WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın icra takibi sonucu bedel ödendiğinden konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. 20.08.2016 tarihinde kabul edilerek 07.09.2016 gün 29824 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6745 sayılı Kanunun 35. maddesi ile 2942 sayılı Yasaya eklenen geçiçi 12. maddesi ile; "24/02/1984 tarihli ve 2981 sayılı İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler ve 6785 sayılı İmar Kanununun Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun hükümlerine göre yapılan imar uygulamalarından doğan idarelerin taraf olduğu her türlü alacak ve bedel artırım davalarında taşınmazın değeri; uygulamanın tapuda tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi olarak esas alınmak ve o tarihteki nitelikleri gözetilmek suretiyle tespit edilir....

    Müdürlüğü resmi verilerinin ortalamasına göre değer biçilmesi ve ortalama verilere göre belirlenen bu bedel ile sadece 2015 yılı...... Müdürlüğü resmi verileri esas alınarak hesaplanan bedel karşılaştırılarak 2015 yılı.........

      Bilirkişi incelemesi ile araçta mevcut bulunan boya kusurunun boyanın orjinal olması nedeniyle üretimden kaynaklı olduğu mütalaa edilmiş, mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir. 4077 sayılı kanun gereğince tüketici, aldığı ürünün ayıplı çıkması halinde ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Verilen kararın hak ve menfaatler dengesini aşırı ölçüde bozması halinde ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme hakkının da değerlendirilmesi gerekecektir. Somut olayda da iadesine hükmedilen aracın satın alındığı tarih, davacının elinde uzun zaman boyunca herhangi bir yakınma olmaksızın kullanılmış olması, ayıbın mahiyeti dikkate alındığında mahkemenin ayıp oranda hakkaniyet gereği bedel indirimi seçeneğini değerlendirmemesi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bozulmasını gerektirir....

        Ancak; 1-Taşınmazın sulu tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının % 4 uygulanması gerekirken, bu oranın % 5 kabulü ile az bedel tespiti 2-Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan İkinci Derece Kara Askeri Yasak Bölge şerhi nedeniyle değer düşüklüğü uygulanmak suretiyle eksik bedel tespiti, 3-Kamulaştırılan alanda bulunan sundurmanın yapı bedeli hesabında değerlendirme tarihi olan 2014 yılı resmi birim fiyatları esas alınması gerekirken, 2015 yılı fiyatlarına göre fazla bedel tespiti, Doğru olmadığı gibi; 4-7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden, Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerinin temyiz isteminin kabulü ile BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının...

          < İstem, yükümlüye ait taşınmazın satışı nedeniyle beyan olunan değerin düşük görülmesi üzerine rayiç bedel esasına göre yapılan kusur cezalı Gayrımenkul Kıymet Artışı Vergisini terkin, kusur cezalı Mali Denge Vergisini tasdik eden Mahkeme kararının Gayrımenkul Kıymet Artışı Vergisi yönünden bozulmasına ilişkin bulunmaktadır. 1318 sayılı Finansman Kanununun 45.maddesiyle atıf yapılan 198 sayılı Emlak Alım Vergisi Kanununun "rayiç bedel esası" başlığını taşıyan 12.maddesinde, ilgililer tarafından beyan edilecek satış değerleri ile satış bedellerinin beyan tarihindeki rayiç bedelden aşağı olamayacağı, rayiç bedelin beyan tarihindeki normal alım satım bedeli olduğu, rayiç bedel takdirinin Vergi Usul Kanununda yazılı takdir komisyonları tarafından gayrımenkulün yeri, niteliği ve satış tarihindeki gayrımenkul piyasasının durumu nazara alınarak yapılacağı hükme bağlanmıştır....

            Birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarına gelince, Davacı vekili dava dilekçesinde harca esas değer olarak 8000 TL gösterip bu bedel üzerinden harcını yatırmış ve bedelde muvazaa iddiasında bulunarak bu bedel üzerinden önalım hakkının tanınmasını istemiştir.Davacı bedelde muvazaaya ilişkin tanık göstermemiştir....

              tespit edilmesi, 2)İlk karar bir kısım davalı vekili tarafından temyiz edilmiş olup, ilk kararda tespit edilen kamulaştrma bedeli, kararı temyiz etmeyen davalılar yönünden kesinleşmiştir.Bu durumda ilk kararı temyiz etmeyen davalılar yönünden kesinleşen bedel davacı idare lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğundan bozmadan sonra sadece ilk kararı temyiz eden davalıların payı hesaplanarak bu miktarın bloke ettirilip adı geçenlere ödenmesine yönelik hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden, bozmadan sonra tespit edilen bedel üzerinden tüm davalıların payını kapsar şekilde bedel depo ettirilerek hüküm kurulması,Doğru görülmemiştir....

                Bu durumda ilk kararı temyiz etmeyen davacı yönünden kesinleşen bedel davalı idare lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğundan, bozmadan sonra artan metrekare bedeli üzerinden irtifak hakkı karşılığının hesaplanması, 2- Taraf vekillerinin temyizi üzerine 10.05.2017 tarihli bozma ilamında dava konusu taşınmaz üzerindeki irtifak alanıyla ilgili çelişki giderilerek irtifak alanının 1877,11 metrekare olduğunun belirlendiği takdirde değer düşüklüğü oranının %8 olarak hesaplanması gerektiğinin belirtildiği ve bu bozma ilamına mahkemece uyulduğu halde değer düşüklüğü oranını % 8,53 olarak belirleyen rapora göre hüküm kurulması, 3- Davacı davasını 29.04.2015 tarihinde ıslah ederek 73.480,00 TL’ye çıkartmış ve bu bedel üzerinden harç yatırmıştır. Harç yatırılan bedel esas alınmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilerek vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin kabul ve red oranına göre bu bedel üzerinden hesaplanması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir....

                  Davalı üniversitenin bu sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüğü bulunmadığından hakkında açılan davanın husumetten reddi yerine alacakla sorumlu tutulması doğru olmamıştır. 2-Davalı derneğin temyiz itirazlarına gelince; Eser sözleşmelerinden kaynaklanan alacakların tespitinde varsa sözleşmede kararlaştırılan bedel ve sözleşmede bedel gösterilmemişse BK’nın 366. maddesi doğrultusunda mahalli piyasa rayiçleri üzerinden hesap olunacak yüklenici alacağının esas alınması gerekir. Dava konusu olayda bakım ve hizmet işleri nedeniyle davacıya ödenmesi gereken bedel sözleşmenin 4. maddesinde belirlenmiştir. Bu nedenlerle mahkemece bilirkişilerce makul bedel olarak saptanan bedelin hüküm altına alınması doğru olmamıştır. Öte yandan dava tarihinden önce davalı usulen temerrüde düşürülmediğinden faize 19.09.1999 tarihinden itibaren hükmedilmesi de doğru olmamıştır....

                    Dosya kapsamından taşınmazın bulunduğu yerde imar uygulaması yapıldığı imar planlarının 11.10.1996 tarihinde kesinleştiği görülmektedir. 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3.maddesinde 5334 sayılı Kanunla değişiklik yapılmış ve bu değişiklikle Hazine adına tescili gereken 1.1.2003 tarihinden önce kesinleşen imar planları içindeki yerleri yerleşim yeri olarak işgal edilenlerin ilgili belediye veya kamu kurum ve kuruluşları adına tescil edilmiş olanların tescillerinin bedel talep edilmeksizin aynen devam edeceği hükme bağlanmıştır. Somut olayda, dava konusu taşınmazlar önce dava dışı Belediye adına tescil edilmiş, davalı taşınmazları Belediyeye bedel ödeyerek 24.3.1999 tarihinde satın almıştır. Davalı, Yasanın geçici 3.maddesinin 2. fıkrasında sözü edilen adına doğrudan tescil yapılan gerçek yada tüzel hukuk kişisi olmadığından Hazineye bir bedel ödemesi gerekmez....

                      UYAP Entegrasyonu