WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itiraz eden davalı vekili; müvekkilinin davacı şirketten hizmet almakta olup, tüketici konumunda olduğunu, Tüketici Mahkemelerinin yetkili olduğunu, HMK 6.maddesi uyarınca Küçükçekmece Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davacının sunduğu belgelerin hiçbirinde müvekkili adına bir stopaj ödemesinde bulunulduğuna dair kayıt olmadığını, yapılan toplu ödemelerin müvekkili ile ilişkilendirilemeyeceğini, ihtiyati hacze itirazın reddine ilişkin kararın ve ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Talep, taraflar arasındaki sözleşme gereği davalının işlemleri sonucu oluşan stopaj vergi borcunun ödenmediği iddiasıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasında verilen ihtiyati haciz kararına itiraza ilişkindir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK'nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı... ihtiyati haciz talebinde bulunabilir....

    Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/49 D.İş sayılı ihtiyati haciz kararına dayalı olarak genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, alacaklının ihtiyati haciz talebinin %15 teminat karşılığında kabulü ile borçlunun menkul ve gayri menkul malları ile 3. şahıslardaki hak ve alacaklarının 200.000 TL alacağa kadar yetecek kısmının ihtiyaten haczine karar verildiği, alacaklının talebi üzerine davacı hakkında takip başlatıldığı dosyadan ihtiyati hacizlerin tatbik edildiği, ihtiyati haciz kararında belirtilen miktar kadar nakit teminat bedelinin şikayetçi tarafından 08/07/2021 tarihinde icra dosyasına yatırıldığı, İİK'nun 266. maddesi uyarınca ihtiyati hacizlerin kaldırılması için ihtiyati haciz kararında belirtilen miktar kadar teminat alınması yeterli olup dosya borcunun tamamının depo edilmesinin gerekmediği, mahkemece açıklanan nedenle şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin usul ve yasaya uygun bulunmadığı anlaşıldığından davacı borçlu vekilinin...

    Mahallesi 1580 ada 1 nolu parselde kayıtlı taşınmaz dışında kalan hacizlerin fekkine karar verildiğini, taraflarına ilgili karar ve dava dilekçesinin tebliğ edilmediğini, mahkeme kararının icra takip dosyası üzerinden öğrenildiğini, icra müdürlüğüne verdikleri 06/01/2020 tarihli talep dilekçesi ile dosya borcunun tahsil edilmesi amacıyla bankalara birinci haciz ihbarnamesinin gönderildiğini, fakat borçlu vekilince verilen 10/01/2020 tarihli haciz kaldırma talebinin ardından müdürlükçe 13/01/2020 tarihli tensip zaptı ile haciz ihbarnamesi gönderilmesinin aşkın haciz olacağı gerekçesiyle tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verildiğini, taraflarınca 22/01/2020 tarihli talep dilekçesi ile hacizde tertip ilkesine dayanılarak borçlunun taşınmazındaki haczin fekkine ardından taşınırlarına haciz konulmasının talep edildiğini, bu durumun müdürlükçe kurulan 23/01/2020 tarihli tensiple reddedildiğini, akabinde taraflarınca mahcuz taşınmazın satışı için Darıca Belediye Başkanlığı'na müzekkere yazılarak...

    Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, alacaklının taşkın haciz yaparak müvekkilinin tüm mesleki faaliyetlerini ve ailevi hayatını alt üst ettiğini, müvekkilinin bu hususu öğrendiğinde derhal icra dosyasına bildirmiş olup taraflarınca ileri sürülen bu hususa rağmen haciz işleminin terkinine gidilmediğini, müvekkilinin çiftçilikle uğraşmakta olup mesleki faaliyetini icra ettiği ticari vasfa ait araçlarına hukuka aykırı olarak aşkın haciz işleminin tesis edildiğini, alacaklı tarafından hukuka aykırı haciz işleminin sadece taşınır araçlarla sınırlı kalmamış olup mesleki faaliyetini sürdürüğü tarla arsa vasıflı bütün taşınmazlarına haciz işlemi tesis edildiğini, bu nedenle mahkeme kararının kaldırılmasına, mesleki faaliyetlerine ilişkin kullandığı malların üzerindeki haczin kaldırılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlular takip dayanağı ilamı istinaf etmiş ise de, tehiri icra süreci içerisinde yaşanan gecikme nedeniyle alacaklının borçluların malvarlığına haciz koydurduğu, ancak borçluların icra müdürlüğünce 01.06.2022 tarihinde hesaplanan 3.144.912,90 TL borcu karşılar 3.230.000,00TL tutarlı kesin ve süresiz teminat mektubunu sunduğu, teminat mektubunun icra hakimliğince kabul edildiği ve mehil vesikası düzenlenerek tehiri icra kararı verildiği, böylelikle borçlu tarafından yatırılan teminat, yatırıldığı tarih itibari ile icra takip dosyası alacağını tüm fer’ileri ile birlikte karşıladığından, mevcut hacizlerin aşkın hale geldiği kuşkusuz olduğu gibi, hacizlerin devam etmesi İİK'nın 85/son maddesiyle de bağdaşmadığı, bu durumda ilgilinin talebi üzerine hacizlerin icra mahkemesince kaldırılması gerekmekte ve icra müdürlüğünce doğrudan hacizlerin kaldırılması doğru değil ise de, sonucu itibarıyla aşkın hale...

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/486 Esas sayılı konkardato davasında T3 hakkında 26/09/2019 tarihinden itibaren geçerli üç aylık geçici mühlet kararı verildiği, borçlu T3 bu geçici mühlet süresi içerisinde takip başlatıldığından, şikayetin kısmen kabulü ile davacı T3 yönünden takibin iptaline, diğer davacı borçlular yönünden takibin devamına, takibin devamına karar verilen borçlular yönünden yapılan borca ve faize itirazlarının reddine, aşkın haciz şikayetinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı T5 vekili tarafından, konkordato dosyası nedeniyle müvekkili yönünden de takibin iptaline karar verilmesi gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....

      Davalı T5 cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığını, hacze gelinmediğini, başka dosyadan başka tarihte çıkılan haciz tutanağının aciz belgesi olarak değerlendirilemeyeceğini, icra dosyasının 2015 yılında açıldığını, söz konusu tasarrufların 2014 yılında yapıldığını, tasarruf ve takip tarihleri arası 1 yılı aşkın zaman geçtiğini, 2016/1685 Esas sayılı dosyanın istinaftan dönmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      Asliye Ticaret Mahkemesinden, sözleşme, sevk irsaliyeleri ve mutabakat metnine dayalı olarak 80.861,05 TL tutarında ihtiyati haciz talep ettiğini, anılan mahkemece talebin kabulü ile ihtiyati haciz kararı verilmesi üzerine dava dışı şirketin müvekkilinin iş makinalarının trafik kayıtlarına haciz koydurup, davacı şirket aleyhine banka ve resmi kurumlara yazılar yazdırıp, aşkın hacizler yaptığını, müvekkilinin borcu olmadığı halde haciz tehdidi altında 80.861,05 TL'yi kısa sürede nakit olarak temin etmek zorunda kaldığını, talep dayanağı sözleşmedeki imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, ortada fatura bulunmadığını, sunulan irsaliyeler ve mutabakat metninin düzmece olduğunu, metinde adı geçen...'...

        Zira aşkın (munzam) zarar sorumluluğu, temerrüt faizinden sorumluluktan farklı olarak kusur sorumluluğuna dayanmakta olup burada aranan kusur, borçlunun temerrüde düşmekteki kusurudur. Ancak aşkın (munzam) zarar iddiasının ileri sürüldüğü durumlarda sorumluluk için, diğer koşulların varlığı durumunda borçlunun temerrüde düşmedeki kusurunun varlığı asıldır. Başka bir anlatımla temerrüt sonrasında borçlunun temerrüde düşmedeki kusurunun alacaklı tarafından ispatı gerekmez. Aksine borçlu, temerrüde düşmede kusursuz olduğunu ispatlamadıkça ortaya çıkan aşkın (munzam) zarardan sorumludur. Aşkın (munzam) zararın varlığı için gereken son koşul ise; borçlunun temerrüdü ile alacaklının aşkın (munzam) zararı arasındaki illiyet bağının mevcudiyetidir. Bu çerçevede alacaklı, borçlunun temerrüde düşmesi ile ileri sürdüğü aşkın (munzam) zarar olgusu arasındaki illiyet bağını ispatla yükümlüdür....

          -----Sigortasında Aşkın Zarar ve İspat ) Davalı sigorta şirketi tarafından KTK 99 ve SK 32/3 maddesi gereğince bir an önce tazminat ödenmesi yükümlülüğünün yerine getirilmediğine ilişkin kanundan kaynaklı ------- herhangi bir defi ileri sürülmemiştir. Bu itibarla davacı-zarar görenin soyut ispat yöntemine dayanan aşkın zarar talebinin yerinde olduğu, bilirkişi tarafından yapılan hesaplama yönteminin ------ uygulamasına uygun olduğu anlaşılmış, davacının aşkın zarar talebinin kabulüne karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            UYAP Entegrasyonu