"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, yaşlılık aylığının geç ödenmesinden dolayı yasal faiz alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 08/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, emekli aylığının geç ödenmesinden doğan faiz alacağınından şimdilik 2000.00 TL 'nin davalı Kurumdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 09/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, aylığının geç ödenmesinden dolayı faiz alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıya yükletilmesine, .../02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, yaşlılık aylığının geç ödenmesinden dolayı faiz alacaklarının ve fazladan tahsil edilen paranın yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 29/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, taraflar arasındaki taşınmaz satış sözleşmesi kapsamında davacı tarafından davalıya yapılan peşinat ödemesinin, davacının cayma hakkını kullanarak sözleşmeden dönmesi nedeniyle ödenen peşinatın geç tahsilinden kaynaklanan faiz alacağının tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasında noterde yapılan 01.08.2008 tarihli taşınmaz satış sözleşmesine göre davacının 190.978 dolar peşinat ödemesi yaptığı,30.12.2008 tarihli ihtarname ile sözleşme kapsamında cayma hakkını kullanarak ödemiş olduğu peşinatın iade edilmesi isteminde bulunulduğu, davalı tarafından peşinatın iade edilmemesi üzerine bu bedelin tahsili için ... 4....
18/12/2010 tarihine kadar yapması gerekirken 2.5.2011 tarihinde yapmasından dolayı iki tarih arasında oluşan ceza alacağından 5.000 TL’nin 02/05/2011 tarihinden, davalının hasar ödemesini en geç 18/12/2010 tarihine kadar yapması gerekirken 2.5.2011 tarihinde yapmasından dolayı iki tarih arasında oluşan ticari faiz alacağından 5.000 TL’nin 02/05/2011 tarihinden işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle taleplerini sigorta bedeli alacağı için 29.797,93 TL’ye, geç ödemeden kaynaklanan alacağı için 25.704,33 TL’ye, cezai şart alacağı için 63.067,68 TL’ye yükseltmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece "...Davacının yaşlılık aylığının kesilmesine ilişkin hukuka aykırı olduğu ve ödenmesi gereken aylıkların geç ödenmesinde kusurlu olduğu, davacı borçlar kanunun 117. maddesi gereği faiz talep hakkı olduğu kabul edilmiştir.Kuruma verilen 28.10.2011 ve 24.07.2012 tarihli dilekçeler ile; 01.04.2002 tarihinden geçerli yaşlılık aylığı bağlanması, yaşlılık aylığının bağlandığı 01.04.2010 tarihine kadar ödeme yapılması, ödemelere ay be ay yasal faiz işletilmesi, işletilmemesi halinde ödemeye ilişkin tahsilat anında fazlaya ve faize ilişkin hakların saklı tutulduğu bu şekilde feri nitelikli faiz hakkının ödeme ile ortadan kalkmasının yasaya uygun olarak önlendiği, davacının faiz alacağının birikmiş aylıklara ait olduğu aylar ile ödenmesi gereken tarih gözetilerek bilirkişi tarafından yapılan hesaplanma esas alınmak suretiyle..." gerekçesiyle, "Davanın KABULÜ İLE; 1- Davacının yaşlılık aylığının geç ödenmesinden kaynaklanan 30.538,64 TL faiz alacağının...
Somut olayda taraflar arasında kira sözleşmesinin bulunduğu, talebin kira bedelinin geç ödenmesinden kaynaklanan temerrüt faizini aşan munzam zarara dayandığı, HMK 4. maddeye göre Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu, asıl dosya ve birleşen dosyalar yönünden verilen mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, istinaf sebeplerinin bu nedenlerle yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Dairemiz ilk derece mahkemesi kararını hem maddi olay, hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabi tutarak tespit edilen yargılama hatalarını bizzat düzeltmek amacıyla yapılan inceleme sonunda; dairemizce duruşma yapılmasına gerek olmadığı, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlara, yasal gerektirici nedenlere göre karar verilmiş olması sebebiyle, incelenen mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, istinaf sebepleri yerinde olmadığından HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Eldeki dosyada, Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşen mahkeme kararlarına istinaden yersiz tahsil edilen sosyal güvenlik destek primleri ile yaşlılık aylığının geç ödenmesinden kaynaklı faiz alacağı isteminde bulunulmuş olup, dosya kapsamında yer alan davacının 06.12.2010 tarihli dilekçesinde; toplu ödeme miktarının Vakıflar Bankası hesabına yatırıldığı, banka tarafından kendisine ihtirazi kayıt ileri süremeyeceğinin söylenmesi üzerine, toplu ödemeyi kabul etmesinin faiz hakkını ortadan kaldırmayacağı belirtilmiş ise de; Mahkemece, toplu ödeme tarihinin hangi tarih olduğunun, davacının imzasının da bulunmadığı 06.12.2010 tarihli dilekçesinin Kurum kayıtlarına intikal edip etmediğinin araştırılmadığı anlaşılmakla; yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında, Borçlar Kanunu'nun 113. maddesi uyarınca, yersiz tahsil edilen sosyal güvenlik destek primleri ile birikmiş aylıkların hangi tarihte ödendiğinin ve faiz hakkının ödeme tarihinden önce veya en geç ödeme sırasında...
Mahkemece fark aylıkların geç ödenmesinden kaynaklanan 28.12.2012 ödeme tarihine kadar işletilmiş yasal faizin 5044,53 TL belirlendiği ve yine 28.12.2012 tarihinden itibaren yasal faiziyle davacıya ödenmesi gerektiğine karar verildiği anlaşılmakla, Borçlar Kanunu’nun 104/son maddesine (6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 121/son maddesine) aykırı olarak, faize faiz yürütülmesi sonucunu doğuracak bir biçimde yeniden yasal faize hükmedilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, HMK 370/2. maddesi uyarınca sonuç kısmında belirtilen şekilde düzeltilerek onanmalıdır....