Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; 1-Kıymet takdir komisyonunca belirlenen bedel ile bilirkişi kurulunca belirlenen bedel arasında önemli oransızlık (Yargıtay uygulamalarına göre %100'ü aşan oranda) bulunduğundan, Kamulaştırma Yasasının 15. maddesinin onbirinci fıkrası uyarınca yeniden bilirkişi kurulu oluşturulup inceleme yaptırılması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Artırılan bedel faizine, kamulaştırma işleminin idari yönden kesinleştiği 7.5.2003 yerine daha önceki bir tarihten itibaren hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 9.4.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Ancak; Mahkemenin ilk kararında tespit edilip idarece davalı adına bankaya yatırılan bedel ile bozmadan sonra saptanıp hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın (idarece fazladan yatırılmış olan paranın) davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar işlemiş olan mevduat faiziyle birlikte davacı idareye ödenmesine karar verilmesi gerekirken; Mahkemece saptanan iki bedel arasındaki farkın iadesine karar verilmesiyle yetinilmesi doğru değilse de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 3 numaralı bendinin ikinci paragrafındaki "halinde" sözcüğünden sonra gelmek üzere "davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar işlemiş mevduat faiziyle birlikte" ibaresi eklenerek kararın düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 27.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Ancak; Mahkemenin ilk kararında tespit edilip idarece davalı adına bankaya yatırılan bedel ile bozmadan sonra saptanıp hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın (idarece fazladan yatırılmış olan paranın) davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar işlemiş olan mevduat faiziyle birlikte davacı idareye ödenmesine karar verilmesi gerekirken; Mahkemece saptanan iki bedel arasındaki farkın iadesine karar verilmesiyle yetinilmesi doğru değilse de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden gerekçeli kararın hüküm fıkrasının birinci paragrafındaki "1.589 YTL"nın" dan sonra gelmek üzere "davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar işlemiş mevduat faiziyle birlikte" ibaresi eklenerek kararın düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 21.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        . - K A R A R - Dava, orman emvali satışından kaynaklanan iki ihale arasındaki bedel farkı ile şartnamede belirlenen ek zararın KDV’si ve faizi ile birlikte tahsili istemine ilişkindir. Davalı taraf duruşmalara katılmadığı gibi cevap dilekçesi de vermemiştir. Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi ek raporuna göre davanın kısmen kabulüne, iki ihale arasındaki bedel farkı olan 722.40.-TL.ile ek zarar olan 74.81.-TL.olmak üzere toplam 797.21.-TL.nin KDV’si ile birlikte davalıdan tahsiline, iki ihale bedel farkı olan 722.40.-TL.için 21.04.2006 tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek reeskont faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....

          Bozma öncesi hükmedilen bedel ile bozma sonrası hükmedilen miktar arasındaki fark 53.647,49-TL olduğu halde daha az bedelin davalıdan alınarak davacıya iadesine karar verilmesi, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2. bendinin çıkartılmasına, yerine (Bozma kararı öncesi hükmedilen bedel ile bozma kararı sonrası mahkemece tespit edilen bedel arasındaki (53.647,49-TL fark bankada duruyor ise neması ile birlikte, davalı tarafından alınmış ise davalı taraftan alınarak davacı idareye ödenmesine) ibaresinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.01.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Bozma öncesi hükmedilen bedel ile bozma sonrası hükmedilen miktar arasındaki fark 32.438,39-TL olduğu halde daha az bedelin davalıdan alınarak davacıya iadesine karar verilmesi, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2. bendinin çıkartılmasına, yerine (Bozma kararı öncesi hükmedilen bedel ile bozma kararı sonrası mahkemece tespit edilen bedel arasındaki (32.438,39-TL fark bankada duruyor ise neması ile birlikte, davalı tarafından alınmış ise davalı taraftan alınarak davacı idareye ödenmesine) ibaresinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.01.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Ancak; Kararı temyiz eden davalı payı üzerinden bedel tespiti yerine, toplam bedel üzerinden hüküm kurulması, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının bedele ve ödemeye ilişkin üçüncü ve altıncı bentlerinin çıkartılmasına, yerlerine (Kararı temyiz eden davalı ... ... yönünden kamulaştırma bedelinin; 6.735,00-TL. olarak tespitine, fark bedel olan 1.589,46-TL. kamulaştırma bedelinin davalıya derhal ödenmesi için ... Bankası ... Şubesine Müzekkere yazılmasına,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 21.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Ancak; Mahkemece kabul edilen bedel üzerinden nispi harç hesaplanması gerekirken talep edilen bedel üzerinden nispi harç hesaplanması, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; Harca ilşkin 2 ve 3 nolu bentlerinin hükümden çıkartılmasına, yerine (Hükmedilen bedel üzerinden alınması gereken 79,93-TL harcın davalıdan tahsiliyle ... adına irat kaydına, fazla alınan 202,37 TL harcın talep halinde davacıya iadesine ) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 16/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Ancak, Bozmadan sonra yapılan yargılamada davacı tarafından bedel artırımında bulunulmadığı hususu gözetilmeden, bozma öncesinde tespit edilen bedel yerine bozma sonrası düzenlenen ek rapordaki bedel doğrultusunda talep aşılmak suretiyle karar verilmesi, Doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. paragrafındaki (89.528,00) rakamının hükümden çıkartılmasına, yerine (81.282,00) rakamının yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davacıdan peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 02/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Mahkemece, icra takibine konu bedel olan 165.000 TL dava değeri olarak belirtilmiş, nispi harç bu bedel üzerinden alınmıştır. İpotek bedeli 330.000 TL' dir. İpoteğin kaldırılmasına ilişkin istemler nispi harca tabi olup, davanın değeri ipotek miktarı olduğundan bu bedel üzerinden nispi harç tamamlattırılmadan müteakip işlemler yapılamaz (Harçlak Kanunu m.30-32). Açıklanan nedenlerle nispi peşin harç noksanlığının tamamlattırılması, tamamlanmaması halinde Harçlar Kanunu'nun 30. maddesi gereğince işlem yapılması gerekirken harç eksikliği tamamlanmadan yargılamaya devamla işin esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu