Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin korunması ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki zilyetliğin korunması davasının reddine dair ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nden verilen 27.03.2012 gün ve 440/238 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, dava dilekçesinde mevki ve sınırlarını bildirdiği yaklaşık 20 dönümlük tapusuz taşınmazı 50 yıl önce emek ve masraf ile imar-ihya ettiğini, taşınmazın halen tasarrufu altında bulunduğunu, taşınmazın bu şekilde zilyetliği altında bulunurken davalılar ..., ..., ... ve ...'nın kendisinin hastalığından yararlanarak taşınmaza müdahalede bulunduklarını açıklayarak, davalıların müdahalesinin menine ve taşınmazın kendisine teslim edilmesini istemiştir....

    Bu açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; katılan kurum ile sanık arasında 10.4.2006 tarihli bayilik sözleşmesi ile ...numaralı spor toto bayiliğinin sanığa verildiği, sanığın bayilik sözleşmesi gereği suça konu borçlarını yatırmaması ve bir yıl içinde beş defa geciktirmesi nedeniyle sanığın bayiliği 26.7.2010 tarihinde iptal edildiği, sanığın spor toto bayisi olarak her hafta yapmış olduğu hasılattan sözleşmede öngörülen kendi komisyonunu kestikten sonra kalan tutarı katılan hesabına yatırması gerekirken 18.263.32 TL tutarındaki hasılatı katılan kurum hesabına yatırmayarak hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu işlediği gözetilmeden, sanığın il dışında olması nedeniyle bayilik kesintisi olan parayı yatırmadığı, 9.300 Dolar teminatın katılan kurumda olduğu yolundaki savunmasına göre taraflar arasındaki anlaşmazlığın hukuksal mahiyette bulunduğu, bu nedenle sanığa isnat edilen suçun ögeleri yönünden oluşmadığı biçimindeki yasal olmayan gerekçe ile yazılı şekilde...

      ileri sürerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile davalı şirketten bayilik sözleşmesine aykırılıktan kaynaklanan cezai şart alacağından şimdilik 2500 USD davalı şirketten istasyonlu bayilik sözleşmesine aykırılıktan kaynaklanan cezai şart alacağından şimdilik 2500 USD davalılardan 11.05.2010 tarihli sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan cezai şart alacağından şimdilik 2500 USD davalılardan 11.05.2010 tarihli sözleşme gereği tonaj taahhüdüne aykırılıktan cezai şart alacağından şimdilik 2500 USD davalılardan aynı tarihli diğer sözleşme gereği kar mahrumiyeti alacağından şimdilik 2500 USD nin döviz faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, tacir olan taraflar arasındaki bayilik sözleşmesine aykırılık nedeniyle intifa hakkına elatmanın önlenmesi istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümünde bayilik sözleşmesinin değerlendirilmesi gerektiğinden, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 19.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 26.11.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, tacir olan taraflar arasındaki bayilik sözleşmesine aykırılık nedeniyle intifa hakkına elatmanın önlenmesi istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümünde bayilik sözleşmesinin değerlendirilmesi gerektiğinden, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 19.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 26.11.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, tacir olan taraflar arasında yapılan bayilik sözleşmesine aykırılık nedeniyle intifa hakkına elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın çözümlenmesinde bayilik sözleşmesinin irdelenmesi gerektiğinden 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 19.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 27.10.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava; TMK'nun 981 vd. maddeleri gereğince açılan zilyetliğin tespiti ve korunması istemine ilişkindir. Bilindiği üzere bu tür davalarda zilyetliğe tecavüz tarihi itibariyle taraflardan hangisinin üstün, öncelikli ve korumaya değer zilyetliğinin bulunduğu tespit edilir. Bu tespit yapılırken üstünlük tanınan zilyetliğin ilgili zilyede mülkiyet hakkı kazandırıp kazandırmadığının her hangi bir önemi yoktur. Diğer bir yandan zilyetliğin koruması davalarında, korunması istenilen zilyetlikle beraber herhangi bir ayni ya da şahsi bir hakkın bulunmasına gerek yoktur. Zilyetliğin korunması davaları sonunda verilen kararlar TMK'nun 713 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17.maddeleri uyarınca açılan zilyetlik hukuksal nedenine dayalı mülkiyetin aktarılması talepli davalarda kesin hüküm teşkil etmez....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava; TMK'nun 981 vd. maddeleri gereğince açılan zilyetliğin tespiti ve korunması istemine ilişkindir. Bilindiği üzere bu tür davalarda zilyetliğe tecavüz tarihi itibariyle taraflardan hangisinin üstün, öncelikli ve korumaya değer zilyetliğinin bulunduğu tespit edilir. Bu tespit yapılırken üstünlük tanınan zilyetliğin ilgili zilyede mülkiyet hakkı kazandırıp kazandırmadığının her hangi bir önemi yoktur. Diğer bir yandan zilyetliğin koruması davalarında, korunması istenilen zilyetlikle beraber herhangi bir ayni ya da şahsi bir hakkın bulunmasına gerek yoktur. Zilyetliğin korunması davaları sonunda verilen kararlar TMK'nun 713 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17.maddeleri uyarınca açılan zilyetlik hukuksal nedenine dayalı mülkiyetin aktarılması talepli davalarda kesin hüküm teşkil etmez....

              nın 8/3. maddesi uyarınca zilyetliğin korunması davası kabul edilip görevsizlik kararı verilmiştir. Ne var ki; davacının bu yeri taraf olmayan belediyeden kiralaması nedeni ile bir hakka dayalı olarak bu davaya açtığı, dava konusu yerin lokanta- dükkan olduğu anlaşılmaktadır. H.Y.U.Y.'nın 8. maddesi gözönünde bulundurulduğunda, taraflar arasında kira sözleşmesi bulunmadığı gibi, davanın salt zilyetliğin korunmasına ilişkin olmadığı anlaşılmakla, dava tarihi ve değeri esas alındığında, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlanması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Fatih 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 30/04/2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Hukuk Dairesince kişisel hakka dayalı elatmanın önlenmesi davası olarak nitelendirilerek Dairemize gönderilmişse de; zilyetliğin korunması ve elatmanın önlenmesi isteklerine ilişkin olup daha önce Edirne 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/442-2014/170 Karar sayılı ilamı ile verilen görevsizlik kararı Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 10.12.2015 tarihli 2014/14070-2015/22150 Karar sayılı ilamı ile onanmıştır. Davada çözümlenmesi gereken asıl hukuki uyuşmazlık zilyetliğin tespiti isteğinden kaynaklanmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 20.01.2017 tarihli ve 2017/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ne var ki; 8....

                  UYAP Entegrasyonu