Taşınmaza irtifak hakkı tesisi sırasında boru hattı döşenen bölümün kuzeyinde yaklaşık 45 mt uzunluğunda, taşınmazın sağında ve solunda 50 cm'den başlayıp 16-17 mt'ye kadar çıkan şevler (yarma) oluştuğu ve çökmeler olduğu, taşınmazın eski hale getirilebilmesi için şevin yağan yağmurla kaymasını önleyebilmek amacıyla bu kısma istinat duvarı ve duvar kenarı boyunca drenaj kanalı yapılması ve beş yıllık ecrimisil bedelinin hesap edilerek hüküm altına alınmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.Ancak; Eski hale getirme masraflarının, yer bedelinden fazla olması halinde taşınmazın yer bedeline hükmedilip, bu kısımdaki tapu kaydının iptali ile davalı idare adına tesciline; yer bedelinin fazla olması halinde ise eski hale getirme bedeline hükmedilmesi gerekir....
Plastik ve Ambalaj San.Tic.Ltd.Şti.vek.Av.... ile davalı ... Gıda San.Tic.Paz.Ltd.Şti.vek.Av.... aralarındaki itirazın iptali davası hakkında Tunceli Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 17.05.2007 gün ve 25-127 sayılı hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Mahkeme hükmü davacı vekiline 14.06.2007 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi HUMK.nun 437. maddesinde öngörülen 8 günlük yasal süre geçtikten sonra 27.06.2007 tarihinde harçlandırılmıştır. Davacı vekili temyiz dilekçesinde eski hale getirme talebinde bulunmuş ve dilekçesine doktor raporu eklemiştir. HUMK.nun 170. maddesi uyarınca temyiz aşamasında ileri sürülen eski hale getirme talepleri Yargıtay’ca incelenir....
Davacı vekili 02/07/2020 tarihli dilekçesinde; mahkemece “eski hale getirme tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesi'' şeklinde karar vermesi gerekirken “eski hale getirme tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine” şeklinde hüküm kurması nedeniyle tavzih talep etmiştir. 4. Mahkemece 10.12.2021 tarihli ek karar ile tavzih talebinin kabulü ile; mahkemenin 2012/234 Esas 2013/223 Karar sayılı ilamının 2 numaralı hüküm fıkrasında yer alan ''139.631,10 eski hale getirme tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine'' ibaresinin çıkarılarak yerine ''139.631,10 eski hale getirme tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine'' ibaresinin eklenerek hükmün bu şekilde tavzihine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen 10.12.2021 tarihli ek kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
uygun olarak tebliği gerektiği ve vekaletname sunulan tarihten önce sanığa yapılan tebliğ işleminin de 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine aykırı olması nedeniyle geçersiz olduğunun anlaşılması karşısında; eski hale getirme isteminin kabulü ile yapılan tebliğ işleminin hukuken geçersiz ve sanık müdafiinin öğrenmekle hükmü süresinde temyiz ettiği belirlenerek yapılan incelemede; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 98/2 maddesine göre eski hale getirme talebinin temyiz yoluna başvuru hakkının düşmesi halinde Yargıtay'dan talep edilebileceğinden mahkemece eski hale getirme talebi hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir.Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda temyiz eden vekilinin eski hale getirme talebinin yerinde olduğu anlaşıldığından kararın süresinde temyiz edildiği kabul edilerek temyiz incelemesine geçildi. Mahkemece, Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak verilmiş olan karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 1.100,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 10.11.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Kamulaştırmasız el atma davalarında; el atmanın önlenmesi talebi yanında eski hale iade istemi bulunması durumunda, el atılan taşınmazların niteliği belirlenerek zemin değeri hesaplandıktan sonra bu değer eski hale getirme bedelinden veya kâl istenmesi halinde oluşacak zarardan az ise, zemin bedelinin davacıya ödenmesine ve el atılan bölümün tapusunun iptali ile niteliğine göre idare adına tescil veya terkinine karar verilmesi, zemin değerinin fazla çıkması halinde ise, davalı idarenin taşınmaza el atmasının önlenmesine ve hesaplanan eski hale getirme bedelinin de davalı idareden tahsiline karar verilmesi gerekir....
Bu durumda, 2. kez takipsiz bırakılan davanın işlemden kaldırılması gerekirken, basit yargılama usulüne tabi davalarda uygulanan HMK’nin 320/4 maddesinin eldeki davaya uygulanarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi dosyada bulunan sağlık raporu ile davacılar vekilinin mazereti sebebiyle duruşmaya katılamadığı da açıktır. Davacıların eski hale getirme talebine gelince; Bilindiği üzere, eski hale getirme müessesesi HMK’nin 95. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nin 95/2 maddesi “Süresinde yapılamayan işlemle ulaşılmak istenen aynı sonuca, eski hale getirme dışında, başka bir hukuki yoldan ulaşabiliyorsa, eski hale getirme talebinde bulunulamaz.” hükmüne amirdir. Eldeki davada, davacılar vekili hem davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararı, hem de eski hale getirme talebinin reddine ilişkin kararı temyiz etmiştir....
Gerçek zararın giderilmesi ilkesi çerçevesinde eski hale getirme bedeli ve kazanç kaybı istenilebilir. Ancak yine aynı ilke çerçevesinde taşınmazın sürüm değeri de göz önünde tutulmalıdır. Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre, eski hale getirme bedeli taşınmazın gerçek değerinin üzerinde ise eski hale getirme bedeline değil, gerçek değere hükmedilmesi gerekir. Şu halde; zarar gören taşınmaz alanının sürüm (rayiç) değeri de belirlenerek, açıklandığı şekilde karşılaştırmalı şekilde değerlendirme yapılarak sonucuna ve dosya kapsamına göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmemiş, bu durum kararın bozulmasını gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KAMULAŞTIRMASIZ ELATMA NEDENİYLE ESKİ HALE İADE- OLMAZSA TAZMİNAT Taraflar arasında görülen kamulaştırmasız elatma nedeniyle eski hale iade- olmazsa tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulü ile tazminat isteklerinin reddine ilişkin olarak verilen karar taraflar vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, eski hale getirme ve tazminat isteklerine ilişkindir....
Somut olayda; Karar başlığında Aile Mahkemesi yazılmış ise de maddi hata sonucu yazıldığı mahkemesinde her zaman düzeltilebileceği davacı vekilinin, 879 ada 21 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak elatmanın önlenmesi, eski hale getirilme tazminatı ve haksız fiilden kaynaklanan manevi tazminat davası açmış olmasına rağmen, sadece 21 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili olarak eski hale getirme tazminatı hakkında hüküm tesis edilmesi, elatmanın önlenmesi ve manevi tazminat talebi hakkında olumlu olumsuz herhangi bir karar verilmemesi 6100 sayılı HMK’nin az yukarıda açıklanan ilkelerine aykırı olup, hükmün bu yönüyle bozulması gerekmiştir....