Asliye Hukuk Mahkemesi; Davanın babalık davası olup Aile Mahkemesi görevli olduğundan görevsizlik kararı vermiştir. Dörtyol Aile Mahkemesi; Davanın babalık davası yönünden Aile Mahkemesinde görülmesi gerektiği, ancak manevi tazminat davası yönünden Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile tazminat davasını tefrik ederek karşı görevsizlik verdiği, dosyanın görev uyuşmazlığı nedeniyle Dairemize gönderildiği görülmüştür. Dairemizce yapılan değerlendirme sonucu; Dava TMK'nun 304. maddesine dayalı tazminat isteğine ilişkindir. Davacı kadın davalı ile evlilik dışı ilişkileri nedeniyle hamile kaldığını, bu sebeple çocuğun doğum giderleri, doğumdan önceki ve sonraki giderleri olmak üzeri tazminat talep etmiştir. Çocuk ile baba arasındaki soybağı, ana ile evlilik, tanıma ya da hakim hükmüyle kurulabilmektedir (TMK m. 282/2)....
Aile Mahkemesi ise, küçüğün gerçek babası olduğu iddia edilen Hasbi yönünden açılan davanın babalık davası olduğundan bahisle bu davanın tefrikine karar vererek nüfus kaydında düzeltim istemine ilişkin dava yönünden asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş; Yargıtay 17. Hukuk Dairesince .... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiş; ancak .... Aile Mahkemesince elinde tutulan babalık davası yönünden Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 16/12/2014 tarih ve 2014/22124-18749 E.K. sayılı ilamında da davanın nüfus kaydının düzeltilmesi davası olduğu, soybağı kurulması ile ilgisi bulunmadığının açıklanmış olduğu anlaşıldığından dava asliye hukuk mahkemesinin görevi kapsamında bir bütün olarak nüfus kayıt düzeltimine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olaya; davaname ile, nüfus kaydında davalı ... ve ...'ın çocuğu olarak görünen davalı ...'ın, gerçekte davalıla.....ve ...'...
(TMK mad. 285).Babalık davası açma hakkı anaya ve çocuğa tanınmış (TMK mad. 301/1) olup, baba olduğunu iddia eden kişinin "babalık davası" açma hakkı bulunmamaktadır. O, ancak Türk Medeni Kanunu'nun 291. maddesinde sayılan hallerde "soybağının reddi" davası açabilir. Babalığın hükmen tespiti davasını ise, TMK'nin 301. maddesi gereği baba olduğu iddia edilen aleyhine açılacak dava ile ana ile çocuk isteyebilirler. Dolayısı ile davacının babalığın hükmen tespiti davası yönünden de aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. Açıklamalar doğrultusunda somut olay değerlendirildiğinde, açılan davada biyolojik baba olduğunu iddia eden davacı Muharrem'in aktif husumet ehliyetinin bulunmadığından davanın aktif husumet ehliyetinin yokluğu nedeniyle reddine..." karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki tanıma beyanının tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 74 üncü maddesi gereğince açıkça yetki verilmemiş ise vekil, kişiye sıkı sıkıya bağlı haklarla ilgili davaları açamaz ve takip edemez. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 301 inci maddesine göre, evlilik haricinde doğan çocukla baba arasındaki soybağı hakim hükmüyle kurulabilir. Bunu sağlayan davalar ise babalık davası ve tanıma beyanının tespiti davalarıdır....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki tanıma beyanının tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 74 üncü maddesi gereğince açıkça yetki verilmemiş ise vekil, kişiye sıkı sıkıya bağlı haklarla ilgili davaları açamaz ve takip edemez. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 301 inci maddesine göre, evlilik haricinde doğan çocukla baba arasındaki soybağı hakim hükmüyle kurulabilir. Bunu sağlayan davalar ise babalık davası ve tanıma beyanının tespiti davalarıdır....
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili kararı özetle, davanın babalık davası değil, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davası olduğu, davacının henüz biyolojik baba sıfatına sahip olmadığı, mahkemece kayden baba tarafından açılan soybağının reddi davasının bekletici mesele yapılması gerektiği, gerekçeleriyle kararın kaldırılması talepli olarak istinaf etmiştir. Davalılar, istinafa cevap vermemiştir. GEREKÇE: Davacının talebi, çocuğun biyolojik babasının davacı olduğunun tespiti ile çocuğun nüfus kaydının düzeltilerek davacının nüfusuna kaydının sağlanmasına ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
Babalık davasına ilişkin düzenlemeler, 4721 sayılı Kanun'un hısımlığı düzenleyen ikinci kısmının, soybağının kurulmasına ilişkin birinci bölümünün üçüncü ayrımında yer almakta olup, 301 ilâ 304 üncü maddeleri arasında hüküm altına alınmıştır. 4. Türk Medeni Kanunu'nun 301 inci maddesinde babalık davasını açabilecek kişilerin anne ve çocuk olduğu belirtilmiştir. Burada anne ve çocuğun, babalık davası açma hakları birbirinden bağımsızdır, dolayısıyla babalık davasını birlikte açabilecekleri gibi ayrı ayrı da açabilirler. Dava hakları birbirlerinden bağımsız olduğu için, birinin kaybettiği dava diğerini etkilemez ve biri için kesinleşen mahkeme kararı diğeri için kesin hüküm teşkil etmez. Aynı şekilde birinin feragati veya sulh olması da diğerini etkilemez. Babalık davası açma hakkı, kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak olup davayı açmadan önce dava hakkından feragat etmek mümkün değildir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 06/05/2019 NUMARASI : 2019/68 2019/301 DAVA KONUSU : Babalık (Tanıma Beyanının Tespiti) KARAR : Taraflar arasındaki babalık davasında Mersin 6.Asliye Hukuk Mahkemesi ile Mersin 5.Aile Mahkemesi arasında oluşan görev uyuşmazlığının merci tayini yolu ile giderilmesi Mersin 5. Aile Mahkemesi tarafından talep edilmekle dosya kapsamı incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı dava dilekçesinde özetle; şu anda evli olduğu Suriye uyruklu eşi T2 müşterek çocukları olan Abdurrahman'ın annesi davalı yan Munia adına kayıtlı olduğunu ancak kendi üzerine kayıtlı olmadığını belirterek nüfus kayıtlarında müşterek çocuğun kendi üzerinde olduğunun tanınmasını talep ve dava etmiştir....
TMK 285.maddesi babalık karinesini düzenlemiş olup, babalık karinesinin çürütülmesi, soy bağının reddi davası ile mümkündür. Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davalarının konusudur. Yukarıda belirtildiği üzere soy bağının reddi davası babalık karinesi kapsamında yer alan dolayısıyla babalık karinesinden faydalanan çocukların soy bağının ortadan kaldırılmasını ifade eden bir davadır. Babalık karinesinden faydalanma söz konusu olmaksızın nüfus kütüğüne kaydedilen çocukla koca arasında soy bağının kurulması söz konusu olmadığı için böyle bir durumda çocukla koca arasında soy bağının bulunmadığını tespite yönelik açılacak dava soy bağının reddi davası değil, yanlış kaydın düzeltilmesi davasıdır....
Çocuğun herhangi bir yolla bir başka erkek ile soybağı kurulmuş ise bu soybağı ortadan kaldırılmadıkça babalık davası açılamaz. TMK 301. maddesine göre çocuk ile baba arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuk, babaya; baba ölmüşse mirasçılarına karşı açacakları babalık davası ile isteyebilirler. Babalık davası, çocuğun doğumundan önce veya sonra açılabilecek, ananın dava hakkı, doğumdan başlayarak bir yıl geçmekle, çocuk ile başka bir erkek arasında soybağı ilişkisi varsa, bir yıllık süre bu ilişkinin ortadan kalktığı tarihte işlemeye başlayacaktır. Bir yıllık süre geçtikten sonra gecikmeyi haklı kılan sebepler varsa, sebebin ortadan kalkmasından başlayarak bir ay içinde dava açılabilecektir....