Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahallesi 1442 ada 1 parsel sayılı 1506.34 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 2/B uygulaması ile tarla niteliğiyle Hazine adına tesbit edilmiş tutanağın beyanlar hanesinde, 6831 sayılı yasanın 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldığı ve taşınmaz üzerindeki fındık ağaçları 1967 doğumlu ... oğlu oğlu ...'un kullanımında olup halen kendisine ait olduğu şerh edilmiştir. Davacı gerçek kişi, yörede 3402 Sayılı Yasanın 5831 Sayılı Yasa ile değişik ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosunda 2/B uygulaması nedeniyle Hazine adına tespit edilen taşınmaz üzerindeki fındık ağaçlarının kendisine ait olduğu, beyanlar hanesindeki şerhin düzeltilmesi iddiasıyla dava açmıştır. Davalı gerçek kişi, açılan davayı kabul etmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne ve dava konusu parselin beyanlar hanesinin kullanıcı kısmının iptali ile beyanlar hanesine "bu parsel üzerinde bulunan fındık ağaçları Remzi oğlu ...'...

    Köyü 101 ada 3 parsel sayılı 5450,61 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 2/B uygulaması ile tarla niteliğiyle Hazine adına tespit edilmiş tutanağın beyanlar hanasinde, 6831 sayılı yasanın 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldığı ve taşınmaz üzerindeki fındık ağaçlarının ... oğlu ...'ın kullanımında olup halen kendisine ait olduğu şerh edilmiştir. Davacı, 3402 sayılı Yasanın 5831 Sayılı Yasa ile değişik ek 4. Maddesine göre yapılan kullanım kadastrosunda 2/B uygulaması nedeniyle Hazine adına tespit edilen taşınmaz üzerindeki fındık ağaçlarının derneğe ait olduğu, beyanlar hanesindeki şerhin düzeltilmesi iddiasıyla dava açmıştır. Davalı gerçek kişi açılan davayı kabul etmiştir. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin beyanlar hanesinin kullanıcı kısmının iptali ile beyanlar hanesine "bu parsel üzerinde bulunan fındık ağaçları ......

      Köyü 116 ada 11 parsel sayılı 9259.52 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 2/B uygulaması ile tarla niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiş tutanağın beyanlar hanesinde, 6831 sayılı yasanın 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldığı ve taşınmaz üzerindeki fındık ağaçlarının ... oğlu ...'nin kullanımında olup halen kendisine ait olduğu şerh edilmiştir. Davacı gerçek kişi, yörede 3402 sayılı Yasanın 5831 sayılı Yasa ile değişik ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosunda 2/B uygulaması nedeniyle Hazine adına tespit edilen taşınmazın üzerindeki fındık ağaçlarının kendisine ait olduğu beyanlar hanesindeki şerhin düzeltilmesi iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin beyanlar hanesinin kullanım kısmının iptali ile beyanlar hanesine "bu parsel üzerindeki fındık ağaçları ... kızı 1950 doğumlu ...'...

        Davacı gerçek kişi, yörede 3402 sayılı Yasanın 5831 sayılı Yasa ile değişik ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosunda 2/B uygulaması nedeniyle Hazine adına tesbit edilen taşınmaz üzerindeki fındık ağaçlarının kendisine ait olduğu beyanlar hanesindeki şerhin düzeltilmesi iddiasıyla dava açmıştır. Davalı gerçek kişi açılan davayı kabul etmiştir. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin beyanlar hanesinin kullanıcı kısmının iptali ile, beyanlar hanesine "parsel üzerindeki fındık ağaçları Yaşar oğlu ...'in kullanımında olup halen kendisine aittir." şeklinde şerh düşürülmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kullanım kadastrosu nedeniyle yapılan kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır....

          Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki beyanlar hanesindeki şerhin düzeltilmesi istemine ilişkindir.Asliye Hukuk Mahkemesince; talebin tapu kaydında düzeltim olduğu ve çekişmesiz yargı işi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.Sulh Hukuk Mahkemesi ise; davanın malvarlığı haklarına ilişkin olduğu ve asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda;talebin,kadastro çalışmaları sonucu mülkiyeti davada taraf olmayan ... adına yapılan taşınmazda yapılan beyanlar hanesindeki Kerpiç samanlığın ... oğlu ......

            Dosya arasında bulunan gerek belirtme tutanağında, gerekse kadastro tutanağının beyanlar hanesinde “... oğlu ...’in mirasçılarının işgalindedir” yazılıdır. ...’in mirasçılarından olan davacı tek başına açtığı eldeki davada, tek işgalcinin kendisi olduğunun yazılmasını istemiştir. Nüfus kaydına göre ...’in davacıdan başka mirasçılarının olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre; davanın ...’in diğer mirasçılarına da yöneltilmesi gerekir. Bu nedenle davacıya, bu yöne ilişkin dava şartını yerine getirmesi için süre ve imkan tanınmalı, taraf teşkili sağlandıktan sonra iddia ve savunmalar çerçevesinde taraf delilleri toplanarak tapunun beyanlar hanesindeki şerhin düzeltilmesine alebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken dava ...’in davacı dışındaki mirasçılarına yöneltilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.07.2006 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim düzeltilmesi ve beyanlar hanesindeki şerhin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 25.10.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 17.03.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesindeki şerhin kaldırılarak, yerine "İş bu taşınmaz bahçe ve üzerindeki 2 katlı binanın l5 yıldan beri ... kızı ...'un fiili kullanımındadır" "iş bu taşınmazın tamamı askeri yasak bölgesi kalmaktadır" belirtilmek suretiyle ... adına şerh verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda yazılı gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı Hazine vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir....

                  Mahkemece, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline ve davalının bu yere yönelik el atmasının önlenmesine, lehine şerh konulan Etibank Genel Müdürlüğü davada taraf olarak gösterilmediğinden şerhin silinmesi isteminin reddine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından beyanlar hanesindeki şerh yönünden temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen tahdit içinde kalan taşınmazların tapu kayıtlarının iptali, tescil, el atmanın önlenmesi ve beyanlar hanesindeki şerhin silinmesi istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1947 yılında 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1950 yılında 5653 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan makiye ayırma, 1959 yılında genel arazi kadastrosu, 21.11.1991 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşen aplikasyon ve 3302 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır. Mahkemece verilen karar usul ve yasaya aykırıdır. Şöyle ki; davacı ......

                    Mahkemece, beyanlar hanesindeki şerhin silinmesini ancak tapu malikinin isteyebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 2/B madde uygulaması nedeniyle Hazine adına tesbiti yapılan taşınmazın beyanlar hanesindeki şerhe yönelik olarak açılmış kadastro tesbitine itiraza ilişkindir. Mahkemece, tapu kaydının beyanlar hanesindeki şerhin silinmesini ancak tapu malikinin isteyebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin gerekçesi doğru değildir. 6292 sayılı Kanun, 2/B uygulaması ile orman sınırları dışına çıkartılan alanların hak sahiplerine satılmasının yolunu açmıştır. Bu taşınmazlarda kimlerin hak sahibi olduğu ise, 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek- 4. maddesi gereğince yapılan kullanım kadastro ile belirlenmektedir....

                      UYAP Entegrasyonu