Öte yandan yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre; bir taşınmaza kamulaştırmasız el atılması halinde, müdahalenin önlenmesi talebi yanında eski hale getirme talebi de varsa, taşınmazın kamulaştırmasız el konulan bölümünün bedeli ile eski hale getirme bedeli ayrı ayrı tespit ettirilerek, el konulan bölüm bedeli, eski hale getirme masraflarından fazla ise müdahalenin önlenmesi kararı ile birlikte taşınmazın eski hale getirilmesine karar verilmeli; şayet eski hale getirme masrafları zemin bedelinden fazla ise bu durumda el konulan zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve bu bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile davalı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerekir (bkz. Y. 5. HD'nin 2019/5189 E ve 2020/10982 K sayılı ilamı)....
Şöyle ki; Bir taşınmaza kamulaştırmasız el atılması halinde, müdahalenin önlenmesi talebi yanında eski hale getirme talebi de varsa, arazi niteliğindeki taşınmazın kamulaştırmasız el konulan bölümün gelir metoduna göre bulunacak bedeli ile taşınmazın eski hale getirme bedelleri ayrı ayrı tespit ettirilerek, el konulan bölüm bedeli, eski hale getirme masraflarından fazla ise müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme kararı verilmesi, şayet eski hale getirme masrafları zemin bedelinden fazla ise bu durumda el konulan zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve el konulan bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile davalı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, yukarıdaki hususları ihtiva etmeyen rapor esas alınmak suretiyle eksik inceleme ile hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın 26/08/2021 tarihli dilekçesi ile temyiz ve eski hale getirme isteminde bulunduğunun anlaşılması ve eski hale getirme isteği hakkındaki karar verme yetkisinin, 5271 sayılı CMK’nın 42/1. maddesi uyarınca Yargıtayın ilgili dairesine ait olması nedeniyle sanığın eski hale getirme talebinin reddine ilişkin Osmaniye 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/09/2021 tarihli ek kararı ile bu ek karara yönelik itirazı inceleyen Osmaniye 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/10/2021 tarihli ve 2021/523 D....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki meni müdahale ve tazminat istemine ilişkin davada Sungurlu Asliye Hukuk ve Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, meni müdahale, eski hale getirme ve tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince; davalının el attığı yerin eski hale getirme bedeli olan toplam 513,00TL değere göre davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi de; davanın meni müdahale ile birlikte tazminat istemide içerdiğini, dava tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın saptanan değeri ile birlikte tazminat miktarına göre, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki meni müdahale ve tazminat istemine ilişkin davada Sungurlu Asliye Hukuk ve Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, meni müdahale, eski hale getirme ve tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince; davalının el attığı yerin eski hale getirme bedeli olan toplam 513,00TL değere göre davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi de; davanın meni müdahale ile birlikte tazminat istemide içerdiğini, dava tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın saptanan değeri ile birlikte tazminat miktarına göre, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
- K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz nedeniyle uğranılan zararın tazmini ve haksız el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı tarafın el atmaya son vermesi nedeniyle müdahele yönünden konusuz kalan davada hüküm kurulmasına yer olmadığına, tazminat talebinin ise kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı şirket vekilince temyiz edilmiştir. Bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır. Arsa niteliğindeki taşınmazın emsal karşılaştırması yapılmak suretiyle m2 birim bedeli 116,00-TL'den zeminine 23.200,00-TL değer biçilmesi ve 36.400,00-TL eski hale getirme masrafı tespit edilmesi doğrudur. Mahkemece, tel örgü kaldırılarak el atmaya son verildiğinden, eski hale getirme masraflarına hükmedilmesi gerektiğinden bahsedilip, taleple bağlı kalınarak 23.200,00-TL zararın tahsiline karar verilmiştir....
yapılan yol inşasının durdurulduğunu, ancak taşınmazlarda yol yapıldığı ve harfiyat döküldüğünden müvekkilinin taşınmazı kullanamadığını, mağdur olduğunu, taşınmazın bu hali ile kullanılması mümkün olmadığını, tasarruf hakkının engellendiğini, herhangi bir kamulaştırma işlemi yapılmadan haksız ve hukuka aykırı olarak taşınmaza müdahele edildiğini, ancak daha sonra yol inşaatı durdurulduğu halde taşınmazın eski hale getirilmediğini, davacının taşınmazı kullanımının engellendiğini, izah edilen nedenlerle öncelikle bahse konu taşınmazların eski hale getirilmesini ve eski hale getirme masraflarının bilirkişiye hesaplattırılarak karşı tarafa yükletilmesini, eski hale getirme bedelinin zemin değerinin aşması halinde haksız ve kamulaştırmaksızın el atılan arsa için 6.000- TL, müvekkilinin uzun süredir taşınmazın üzerinde tasarrufta bulunması engellendiğinden geriye dönük 5 yıllık ecrimisil bedeli olarak 2.000,00 TL tazminat olmak üzere toplamda 8.000,00 TL tazminata el atma tarihinden itibaren...
Ancak; 5271 sayılı CMK’nın 5728 sayılı Yasa ile değişik 231/5 maddesi uyarınca mahkemece hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için; sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması, mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmek gerekmektedir. Anılan maddenin 6/c fıkrasında belirtilen zarar kavramından, YCGK'nın 03.02.2009 gün ve 2008/250-2009/13 sayılı kararında belirtildiği üzere, yalnızca basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların anlaşılması gerekmektedir. Anılan zarar, ölçülebilir, belirlenebilir(somut) maddi zarara ilişkin olup manevi nitelikte zararı kapsamamaktadır....
Bildirimdeki eksikliğin yol açtığı bir hak kaybı bulunmamakta ise, bu durum eski hale getirme nedeni oluşturmayacaktır.İncelenen dosyada; Mahkemenin 23.01.2015 tarihli ek kararı ile "sanığın adres değişikliğini mahkemeye bildirmediği ve yapılan tebliğ işleminin usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek sanığın talebinin reddine ve infazın devamına" karar verildiği, bu kararın sanığa dilekçesinde bildirdiği adresinde 10.02.2015 tarihinde tebliğ edildiği, sanığın CMUK’un 310/1. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süre geçtikten sonra 05.04.2021 tarihli dilekçe ile eski hale getirme ve temyiz hakkının iadesini talep ettiğinin anlaşılması karşısında, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi gereğince temyiz isteminin isteme uygun olarak REDDİNE, 29/12/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
tebligat tarihinde 18 yaşından küçük olduğu ve yapılan tebliğ işleminin usulüne uygun olmadığı anlaşılmış ise de, dosya kapsamından sanığın temyize konu hükmü infaz etmek üzere 21/08/2014 tarihinde cezaevine girdiği, sanığın 04/09/2014 tarihli dilekçesi ile mahsup talebinde bulunduğu, 06/01/2017 tarihli dilekçesi ile uzlaşma talebinde bulunduğu hususları bir arada nazara alındığında, sanığın 12/04/2019 tarihli ve devamında sunduğu dilekçeleri ile temyiz ve eski hale getirme isteminde bulunmuş ise de, en geç 04/09/2014 tarihi itibariyle öğrendiği kararı, 1412 sayılı CMUK'nın 310. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süreden sonra 12/04/2019 tarihinde temyiz eden sanığın temyiz isteminin ve yerinde görülmeyen eski hale getirme isteminin aynı Kanun'un 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, 09/02/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi....