Bu kural, malzeme sahibinin, elattığı taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmemesini veya beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine karşılık bilebilecek durumda olmamasını ya da yapıyı yapmakta haklı bir sebebinin bulunmasını ifade eder. Malzeme sahibinin tescil istemi ile açtığı davada iyiniyetin varlığı iddia ve savunmaya bakılmaksızın mahkemece re’sen araştırılmalıdır. Ne var ki, 14.02.1951 tarihli ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği gibi olay ve karinelerden, durumun özelliklerine göre kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermemiş olduğu açık bulunan malzeme sahibinin temliken tescil talebinde bulunması mümkün değildir. Çünkü bu gibi durumlarda kötüniyet karşı tarafın ispatı gerekmeden belirlenmiş olur. Ayrıca iyiniyet inşaatın başladığı andan tamamlandığı ana kadar devam etmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 16.07.2013 ve 15.08.2013 günlerinde verilen dilekçelerle elatmanın önlenmesi, kal; karşı davada tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine, karşı davanın kabulüne dair verilen 17.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı- kaşı davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava elatmanın önlenmesi, kal; karşı dava haricen yapılan trampa işlemine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa TMK’nın 724. maddesine dayalı temliken tescil isteğine ilişkindir....
O halde temliken tescil isteği taşınmazın sonraki malikine karşıda ileri sürülebilir. Mahkemece TMK'nun 724. maddesindeki koşulların araştırılıp, davacının temliken tescil istemi hakkında bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerektiğini düşündüğümden, sayın çoğunluğun mahkeme kararının onanmasına ilişkin kararına katılamamaktayım....
Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; davacı, dava konusu 2618 parsel sayılı taşınmazı 2000 yılında dava dışı ...dan satın aldığını, taşınmaz üzerine iyiniyetli olarak bina yaptığını, taşınmazın daha sonra ... tarafından muvazalı olarak davalıya satıldığını, bina değerinin arsa değerinden fazla olduğunu belirterek tapu iptal ve tescil talebinde bulunmuştur. Mahkemece davacının temliken tescil talebi ile ilgili olarak Dairemizin yukarıda belirtilen ilkeleri doğrultusunda gerekli araştırma ve incelemeler yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken tapulu taşınmazın mülkiyetinin devrini öngören sözleşmelerin resmi şekilde yapılması gerektiği gerekçesiyle yazılı şekilde hükmün kurulması doğru görülmemiştir....
Mahkemenin ortaya konan bu olguları bir yana bırakarak zamanaşımı varlığından sözedip temliken tescil istemini red etmesi yasaya aykırı olmuştur. Temliken tescil davalarının kabul edilmesi için; Tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla bir yapı yapılmış olmalıdır. Anılan maddede bina sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir. Bu yapıyı kendi malzemesi ile yapan kişinin, inşaatın başlangıcından bitimine kadar iyi niyetli olması, diğer bir anlatımla zeminin kendisine ait olduğu, ya da 5.7.1944 tarihli 12/26 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği gibi mülkiyetin ileride kendisine geçirileceği inancıyla hareket etmesi gereklidir. (subjektif koşul) Yapının, dava tar...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.03.2011 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 17.05.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalı, aynı konuda açılan davanın reddedilerek kesinleştiğini savunarak davanın kesin hüküm nedeniyle reddini istemiştir. Mahkemece, kesin hüküm ve subjektif iyiniyet koşulunun gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Davacı, 20.11.1990 tarihli şuyulandırma ile kayden maliki olduğu 264 ada 4 parsel sayılı taşınmaza komşu 3 parsel sayılı taşınmaz maliki davalının taşkın bina yapmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmesini istemiştir. Davalı, 25.07.1991 tarihinde yapı ruhsatı alıp taşınmazına iyiniyetli olarak bina yaptığını belirterek davanın reddini savunmuş, savunma yolu ile temliken tescil talebinde bulunmuştur. Mahkemece, davacıya ait taşınmaza davalının toplam 10,60m2 taşkın bina yapmak ve taşınmazın 3,53m2'lik kısmını kullanmak suretiyle toplam 14,13 m2 elattığının keşfen saptandığı ve temliken tescil koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....
den satın aldığını, üzerine bina yaptığını, iyiniyetli olduğunu savunarak temliken tescil talebinde bulunmuştur. Mahkemece davalı ...'nin de kabulünde olan davacıya ait yapının yapım yılı olan 1982 yılı itibariyle değerinin davalılardan tahsiline karar verilmiştir. Dava konusu taşınmaz 22.08.2011 tarihinde davalı ... tarafından diğer davalı ...'a satılmıştır. Sözleşme tarafı davalı ... olmadığından temliken tescil talebinin de tazminat talebinin de bu davalı bakımından kabulü mümkün değildir. Yukarıda değinilen ilkeler ışığında somut olaya gelince; 1-Davacı yararına TMK'nın 724 üncü maddesi uyarınca temliken tescil koşullarının oluştuğundan söz edilemez. Davacının tapu iptali ve tescil talebinin reddedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin temliken tescil koşullarının oluştuğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine, 2- Davacı vekilinin tazminat miktarına ilişkin ve davalı ...'...
ın temliken tescil isteğini harçlandırması için davalıya önel verilmesi, harçlandırdığı takdirde davaya konu yapının ruhsatına uygun olarak yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi, İmar ve Şehircilik Müdürlüğü yazısı da dikkate alınarak taşınmazlarda 22/A maddesi uyarınca çalışma yapılıp yapılmadığının, yapılmış ise taşkınlığın bu nedenden mi meydana geldiğinin kuşkuya mahal vermeyecek şekilde saptanması, davalının temliken tescil isteğinin harçlandırması halinde yukarıda yazılı incelemeler de yapıldıktan sonra iyiniyetli olup olmadığı belirlenerek temliken tescil isteği ile ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi, aksi durumda sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.10.2010 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil, birleşen dava ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; temliken tescil isteminin kısmen kabulüne, elatmanın önlenmesi ve kal isteminin kısmen kabulüne dair verilen 06.07.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı-b.davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., Türk Medeni Kanununun 724. maddesi gereğince tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı, birleştirilen davanın davacısı ... elatmanın önlenmesi ve kal isteminde bulunmuştur. Mahkemece, tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne, birleştirilen elatmanın önlenmesi ve kal isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir....