Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların babası ...’nin babası ... ve Zeynep’ten 1325 (1909) Tercan ... doğumlu ...’nin gaipliğine karar verildiğini, ...’nin oğlu ...’nin de ölümü ile geriye mirasçı olarak eşi Zarife’den olma çocukları, Mahmut, Salih, ..., Zeynep, Necla, Songül, Filiz ve ... ile önceki eşi Zeynep’ten olma kızı Fatma’yı bıraktığını, ...’nin oğlu ...’in ölümü ile eşi Fatma ve çocukları Çiğdem ve Funda’nın kaldığını, davacıların babası ve murisleri ...’nin babası ... ve annesi Fatma olarak nüfusa kayıt edilmesine rağmen, unutularak ya da sehven babası hanesine taşınmadığını, davacılara murisleri ...'nin amcası ...'...

    in babası olduğunun tespiti, nafaka ve manevi tazminata hükmedilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, Türk Medeni Kanununun 301. ve devamı maddeleri uyarınca anne tarafından açılan babalığın tespitine ilişkin olup davanın kamu düzenini ilgilendirmesi bakımından kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın soybağının doğru olarak tespiti zorunludur. Somut olayda, ... Üniversitesi Tıp Fakültesinin 22.01.2014 tarih 10811 sayılı raporuna dayanılarak babalığın tespitine karar verilmiş ise de, rapor heyet raporu olmayıp iki hekim tarafından düzenlenmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı, miras bırakanı babası ....'in, maliki olduğu taşınmazları kadastro tespiti sırasında davalı adına tespit ve tescil ettirdiğini, işlemin saklı payını ihlal kastı ile yapıldığını ileri sürüp saklı payı oranında taşınmazların aynen, mümkün olmadığı takdirde bedelinin faiziyle birlekte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Yargıtay 16....

        Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Somut uyuşmazlıkta, dava konusu taşınmazın kadastro tespit tutanağının edinme sebebi bölümünde "taşınmazın ... oğlu ...'ın ceddinden intikalen gelme malı olup yirmi yılı aşkın zamandan beri zilyet ve tasarrufunda olduğu" belirtilerek 1944 doğum tarihi ile ... oğlu ... adına 22.07.2011 tarihinde kadastro tespitinin yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacının babası ... oğlu ... Işıldak'ın nüfus kaydının incelenmesinden, kadastro tespiti esnasında sağ olduğu, 04.09.2011 tarihinde öldüğü, 1944 doğumlu olduğu görülmüştür. Bu durumda söz konusu taşınmazın davacının babası olan ... oğlu ......

          Asliye Hukuk Mahkemesince; 2020/376 Esas sayılı dosyanın ön inceleme tensip zaptının (13) nolu bendi ile gerçek babanın Yüksel Kanter olduğunun tespitine ve buna uygun olarak nüfus kaydının değiştirilmesine yönelik davanın nüfus kaydının düzeltilmesi davasından tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesine, (14) nolu bendi ile de davacının gerçek annesinin T2 olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davasının işbu esas üzerinden devamına karar verilmiş, (13) nolu bent ile tefrik edilen dava aynı mahkemenin 2020/380 Esasına kaydedildikten sonra 16/07/2020 tarih, 2020/541 sayılı dosya üzerinden verilen karar ile; davacının babası Yüksel Kanter'in babası T5'un hanesine tescili isteminin TMK'nun 301 ve devamı maddelerinde düzenlenen babalığın tespitine ilişkin olup, bu davaya bakma görevinin Aile Mahkemesi olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, karar kesinleştikten sonra dosya Manisa 2....

          nın kullanımında olduğunun ve samanlık ile ahırın sadece davacının kullanımında olduğunun tespiti ile askı ilan cetvelindeki beyanlar hanesine yazılmasına karar verilmesi istemiyle dava açmıştır. Birleşen dosya davacıları vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın 12.02.1964 tarihli ekli tapu kaydından görüleceği üzere tarafların kök murisi ...' ya ait iken ölümü üzerine çocukları ..., ... ve ... tarafından ortaklaşa olarak kullanılmaya başlandığını, iş bu taşınmazın kadastro tespiti yapılana dek her üç varis tarafından ortak olarak ve kök muris adına malik sıfatı ile kullanılageldiğini, kök murisin davacıların 06.11.2017 tarihinde vefat eden murisleri ... ile davalı ...'nın babası, diğer davalı ...'...

            in evli olmadığı, bu nedenle baba yönünden kaydın düzeltilmesi isteminin babalığın tespiti davası olduğu ve bu davanın ise aile mahkemesinin görevinde kaldığından babalığın tespiti davası tefrik edilmiştir. ... ve ... üzerindeki kaydın iptali ile annenin ... olduğuna dair istemle ilgili dava mahkemenin 2014/31 esasında bakılarak kabulüne karar verilmiş, 08.06.2015 tarihinde kesinleşmiştir. Babalığın tespiti davası ise ayrı esasa kaydedilerek aile mahkemesi sıfatıyla davaya devam edilmesine karar verilmiş, yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava, babalığın tespitine ilişkindir. Dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere göre; davacı 07/05/1984 tarihli doğum tutanağına göre 07/05/1980 doğumlu olarak kayıt annesi ..., kayıt babası ... hanesine baba ... ...'in bildirimi üzerine tescil edilmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/31 Esas ve 2015/9 Karar sayılı ilamı ile davanın kabulü ile ...'...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, galleye müstahak vakıf evladı olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduğunun tespitine karar verilebilmesi için talepte bulunanın öncelikle vakfeden ile arasındaki soybağının ispatlanması sonra da vakfiyede öngörülen şartların gerçekleşmesi gerekir. Mahkemece, dava konusu vakfa ait bir vakfiye olmadığı ve bugüne kadar vakıftan galle alan evlat listesi düzenlenmediği gerekçesi ile davanın reddinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusa Kayıtlı Olmayan Kişinin Yaşadığının Tespiti Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine, karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı ... dava dilekçesinde, mirasçılık belgesi istemli davada verilen yetkiye istinaden nüfusa kayıtlı olmayan ...'in yaşadığı ve babası olduğunun tespitini istemiş, mahkemece yapılan yargılama sonucu davanın ispat edilemediği gerekçesi ile reddine karar verilmiştir. 04.06.1958 ve 15/6 Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı gereğince, maddi olayları açıklamak taraflara ve ileri sürülen olayları hukuken nitelemek ve uygulanacak kanun hükümlerini tesbit etmek ve uygulamak görevi hakime aittir....

                  KARAR Dava dilekçesinde; davacının babası ...'in 01.07.1921 olan doğum tarihinin 14.02.1921 olarak düzeltilmesi istenmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamında davacının babası ...'in doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Somut olay dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler doğrultusunda değerlendirildiğinde; davacının babası ... ve ... oğlu ... 'in ... doğumlu olduğu, ... getirtilen doğum tutanağına göre, ...'in doğum tarihinin 14.02.1921 olduğu anlaşılmaktadır. ... Türkiye'de Türk vatandaşlığına alınmasıyla 07.08.2006 tarihinde Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'nün oluru ile doğum tarihi tamamlama işlemi yapıldığı anlaşılmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu