Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Belirtildiği üzere dava Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı temliken tescil istemine ilişkindir. Her ne kadar taraflar arasında yukarıda sözü edilen davada davacının elatmasının önlenmesine karar verilmiş ise de o dava Türk Medeni Kanununun 683. maddesine dayanılarak açılmış bir dava olduğundan eldeki dava ise aynı yasanın 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil davası olduğundan dava sebeplerinin farklı olması nedeniyle olayda 6100 sayılı HMK’nun 303 maddesinde sözü edilen kesin hüküm olgusu söz konusu değildir. Diğer taraftan bir yapının ruhsata aykırı ve kaçak yapılmış olması imar mevzuatı hükümlerini uygulayacak belediyenin yaptırımına bağlıdır. Başka bir deyişle yapının imar mevzuatına aykırı yapılmış olması Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayanılarak açılan temliken tescil davasının dinlenmesine engel teşkil etmez....

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun (13.6.1984 tarih ve 1982/358 Esas, 1984/710 Karar sayılı; yine 26.10.2005 tarih 2005/14-587 Esas, 2005/609 Karar sayılı, 2010/4-4 Esas, 2010/56 Karar sayılı ilamlarında) açıklandığı üzere elatmanın yanı sıra yıkım isteminin ve temliken tescil isteminin de söz konusu olduğu hallerde tüm müşterek maliklerin karşılıklı olarak davada yer almaları gereklidir. Davada temliken tescil talebi bulunduğundan 236 ada 1 parselin güncel tapu kaydının getirtilerek tüm maliklerin usulüne uygun olarak davada yer almasının sağlanması gerekir. Taraf teşkili tam olarak sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, eksik taraf teşkiliyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl dava elatmanın önlenmesi ve kal, karşı dava temliken tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 27.11.2019 gün ve 2019/2847 Esas, 2019/7933 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı-karşı davacı ... tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava el atmanın önlenmesi ve yıkım, karşı dava TMK 724. maddesi uyarınca temliken tescil isteğine ilişkindir....

        ise 219.240,00 TL olarak hesaplandığı, yapının değeri arazinin değerinden açıkça fazla olduğu, üçüncü ve son koşul olarak yapıyı yapanın arazi sahibine uygun bir bedel ödeme koşulu olduğu, mahkemenin 07/01/2021 tarihli celsesinde davacıya arsa bedelini depo etmek üzere usulüne uygun süre verilmiş davacı vekilince bedel mahkeme veznesine depo edilmiş olup, davacının asli talebinin reddine feri nitelikteki temliken tescil davasının ise kabulüne karar verilmiştir....

        Davada TMK'nun 724.maddesine dayalı temliken tapu iptali ve tescil isteminde bulunulduğu, temliken tescil istemine konu davalının maliki bulunduğu 3647 parsel sayılı taşınmazın 13.03.1995 tarihinde satış edinme sebebine istinaden tapuya tescil edildiği, davacının maliki bulunduğu taşınmazın ise 08/08/2001 tarihinde paylaşma sebebi ile adına tapuya kaydedildiği, tarafların maliki bulunduğu taşınmazların bu tarihlerden önce çapa bağlandığı, davacı vekilinin dava dilekçesindeki ikrar ve beyanı ile ahır niteliğindeki taşkın binanın yaklaşık 10 yıl önce inşa edildiği anlaşılmaktadır. Davacı yaklaşık 10 yıl önce çapa bağlı taşınmaz üzerinde ahır niteliğinde bina yaptığını iddia etmiş ve ileri sürmüştür. Çapa bağlı taşınmazlarda iyiniyet iddiası ileri sürülemeyeceğinden ve çaplı taşınmazlarda iyiniyet iddiası dinlenmeyeceğinden temliken tescilin subjektif unsuru olan iyiniyet unsuru dava konusu somut olayda gerçekleşmemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 967 parsel sayılı taşınmazına davalıların taşkın bina yapmak ve bu taşınmazın çevresinde bulunan kadastrol yola binalar inşaa etmek ve hayvan gübresi biriktirmek suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek, çaplı taşınmazına ve kadastral yola yapılan elatmanın önlenmesi ile yapılan ve konulan şeylerin yıkımını istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlar, davalı ... ayrıca temliken tescil talebinde bulunmuştur. Mahkemece, davalıların, davacının paydaşı bulunduğu 967 parsel sayılı taşınmaza ve köy yoluna kadastro sonrası 1993 yılında taşkın yapılar inşa ettikleri, ancak davalı ...'...

          Birleştirilen davada ise temliken tescil isteyen davacı ... inşaatın üzerinden uzunca bir süre geçmesine rağmen davacıların ses çıkarmadığını belirterek taşkın yapının belirlenen arsa bedelinin iyiniyetli olduğu da gözetilerek davacıya ödenmesi koşuluyla kapsadığı bölümün adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Temliken tescil isteyen davacının mirasçılar arasında yapılan ifrazen taksimden sonra elatmanın önlenmesini isteyen davacıların taşınmazına tecavüzlü olarak inşaat yaptığı anlaşılmaktadır. Çaplı taşınmazlara taşkın inşaat yapılması halinde kural olarak iyiniyet iddiası dinlenmez. Ayrıca, dinlenen tanık beyanlarına ve tüm dosya kapsamına göre davacının tecavüzlü bina yaptırmadan önce kendisinden beklenen dikkat ve özeni gösterdiği kanıtlanamadığından temliken tescil isteminin reddi ile asıl davadaki elatmanın önlenmesi, kal talebi hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

            Savunma yoluyla temliken tescil isteyen 14 sayılı parselin maliki davacı ..., elatmanın önlenmesi ve kal isteyen davacı ...'nın babası ile anlaşarak onun muvafakati ile komşu 15 parsele taşkın inşaat yaptığını, iyiniyetli olduğunu belirterek bu davayı açmış ise de bu konuda tanık beyanları dışında herhangibir delil sunamamıştır. Çaplı taşınmazlarda kural olarak iyiniyet iddiası dinlenemez. Dosya kapsamına, toplanan delillere göre de temliken tescil isteyen davacı iyiniyetli olduğunu kanıtlayamadığından temliken tescil talebinin reddine, elatmanın önlenmesi ve kal talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir. Mahkemece belirtilen husus gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,YIKIM Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki bulunduğu 1826 ada 4 parsel sayılı taşınmaza komşu parsel maliki davalıların taşkın bina yapmak suretiyle tecavüz ettiğini ileri sürüp elatmanın önlenmesi ve yıkım istemiştir. Davalılar, davacının taşınmazına tecavüzleri bulunmadığını bildirip davanın reddini savunmuşlar, yargılamanın devamı sırasında temliken tescil talep etmişlerdir. Mahkemece, davalıların iyiniyetli oldukları ve bina değerinin tecavüzlü arsa değerinden fazla olduğu gerekçesiyle elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinin reddine, savunma yoluyla ileri sürülen temliken tescil taleplerinin kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacı ve davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

                (Muhalif) (Muhalif) KARŞI OY Dava, temliken tescil; mümkün olmadığı takdirde yapı bedelinin tahsili isteğine ilişkindir. Davacı, 204 ada 3 parsel sayılı taşınmazda bulunan evinin kapsadığı alanın temliken tesciline, olmadığı takdirde tazminata karar verilmesini istemiştir. Temliken tescil koşulları çaplı taşınmazda mümkün olmadığından ancak bina kadastro tespitinde beyanlar hanesinde yer aldığından ikinci kademe talep olan tazminat hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekir. Davacının evinin kadastro tutanağında ve tapu kaydının beyanlar hanesinde gösterilmesi nedeniyle 3402 sayılı Kanunun 12/3 maddesine göre hakdüşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemez. Bu nedenle sayın çoğunluğun onama görüşüne katılamıyoruz....

                  UYAP Entegrasyonu