Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

A.Ş şirketi aleyhine açılan banka teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti davası olduğu, mahkememiz işbu dosyası ile .... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... E sayılı dosyasında davaların 30/07/2015 tarihli aynı sözleşmeden kaynaklanması nedeniyle, mahkememiz dosyasının daha önce açılmış olan .... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... E sayılı dosyası ile birleştirilmesine, yargılamaya .... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... E sayılı dosyası üzerinden devam edilmesine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre; Mahkememiz işbu dosyasının .... Asliye Ticaret Mahkemesi ... E. sayılı dosyası ile birleştirilmesine, Yargılamaya .... Asliye Ticaret Mahkemesi ... E. sayılı dosyası üzerinden devam edilmesine, Harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin .... Asliye Ticaret Mahkemesi ......

    Diğer taraftan teminat mektupları üçüncü kişinin fiilini taahhüt mahiyetinde bulunduğundan ve zamanaşımı süresinde bankaya başvurulması halinde bankanın teminat mektubu bedelini tazmin etmesi sözkonusu olacağından teminat mektubunun iptali , zayi olduğunun tespiti veya hükümsüzlüğü davasının muhataba karşı açılması gerektiği, davacının teminat mektubundan dolayı sorumlu olmaması için, muhatabı tarafından iptali veya geri verilmesi, muhattabın teminat mektubundan dolayı bankayı ibra etmesi veya teminat mektubunun iptaliyle ilgili olarak kesinleşmiş mahkeme kararı sunması gerektiği, mektup muhatabının bulunmadığı bir davada teminat mektuplarının zayi olduğunun tespiti talebinin dinlenmesi mümkün görülmemiştir. Nitekim Yargıtay ... Hukuk Dairesi'nin 2016/... Es 2017/... K, sayılı kararında benzer bir davada bu hususlar vurgulanmıştır....

      Kurumuna borcunun bulunmadığı, iade edilmesi gereken teminat mektubunun iade edilmediği belirtilerek garanti veren davalı banka ile lehtar aleyhine bedelsiz kalan teminat mektubunun iptali istemiyle dava açılmış , davalı banka yönünden tefrik edilen işbu davada davalının taraf sıfatı bulunup bulunmadığı hususunda ihtilaf oluşmuştur. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi'nin 2019/1295 Esas, 2021/1111 K sayılı emsal kararında da belirtildiği üzere davacı, teminat mektubunun bedelsiz kaldığını, taraflar arasındaki eser sözleşmesi kapsamında yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve sözleşmenin sona erdiğini ileri sürmektedir. Davacı ile davalı banka arasında teminat mektubuna ilişkin garanti sözleşmesi dışında bir ilişki bulunmamaktadır. Bu tür bir davada banka ile diğer davalı arasında ihtiyari veya zorunlu dava arkadaşlığı bulunmamaktadır....

        -TL tutarlı teminat mektubu verildiğini, sözleşmenin 07.01.2011-08.05.2011 tarihleri arasında geçerli olduğunu, davacının sözleşmeden kaynaklanan tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, ihtarlara rağmen davalının teminat mektubunu iade etmediğini, bankaya 770.-TL komisyon ödemek zorunda kaldıklarını ileri sürerek, teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespitini, davacıya iadesini, 770.-TL'nin tahsilini talep ve dava etmiş, sonradan tazminat talebine yönelik olarak feragat beyanında bulunmuştur....

          Davalı vekili cevabında, davacıya verilen teminat mektubunun 16.11.2012 tarihinde müvekkili bankaya iade edildiğini ve mektubun risk çıkışının yapıldığını, ihale makamı olan ... Elektrik Dağıtım AŞ.'nin müvekkili bankaya hitaben yazdığı 19.11.2012 tarihli yazı ile 13.11.2012 tarihli ve 60.000 TL bedelli teminat mektubunun davacıya sehven iade edildiğini ve teminat mektubunun aslının kuruma iadesini talep ettiğini, anılan teminat mektubunun risk çıkışı yapılmış olduğundan aynı içerik ve bedelle yeni bir teminat mektubu düzenlenip kuruma verildiğini, Akdeniz Elektrik Dağıtım AŞ.'...

            Şti. arasında eser sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşme kapsamında davalı banka tarafından düzenlenen teminat mektubunun yüklenici firma tarafından davacıya verildiği, davacının teminat mektubunun tazmin edilmesi talebinde bulunduğu, davalı bankanın tazmin talebini yerine getirmediği hususlarında herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, davacının yüklenici firma tarafından verilen teminat mektubunun nakde çevrilmesini talep edip edemeyeceği, tazmin talebinin davalı tarafından yerine getirilmesi gerekip gerekmediği hususundan kaynaklanmaktadır. Davacı vekilinin istinaf itirazları değerlendirildiğinde, dava konusu teminat mektubunun yüklenici firma tarafından yapılan talep üzerine davalı yanca süreleri değişik tarihlerde uzatılmış olup, son süre uzatımı ile teminat mektubunun vadesi 31/12/2016 tarihine uzatılmıştır. Davacı tarafından teminat mektubunun vadesi dolmadan 28/12/2016 tarihinde davacı Rektörlüğün ......

              Mahkemece, davalı tarafça birinci tazmin talebinin red gerekçesi olarak teminat mektubunun .... ve .... yükümlülüklerini birlikte yerine getirmemesi halinde ilk yazılı tazmin talebinde tazmin olunacağı şeklinde bir düzenlemenin bulunduğu, oysa davacı tarafça yapılan tazmin talebinde isim yazmaksızın alıcıların 19.03.2004 tarihli hisse alım satım sözleşmesi ve 11.12.2006 tarihinde ve eki nezdinde .... şirketine ilişkin yatırım yükümlülüklerini yerine getirmemiş olmaları nedeni ile söz konusu banka teminat mektubu ifası için düzenlendiğinin belirtildiği ve bunun uluslararası yeknesak kurallara aykırı olduğu ileri sürülmüş ise de davacı tarafça yapılan tazmin talebinde, davalı bankanın teminat mektubuna ilişkin referans numarası lehtarları olan ..., ..., ... ve ..... gösterilmiş olup, davalı banka tarafından davaya konu edilen teminat mektubu dışında anılan bu şahıslar lehine verilmiş başkaca herhangi bir teminat mektubunun da bulunmadığı, yine tazmini istenen teminat mektubu tarihi, referans...

                Aş. ile ticari ilişkisi uzun yıllar önce sona erdiğini, teminat mektubunun hiç kullanılmadığını, anılan şirketle yapılan görüşmelerde teminat mektubunun davalıya bankaya iade edildiğini, ancak hesap hareketlerinde banka tarafından teminat mektubunun davacıya iade edilmediği görülmekte olup teminat mektubunun zaman aşımına da uğradığını, taraflarca arabulucuğa başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla; 27.01.2003 tarih, 406 ... numaralı banka teminat mektubunun iadesine, kayıp olması halinde hükümsüzlüğüne, teminat mektubuna konu yatırım fonunun bugünkü değeri ile taraflarına iadesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

                  Banka ait 06.06.1997 tarihli 146.250 Euro bedelli ve 72.750 Euro bedelli banka teminat mektubu teslim ettiğini, davacının sözleşme kapsamında üzerine düşen yükümlülüklerini eksiksiz bir şekilde yerine getirdiklerini, 11.12.1999 tarihinde geçici kabul 28.12.2001 tarihinde de kesin kabul işlemlerinin yapıldığını, buna rağmen davalının davacıya teminat mektubu iadelerini gerçekleştirmediğini, kesin kabul işleminin üzerinden 17 yıl geçtikten sonra 12.11.2018 tarihli ... yazısıyla davacının alt yüklenicisi ... LTd.Şti'nin ...'na 308.887,69 TL tutarında projeye ilişkin borcunun ödenmediğini ve bu sebeple 72.750 Euro tutarındaki banka teminat mektubunu nakde çevrildiğini davacıya bildirdiğini, buna ilaveten 146.250 Euro tutarındaki banka teminat mektubunun iadesi talebinin 23.05.2019 tarihli yazı ile reddedildiğini, davacı tarafından davalıya .......

                    tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalı banka tarafından müvekkili şirkete verilen kati banka teminat mektubunun ödenmesi için davalı aleyhine başlatılan icra takibinde yetkiye ve borca itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptalini ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu