki mevduat hesaplarının haczi istenilmesine rağmen müvekkilinin ... emekli maaş hesabının bloke edildiğini, 2012 Şubat ayından sonra emekli maaşını alamaz olduğunu, bunun üzerine davalı bankaya başvurarak emekli aylığı üzerindeki blokenin kaldırılmasını talep ettiğini, ancak bu talebinin yerine...

          un 31.784,61-TL bulunan hesabına konan blokenin kaldırılması için dava açmasının da iyi niyetle bağdaşmadığını, ilk derece mahkemesi kararı ile davacının kötü niyetinin de korunduğunu, kararın bu yönüyle hakkaniyet ile bağdaşmadığını, Müvekkili bankanın kredi borçları nedeniyle borçluların banka nezdindeki hesaplarına konulan blokelerin, bankanın genel kredi sözleşmelerinde de yer alan hükümlerden doğan rehin/hapis/takas/mahsup hak ve yetkisine dayandığını, söz konusu hesapların bankada rehinli olduğundan ve konkordato mühleti ile tedbir kapsamında mahsup işlemi gerçekleştirilemediğinden, tutarların blokede tutulduğunu, ...’un kefaletinin bulunduğu ... ..... müvekkili bankaya olan borçları dolayısıyla takas/mahsup/rehin hakkına istinaden söz konusu hesapta bloke bulunduğunu, Müvekkili bankada maaş hesabı adı altında ayrı bir hesap türü söz konusu olmadığını, talebe konu hesabın mevduat hesabı olup, mevduat hesabı olarak açılmış hesabın maaş hesabı olup olmadığı ayrımının bankalarınca...

            Davacının davalı bankaya kredi kartından ve tüketici kredilerinden doğan borcunun bulunduğu ve kredi borcunun kararlaştırılan şartlara uygun olarak süresinde ödenmediği, bankanın da alacağına mahsuben davacının bankada bulunan maaş hesabından Ekim 2013 ve Kasım 2013 aylarında kesinti yaptığı, hesap üzerine bloke koyduğu anlaşılmaktadır. Sözleşmelerin takas ve hapis hakkının düzenlendiği maddelerde davacı bankaya bu yetkiyi tanımış, ayrıca talimat da vermiştir. Kredi teminatı olarak maaş hesabından kesinti yapılmasına yönelik davacı kredi borçlusu tarafından bankaya verilen talimatın ve böyle bir kesintiye rıza göstermesinin haksız şart olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Mahkemece bu sözleşme hükmünün haksız şart olarak kabul edilerek davanın kabul edilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir....

              Dava, taraflar arasında akdedilen bireysel kredi sözleşmesi ve kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan banka alacağı sebebiyle emekli maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılması ve kesilen paranın iadesi istemine ilişkindir. Alacağın dayanağını teşkil eden sözleşmede bankanın rehin, hapis ve takas hakkı hüküm altına alındığı, bankaya hesap ve alacaklar üzerinde rehin, takas ve mahsup hakkı tanındığı görülmektedir. Bu durumda kredi sözleşmeleri ve davacıdan alınan ek sözleşmedeki taahhütü kapsamında davacının davalı banka nezdinde ki maaş hesabına bloke konularak kesinti yapılması haksız şart niteliğinde değildir. Taraflar arasındaki sözleşme ile bu husus taahhüt edilmiştir. Mahkemece bu açıklamalar karşısında sözleşme hükümleri ve verilen taahhüt değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir....

                no.lu TL hesabının konkordato hesabı niteliği taşıdığı ve e-imza e-imza e-imza e-imza hesapta bloke bulunmadığı, ... no.lu EURO hesabının konkordato hesabı niteliği taşıdığı ve hesapta bloke bulunmadığı, ... no.lu USD hesabının konkordato hesabı niteliği taşıdığı ve hesapta bloke bulunmadığı, ... no.lu TL hesabının konkordato hesabı niteliği taşımadığı ve hesapta bloke bulunmadığı, Konkordato talep tarihinden (09.11.2018) sonra davalı bankaca davacı şirkete kredi kullandırılmadığı ve karar verilen alacak haricinde davalı bankanın konkordatoya tabi olmayan alacağının bulunmadığı, ... A.Ş. bakımından; ... no.lu TL hesabının konkordato hesabı niteliği taşımadığı ve hesapta 509.627,62 TL tutarırıda bloke bulunduğu, Konkordato talep tarihinden (09.11.2018) sonra davatı bankaca davacı şirkete kredi kullandırılmadığı ve karar verilen alacak haricinde davalı bankanın konkordatoya tabi olmayan alacağının bulunmadığı, ... A.Ş. Bakımından;......

                  Bölge adliye mahkemesince, davacının davalı bankada bulunan hesabının yargılama aşamasında kapatılması nedeniyle hesap üzerinde yer alan blokenin kaldırılması yönündeki talebe ilişkin davanın konusuz kaldığı, bu durumda mahkemece konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek dava tarihindeki haklılık durumu tespit edilmek suretiyle yargılama masrafları ve harç konusunda karar verilmesi gerekirken bu husus gözetilmeden anılan talebe ilişkin davanın reddine karar verilmesinde isabet görülmediği, 03/01/2014 tarihli taahhütname ve rehin senedi karşısında davalı bankanın davacının bankada bulunan hesabı üzerine bloke konulmasında usul ve yasaya aykırılık görülmediğinden dava tarihi itibarıyla davacının blokenin kaldırılması talebi yönünden haklı olmadığı kanaatine varılarak yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi geektiği, davacının hesabındaki paranın taahhütname ve rehin senedine uygun olarak dava dışı Uğur Şengezer'in davacı...

                    Davalı banka davacı tarafından verilen bu yetkiye istinaden yatan maaş miktarının, hesaptaki mevduat bakiyesine eklendiği ve kredi taksitlerinin ve KMH borcunun veya faizinin ödendiği, zaman zaman kalan bakiyeden ATM den nakit çekim yapıldığı,bu suretle kredi borcunun tahsili için davacının emekli maaşından kesintileri yapıldığı anlaşılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu