Birleştirilen davada ise temliken tescil isteyen davacı ... inşaatın üzerinden uzunca bir süre geçmesine rağmen davacıların ses çıkarmadığını belirterek taşkın yapının belirlenen arsa bedelinin iyiniyetli olduğu da gözetilerek davacıya ödenmesi koşuluyla kapsadığı bölümün adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Temliken tescil isteyen davacının mirasçılar arasında yapılan ifrazen taksimden sonra elatmanın önlenmesini isteyen davacıların taşınmazına tecavüzlü olarak inşaat yaptığı anlaşılmaktadır. Çaplı taşınmazlara taşkın inşaat yapılması halinde kural olarak iyiniyet iddiası dinlenmez. Ayrıca, dinlenen tanık beyanlarına ve tüm dosya kapsamına göre davacının tecavüzlü bina yaptırmadan önce kendisinden beklenen dikkat ve özeni gösterdiği kanıtlanamadığından temliken tescil isteminin reddi ile asıl davadaki elatmanın önlenmesi, kal talebi hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 967 parsel sayılı taşınmazına davalıların taşkın bina yapmak ve bu taşınmazın çevresinde bulunan kadastrol yola binalar inşaa etmek ve hayvan gübresi biriktirmek suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek, çaplı taşınmazına ve kadastral yola yapılan elatmanın önlenmesi ile yapılan ve konulan şeylerin yıkımını istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlar, davalı ... ayrıca temliken tescil talebinde bulunmuştur. Mahkemece, davalıların, davacının paydaşı bulunduğu 967 parsel sayılı taşınmaza ve köy yoluna kadastro sonrası 1993 yılında taşkın yapılar inşa ettikleri, ancak davalı ...'...
Savunma yoluyla temliken tescil isteyen 14 sayılı parselin maliki davacı ..., elatmanın önlenmesi ve kal isteyen davacı ...'nın babası ile anlaşarak onun muvafakati ile komşu 15 parsele taşkın inşaat yaptığını, iyiniyetli olduğunu belirterek bu davayı açmış ise de bu konuda tanık beyanları dışında herhangibir delil sunamamıştır. Çaplı taşınmazlarda kural olarak iyiniyet iddiası dinlenemez. Dosya kapsamına, toplanan delillere göre de temliken tescil isteyen davacı iyiniyetli olduğunu kanıtlayamadığından temliken tescil talebinin reddine, elatmanın önlenmesi ve kal talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir. Mahkemece belirtilen husus gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; Davacı, 08.03.1982 tarihli ve 05.07.1988 tarihli anlaşma senetlerine dayanarak temliken tescil talebinde bulunmuş ise de, dosya kapsamı itibariyle taraflar arasında çekişmeli taşınmazın birçok davaya konu olduğu, dosya içerisindeki bilirkişi rapor ve krokilerine göre davacıya ait binanın davalıların murisi ...'e ait 2385 parsel sayılı taşınmaz üzerine inşa edildiği anlaşılmıştır. Yukarıda açıklandığı gibi temliken tescil talebinde bulunabilmek için iyi niyetin inşaatın başladığı andan tamamlandığı ana kadar devam etmesi gerekir. Şu duruma ve dosyada mevcut delillere göre davacının iyi niyetle başkasının arsasına inşaat yaptığı ispatlanmadığından mahkemece temliken tescil isteminin reddine, elatmanın önlenmesi ve kal isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....
Davacı vekili, müvekkilinin 536 ada 190 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, davalı adına kayıtlı 536 ada 191 parsel sayılı taşınmazdaki davalıya ait binanın bir kısmının davacının taşınmazına taşkın olduğunu ileri sürerek, taşkın bina nedeniyle oluşan elatmanın önlenmesini, taşan kısmın yıkılmasını ve binanın yapılış tarihinden dava tarihine kadar işlemiş ecrimisil bedelinin yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davalıya ait taşınmaz üzerinde bulunan binanın ruhsatlı olduğunu, projesinin belediye tarafından onaylanmasından sonra inşaatın yapıldığını, taşınmaz üzerindeki binanın önceki malikler tarafından yapıldığından müvekkilinin iyiniyetli kabul edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuş, taşkın kısmın rayiç bedelinin ödenmesi karşılığında davacı adına tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tapuya tescilini talep etmiştir. Mahkemece asıl davanın reddi ile davalının temliken tescil isteminin kabulüne karar verilmiştir....
Mahkemece, tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil ile alacak istemlerine ilişkindir. Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) niteliğinde yapı yapması halinde diğer koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir. Malzeme sahibinin Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayanarak tescil talebinde bulunabilmesi için birinci koşul, malzeme sahibinin iyiniyetli; ikinci koşul, yapı kıymetinin taşınmazın değerinden açıkça fazla olmasıdır. Üçüncü koşul ise, yapıyı yapanın (malzeme sahibinin), taşınmaz malikine uygun bir bedel ödemesidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,YIKIM Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki bulunduğu 1826 ada 4 parsel sayılı taşınmaza komşu parsel maliki davalıların taşkın bina yapmak suretiyle tecavüz ettiğini ileri sürüp elatmanın önlenmesi ve yıkım istemiştir. Davalılar, davacının taşınmazına tecavüzleri bulunmadığını bildirip davanın reddini savunmuşlar, yargılamanın devamı sırasında temliken tescil talep etmişlerdir. Mahkemece, davalıların iyiniyetli oldukları ve bina değerinin tecavüzlü arsa değerinden fazla olduğu gerekçesiyle elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinin reddine, savunma yoluyla ileri sürülen temliken tescil taleplerinin kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacı ve davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
Davacı-birleştirilen davada davalı vekili, 45 ada 131 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, davalılar-birleştirilen dava davacılarına ait 45 ada 35 parsel sayılı taşınmazın zemindeki dükkanın kendi taşınmazına tecavüzlü olduğunu belirterek, elatmanın önlenmesi ve yapının kal'ine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar-birleştirilen dava davacıları, taşınmazın 75-80 yıl önce murisleri tarafından inşa edildiğini, inşaatta taşma olmadığını, taşma varsa bile bu durumun kendi kusurlarından kaynaklanmadığını, iyiniyetli olduklarını belirterek tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuşlardır. Mahkemece, asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile elatmanın önlenmesi taleplerinin reddine, temliken tescil taleplerinin kabulüne karar verilmiştir....
TMK'nin 724. maddesi uyarınca temliken tescil koşullarının davacı yararına oluşması imkanı bulunmadığından, bu gerekçeyle kararın onanması gerekirken, temliken tescil koşullarının oluşup oluşmadığının araştırılması yönündeki sayın çoğunluğun bozma görüşüne katılamıyoruz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.01.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal, ecrimisil birleştirilen dava temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın reddine, birleştirilen temliken tescil davasının kabulüne dair verilen 05.04.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemine ilişkindir. Birleştirilen dava da ise TMK’nın 725. maddesine dayalı tapu iptali tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın reddine, birleştirilen tapu iptali tescil isteminin kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davacı-karşı davalı vekili temyiz etmiştir....