Bu durumda mesken niteliğindeki dava konusu bağımsız bölüm, yönetim planına göre, tüm kat maliklerinin oybirliğiyle verecekleri bir karar bulunmadıkça büro niteliğinde de olsa mesken dışındaki bir amaçla kullanılamayacağı gözetilerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de, hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu bağımsız bölümün içindeki eşyalar değerlendirilmek sureti ile bağımsız bölümün niteliğinin belirlendiği her ne kadar dinlenilen tanık beyanlarından davalıya ait bağımsız bölüme gelen misafirlerin çok ve rahatsız edici oldukları belirtilmiş ise de davalının maliki olduğu bağımsız bölümü işyeri-ofis olarak kullandığı başkaca deliller ile ispat edilerek bağımsız bölümün tapu kaydındaki niteliğinin davalı tarafça değiştirildiği netleşterilmelidir....
Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. Somut olayda; 5 nolu bağımsız bölüm 1994 yılında kurulan kat irtifakı ile davacı adına kaydedilmiş, davacı ile dava dışı müteahhit arasında 24.01.1995 tarihinde akdedilen kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre, dava konusu 5 nolu bağımsız bölümün üzerinde bulunduğu 16776 ada 1 parseldeki gayrimenkullerin mülkiyetinin arsa sahibine kalacağı hususunda anlaşma sağlanmış; yine davacı ile dava dışı müteahhit arasında görülen Konya 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/632 Esas ve 2018/493 Karar sayılı dosyasında dava dışı müteahhit tarafından; eldeki davada dava konusu 5 nolu bağımsız bölümün de içerisinde bulunduğu toplam 9 adet bağımsız bölümün davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile kendi adına tescili istemli açılan dava reddedilmiş, red kararı deracattan geçerek kesinleşmiştir....
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; "...Tüm dosya kapsamının ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davaya konu uyuşmazlık davacıya ait marka ve logonun davalı tarafından kullanılmasının ve haksız rekabetin önlenmesi talebine ilişkin olduğu, yerleşik Yargıtay ve BAM kararlarına göre Fikir ve Sanat Eserleri ile marka ürünleri üzerindeki mali ve manevi hakları korumaya yönelik davalara bakmakla görevli mahkemenin İstanbul Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi olduğundan, Mahkememizin görevsizliğine, davanın görev nedeniyle reddine" karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; -İşbu davanın Türk Ticaret Kanunu'nun 52.maddesi uyarınca ikame edilmiş olup görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, -... marka ve logolarının müvekkili ... Anonim şirketine ait olduğunu, Türk Patent Enstitüsünün 28.05.2007 tarih ve Marka No:......
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine, Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 24.maddesi gereğince mesken nitelikli bağımsız bölümün işyeri olarak kullanılmasının tüm kat maliklerinin oybirliği ile verecekleri karara bağlı olmasına göre meskenlerin iş yeri olarak kullanılmasının önlenmesine ve meskenlerle iş yerleri arasındaki ara duvarların eski hale getirilmesine ilişkin hükme yönelik sair temyiz itirazları yerinde değildir....
Şti.ne veya 3. kişilere devredilme olasılıkları bulunduğunu, dava konu taşınmazların bulunduğu C Blok'un yapı kullanım ruhsatının alındığını, bu bağımsız bölümün hukuken davalı şirkete ait olduğunu, dava konusu taşınmazların, davalı şirkete veya 3. kişilere devrinin önlenmesi için dava sonuna kadar 6100 Sayılı HMK’nun 392/1. maddesine istinaden teminatsız olarak ihtiyat-i tedbir konulmasını veya "davalıdır" şerhi konulmasına karar verilmesi gerektiğini, yerel mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddedilmesinin hatalı olduğunu, dava konusu bağımsız bölümlerin davalı şirketin talebi üzerine kendilerine veya uygun gördükleri üçüncü kişilere devredileceği, bu durumun davalı şirket tarafından kötüye kullanılarak müvekkilinin telafisi mümkün olmayacak bir zarara uğratacağını, yaklaşık ispat koşulunun sağlandığını, müvekkilinin dava konusu ürünleri davalı şirkete teslim ettiğini ve buna ilişkin teslim belgelerinin dosyaya sunulduğunu, davalı tarafın, bu belgelerdeki imzaların daha sonradan...
A.Ş. tarafından şirketin muhasebe bürosu olarak kullanılmakta olduğu, dava konusu taşınmazı tapu kaydında mesken olarak kayıtlı olduğu, tapuda mesken olarak kayıtlı bağımsız bölümlerin tüm kat maliklerinin rızası olmadıkça ticarethane veya işyeri olarak kullanılmasının KMK'na aykırı olduğu, anonim şirketlerin ticari faaliyet göstermeleri nedeniyle KMK'nın 24. maddesinde sayılan yasak işlerden olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla davanın kabulüne karar verilerek taşınmazın tapuda kayıtlı olduğu şekilde mesken haline dönüştürülmesine,bu iş için davalılara taktiren 30 gün süre verilmesine, bu süre içinde taşınmazın meskene dönüştürülmemesi halinde davalı kiracı şirketin bu bağımsız bölümden tahliyesine karar verilmiş hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir....
Şti. vekili temyiz dilekçesinde özetle; aynı uyuşmazlık hususunda verilen mahkeme kararı olduğunu, bağımsız bölümün mesken olarak kullanılmasının mümkün olmadığını, iş yeri açma ruhsatının değerlendirilmediğini, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. 2. Birleştirilen davada davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, yetki almadan dava açıldığını, bağımsız bölümün mesken olarak kullanılmasının mümkün olmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme Uyuşmazlık, mesken nitelikli bağımsız bölümün iş yeri olarak kullanılmasının önlenmesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2. 634 sayılı Kanun'un 19, 24 ve 33 üncü maddeleri. 3. Değerlendirme 1....
Genel Müdürlüğü ve Genel Müdürlüğüne bağlı Bölge Müdürlüklerinde taahhüt altına girmiş olduğu işlerde kullanılmak üzere müvekkili tarafından vekâletname verildiğini, davalı yanın bu vekaletnameyi kullanarak işler aldığını ve devam ettirdiğini, ancak müvekkilinin davalı şirket ortakları ile yaşadığı iletişimsizlik ve güven problemleri nedeniyle vermiş olduğu bu vekâletnamedeki hak ve yetkileri 05/09/2017 tarihinde Ankara 25. Noterliğinden çekmiş olduğu .... yevmiye numaralı azilname ile azlettiğini, azilnameye rağmen şirketteki diğer ortakların, davacıdan almış oldukları geçersiz vekaletnameyi kullanmaya devam ettiklerini ve ayrıca azledilmiş vekaletnameyi ......
için HMK m.389 vd.uyarınca, taraflarınca iptali talep edilen ... nolu "..." markasının sicil kaydına hüküm kesinleşinceye kadar ihtiyati tedbir konulmasına ve müvekkiline karşı herhangi bir hak öne sürmesinin ve konu tescilin müvekkili aleyhine kullanılmasının hüküm kesinleşinceye kadar önlenmesine ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....
Konut Yapı Kooperatifi ile sözleşme yaptığını, sözleşmeye göre .... numaralı imar odası üzerinde alt yapı tesislerinin yapıldığını, davalıların bir kısım ödemeler yaptığını ancak bakiye 15.41647 Euro'yu ödemediğini, ileri sürerek bu paranın ya da karşılığı olan 277.582,00 TL 'nin faizle birlikte davalılardan tahsili ile dava konusu üyeliğin devrinin önlenmesi ve davalı üzerine kooperatif tarafından tapu düzenlenmemesi, davalı adına tapu düzenlenmesi halinde tapu devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini; alacak miktarı kadar davalılar üzerine olan araç ve taşınmaz kayıtları ile banka hesaplarına ihtiyati haciz konulmasını talep ve dava etmiştir....