Dava; Tarım bağ-kur sigortalılığının tespiti isteminden ibarettir. Dosyadaki yazılara hükmün dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleri ile tarafların dayandığı maddi delillere ve bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine ve özellikle davacının 2002 yılından sonra prim tevkifatının bulunmaması ve 01/07/2002 ile 30/10/2002 arası çakışan sigortalılık süresinin 1 yılın altında olduğunun anlaşılmasına göre davacı ve davalı vekilinin tüm istinaf itirazlarının reddi ile usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılan hükme yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK 'nın 353/1- b-1. Maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece "Davanın kısmen kabulü ile; 1- Davacının 2004- 2008 yılları arasında tarım bağkur sigortalısı olduğunun tespitine ilişkin talebinin reddine, 2- Davacının tarım bağkur sigortası nedeniyle ödediği primlerin askerlik borçlanmasına mahsup edilmesi talebinin reddine, 3- Davacının tarım bağkur sigortası nedeniyle ödediği primlerin 10.06.2008 tarihinden başlamak üzere davacının zorunlu sigortalılığının (506 ve 5510 sayılı yasa uyarınca) olduğu dönemler hariç olmak üzere isteğe bağlı sigortalı olarak kabul edilmesi gerektiğinin tespitine," karar verilmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 1479 sayılı Kanun kapsamında bağkur sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir. 2....
Davacının 09.03.2004 - 17.02.2015 tarihleri arasında Ziraat Odası üyesi olduğu, tesis kadastrosuyla tescil edilen hisseli 4 adet hisseli arazide ortak olduğu, tanık beyanları ve kolluk araştırmasına göre uzun yıllardır eşiyle birlikte çiftçilik yaptığının ifade edilmesine rağmen, sadece 1998/8 , 2001/8 ve 2006/9 uncu dönemlerde adına prim tevkifatının bulunması karşısında, davacının yapılandırmaya konu tüm dönemde tarım bağkur sigortalısı sayılmasına imkan bulunmamaktadır. 3. Mahkemece, davacı adına 2001/8 ve 2006/9 tarihli prim tevkifatlarına istinaden 01.09.2001 - 31.12.2001 ve 01.10.2006 - 31.12.2006 tarihleri arasında tarım bağkur sigortalısı olduğu kabul edilerek, diğer hizmetleri, sigortalılık süresi ve yaş koşulları hep birlikte değerlendirilip oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle, 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Tunceli Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi TARİHİ : 20/03/2014 NUMARASI : 2013/696-2014/365 K A R A R Davalı Kurumdan davacının bağkur sigortalılığına ilişkin sigorta sicil dosyasının eksiksiz onaylı bir örneğinin ve bu sigortalılık kapsamında prim ödemelerini gösteren belgelerin istenerek eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 14/09/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESASIN İNCELEMESİ Dosyanın incelenmesinde; davacının 28.04.2016 tarihli Kuruma bağkur sigortalılığının tescil başvurusuna yönelik olarak, ... Sosyal Güvenlik Merkezinin 12.05.2016 tarihli cevabi yazısında; 7338516691 bağkur numaralı ...’ın dosyasının incelenmesi sonucunda, sigortalının talebi üzerine tevkifat kesintilerine istinaden bağkur hizmet sürelerine ait işlemlerin tamamlandığı, ancak ...’ın Ziraat Odası Başkanlığının 21/01/2009 tarihinde ......
Yukarıda açıklanan tüm bu Kanunlarla yapılan değişiklikler; önceki mevzuatın öngördüğü koşullara sahip olan sigortalıların, sigortalılık niteliklerine son vermemekte, değişikliklerin yürürlüğe girdiği tarihten sonra Bağ-Kur sigortalılık niteliğini kazananlar yönünden yeni düzenlemeler içermektedir. Tersinin kabulü, kazanılmış hakları ortadan kaldırmak olur ki, bu durumun kabulüne yasaca ve hukukça olanak olmadığı açıktır. Davacının, 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalı olarak kaydının yapıldığı tarihte yukarıda açıklanan 3165 sayılı Kanun ile getirilmiş şekli yürürlüktedir ve sigortalılık niteliğinin varlığı sorunu da, anılan düzenleme doğrultusunda çözümlenmelidir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece "Dava sigortalılık başlangıç tarihinin 12/11/1998 olarak tespiti talebiyle açılmıştır....
I-İSTEM: Davacı vekili, müvekkilinin 1479 sayılı Kanunu tabi olarak esnaf çalışmaları nedeniyle oda kaydına da dayanılarak tescilinin yapıldığını, bağkur ve isteğe bağlı sigortalılık süresi üzerinden 1998 yılından itibaren yaşlılık aylığı alırken davalı Kurum tarafından yıllar sonra oda kaydı geçersiz kabul edilerek bir kısım bağkur hizmetlerinin iptal edildiğini, aylığın kesildiğini, oda kaydına ilişkin tespit edilen usulsüzlükte müvekkilinin hiçbir dahlinin bulunmadığını, haksız işlemin iptali ile kesilen yaşlılık aylığının kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanarak ödenmeyen aylıkların yasal faizleriyle ödenmesi gerektiğine karar verilmesini istemiştir....
kaydının bulunması yeterli görülmüş, 2.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olma şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için esnaf sicil kaydı ve oda kaydının bir arada bulunması yeterli görülmüştür. 1479 sayılı Yasa'ya 4956 sayılı Yasa ile eklenen Geçici 18. maddesinde; bu Kanuna göre sigortalılık niteliği taşıdıkları halde 04.10.2000 tarihine kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların sigortalılık hak ve mükellefiyetlerinin 04.10.2000 tarihinden itibaren başlayacağı, ancak bu Kanuna göre zorunlu sigortalı olarak tescil edilmiş olanların sigortalılıklarının, bu kanunun yürürlük tarihinden itibaren altı ay içinde kuruma yazılı olarak başvurmaları ve 20.4.1982-4.10.2000 tarihleri arasındaki vergi kayıtlarını belgelemek ve belgelenen bu sürelere ilişkin olarak prim borçlarının tamamını tebliğ tarihinden itibaren 1 yıl içinde ödemek kaydıyla bu sürelerin sigortalılık...