Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın fesih iradesinde haklı olduğu tartışmasız olduğunu, sonrasında fesih döneminde vuku bulan derhal fesih hakkını dahi kullanmayan iyiniyetli bir tacir için somut olay bakımından sergilediği tavır karşısında, kendi iradesiyle ticari ilişkiyi sonlandıran diğer taraf davacının iş bu davayı ikame etmede haksız olduğu ve tazminat hakkı olmadığı ortada olduğunu, açıklanan tüm bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz ikame edilmiş huzurdaki davanın reddine, yargılama masrafları ile ücreti vekaletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasında imzalanan bayilik sözleşmesinin feshi nedeni ile uğranıldığı iddia edilen müspet zararların tahsiline yönelik tazminat davasıdır. Taraflar arasında 01/01/2007 tarihinde süresiz olarak " ... ... MARKALI MOTORLU ARAÇLARIN SATIŞI VE/VEYA SERVİS VE/VEYA YEDEK PARÇALARIN DAĞITIMI İÇİN BAYİLİK SÖZLEŞMESİ " imzalandığı, davalının Beşiktaş 18....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, bayilik sözleşmenin ihlali iddiasına dayalı cezai şart, kar mahrumiyeti ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Davalı vekili davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

      Davalılar vekili, davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiş olması nedeni ile AAÜT hükümleri gereğince red edilen maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden ayrı ayrı maktu vekalet ücretine karar verilmesi gerektiğini, belirterek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE : Dava, haksız rekabet nedeniyle maddi ve manevi tazminat isstemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir. 1. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır. 2....

        İNCELEME VE GEREKÇE Dava, taraflar arasında akdedilen sözleşmeden kaynaklı haksız rekabet nedeniyle tazminat istemine ilişkindir....

          "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında bayilik sözleşmesi bulunduğunu, taraflar arasında yapılan 03.05.2004 tarihli sözleşme gereğince davacının 8 ay boyunca davalıdan 77.000 çuval un almayı taahhüt ettiğini, ancak davalının haksız olarak sözleşmeyi feshettiğini ileri sürerek şimdilik 4.000 TL maddi 10.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 15.01.2008 tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazminat talebini 67.360 TL'ye çıkarmıştır....

            Şti. arasında 24.04.2002 tarihinde Bayilik Sözleşmesi imzalanmış, davalının sözleşmeye aykırı hareket ettiği iddiası ile Bayilik Sözleşmesi davacı tarafından 22.11.2002 tarihinde feshedilmiştir. Asıl dava cari hesap alacağından kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali ve tazminat istemine, birleşen dava ise bayi şirket ve şirket ortakları tarafından açılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı ... ... (... İletişim A.Ş.) A.Ş. vekili sözleşme imzalandıktan sonra davalının sözleşme hükümlerine aykırı davrandığını satış ve aktivasyonların düşük düzeyde kaldığını, uyarılara rağmen sonuç alınamayınca sözleşmenin fesh edildiğini, fesih tarihindeki cari hesap alacağının tahsili için yapılan takibe ise haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline ve tazminata hükmedilmesini talep etmiştir....

              İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 09/09/2020 tarih ve 2014/1374 Esas - 2020/329 Karar sayılı kararı ile; " Esas dava, taraflar arasında akdedilmiş olan iki ayrı bayilik sözleşmesinin süresinden önce haksız olarak feshi nedeniyle kar mahrumiyeti, satış taahhüdüne aykırılıktan kaynaklanan cezai şart alacağı, sözleşmeden kaynaklanan cezai şart alacağı ile cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsili, birleşen dava ise feshedilen bayilik sözleşmesi kapsamında yanlış uygulanan iskonto ve kar oranlarından kaynaklanan zarar, eksik teslimden kaynaklanan zarar, mahrum kalınan kar nedeniyle ve teminat mektuplarının nakde çevrilmesinden kaynaklanan zararın tahsili davasıdır....

                İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 09/09/2020 tarih ve 2014/1374 Esas - 2020/329 Karar sayılı kararı ile; " Esas dava, taraflar arasında akdedilmiş olan iki ayrı bayilik sözleşmesinin süresinden önce haksız olarak feshi nedeniyle kar mahrumiyeti, satış taahhüdüne aykırılıktan kaynaklanan cezai şart alacağı, sözleşmeden kaynaklanan cezai şart alacağı ile cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsili, birleşen dava ise feshedilen bayilik sözleşmesi kapsamında yanlış uygulanan iskonto ve kar oranlarından kaynaklanan zarar, eksik teslimden kaynaklanan zarar, mahrum kalınan kar nedeniyle ve teminat mektuplarının nakde çevrilmesinden kaynaklanan zararın tahsili davasıdır....

                arasında bayilik sözleşmesi bulunduğunu, davalı ...’ün kefil olduğunu, davalı şirketin başka şirketlerle LPG satışı konusunda bayilik sözleşmesi yaptığını ileri sürerek davalı ...’ün 500.000.000.TL: kefalet limitiyle sorumlu olması kaydıyla cezai şart kar mahrumiyeti ve manevi tazminat olarak toplam 37.200.000.000.TL. nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, diğer şirketlerle davalı şirketin yaptığı sözleşmelerin iptaline, işyerindeki tüplerin toplatılmasına, davalı şirkete ait telefon aboneliklerinin müvekkili şirketin devrine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili müvekkili şirketin bayilik sözleşmesini 30.9.2004 tarihinde haklı olarak feshettiğini, başka şirketin bayiliğini yaparak sözleşmeye aykırı davranmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur....

                  Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacılar ile davalı şirket arasında imzalan bayilik sözleşmesinin 8. maddesi uyarınca davacı ... tarafından teminat senedi verildiği, daha sonra taraflar arasında imzalanan 1.7.2005 tarihli yazılı mutabakat sonucu, bayilik sözleşmesinin feshedildiği fesih anlaşması uyarınca teminat senedinin geçersiz olmasına rağmen, dava dışı bankaya ciro edilip davacı ... aleyhinde takibe konulduğu, davalı ...’ın sözleşmeyi şirket yetkilisi olarak imzaladığı, bu nedenle davada pasif husumet ehliyeti olmadığı, takibe dayanak olan senedin davacı ... tarafından verilmesi ve takibinde adı geçen davacı aleyhinde yapılması nedeni ile diğer davacı Melek Özduygu’nun da aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davanın davalı ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine, davacı Melek Özduygu tarafından açılan manevi tazminat davasının aktif husumet yokluğu nedeni ile reddine, davalı şirket hakkında açılan davanın ise kabulüne karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince...

                    UYAP Entegrasyonu