Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi kapsamında ağaçlandırma giderine hükmedilemeyecek olması nedeniyle, mahkemece, davacı orman idaresi tarafından ağaçlandırma giderinin tahsili için açılan davanın reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun HMK'nun 353(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Dosya kapsamı, delil durumu, gözönüne alınarak, ORDU 1....

Özel ağaçlandırma, ... kontrolü, özel imar-ihya ve enerji ormanına konu sahaların korunması Devletin kontrol ve denetimi altında sahipleri tarafından yapılır.” denilmek suretiyle Ağaçlandırma işleminin usul ve esaslarını ve tabi olduğu rejimi anlatmaktadır. Tüm bu yasa hükümlerinin birlikte değerlendirilmesi sonucu gerek özel mülkiyete ait gerekse kamuya ait taşınmazlarda ağaçlandırma faaliyetinin, yalnızca ... Yönetimi tarafından yapılması gerekmediği gibi, özel ve tüzel kişilikler tarafından da yasada belirlenmiş koşullar çerçevesinde (11.03.1989 tarih ve 20105 nolu Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Ağaçlandırma Yönetmeliğinde düzenlenen kurallara göre) ağaçlandırma yapılabileceği anlaşılmaktadır. Dosyadaki bilgi ve belgeler ile bilirkişi raporuna göre, ......

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet, Tecil Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Yerinde görülmeyen sair itirazların reddine; Ancak 1-Hükmün esasını oluşturan kısa kararın zabıt katibi tarafından imzalanmaması suretiyle CMK nun 219 .maddesine muhalefet edilmesi, 2-Zarar kapsamına ağaçlandırma giderinin dahil olmayacağı gözetilmeden İdarenin gerçek zararı fazla gösterilerek sanığa bildirimde bulunulması, Bozmayı gerektirmiş sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 13.....2011günü oybirliğiyle karar verildi....

      Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, Dosya kapsamından, sanıkların herhangi bir ağaç kesme ve örtü temizliği gerçekleştirmeden işgal ve faydalanmada bulunduğunun ve bu bağlamda tazmini gereken doğrudan zarar doğmadığının anlaşılması karşısında; raporda belirtilen ağaçlandırma giderinden oluşan dolaylı zararı ödememesi nedeniyle haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı ve sanıklar ile katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 09.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine dair, Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Yerinde görülmeyen sair itirazların reddine; Ancak; 1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 3.2.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas 2009/13 sayılı kararında da belirtildiği gibi kamunun uğradığı zarar aynen iade, suçtan önceki hale getirme ve tamamen giderilmesinde zarar yönünden kanaat verici basit bir araştırmayla belirlendikten sonra sanıktan zararı giderip gidermeyeceği sorulması gerekirken, zarar varsa bunu karşılamaya hazırız diyen ve sabıkasız olan sanık hakkında yazılı gerekçelerle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, 2-Tazminat ve ağaçlandırma giderine hükmedilirken uygulanan yasa ve maddelerinin gösterilmemesi suretiyle CMK'nun 232/6 maddesine aykırılık yapılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz...

          , kesin izinlerde ise; ağaçlandırma bedeli, arazi izin bedeli, orköy bedeli ve erozyon bedelinin alınacağının düzenlendiği, dolayısıyla idare tarafından verilen izinler nedeniyle orman sayılan alanda izin verilmesi sonucu bu yerlerin ağaçlandırılması için yapılacak giderlerin karşılığı olarak alınacak bedel olarak ön izin bedeli, ağaçlandırma bedeli, arazi izin bedeli, orköy bedeli ve erozyon bedelinden söz edildiği, bunun dışında "ilave ağaçlandırma bedeli" adı altında bir yükümlülüğün düzenlenmediğinin görüldüğü, uyuşmazlık konusu olayda; davacı şirkete RES faaliyetinde bulunmak üzere usulüne uygun olarak izin aldığı orman vasıflı arazi için ağaçlandırma bedeli ödemesi gerektiği konusunda duraksama bulunmamakla birlikte davacı şirketten istenen ilave ağaçlandırma bedelinin yasal dayanağının bulunmadığı, her ne kadar dava konusu işlemler 16/07/2013 tarih ve 880 sayılı Genelge gereğince tesis edildiği ifade edilmiş ise de; anılan genelge içeriğinde ilave ağaçlandırma bedelinin yasal dayanağının...

            YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: İzmir ili, Menderes ilçesi, … mahallesi, … ruhsat numaralı sahada yapılması planlanan kalker ocağı ve kırma-eleme tesisi kurma ve işletme projesi için davalı idareye ödenen 49.089,79 TL Arazi İzin Bedeli, 20.480,39 TL Tesis Arazi İzin Bedeli, 102.679,56 TL Maden İşletmesi Ağaçlandırma Bedeli, 34.838,92 TL Altyapı Ağaçlandırma Bedeli ve 14.628,85 TL Ağaçlandırma Bedeli olmak üzere toplam 221.717,51 TL'nin dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte tazmini istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ......

              Davacı vekili dilekçesinde; davalının ormanlık alanda açma yaptığının 12.07.2008 tarih ve 272 sayılı suç tutanağı ile tespit edildiğini, eylemin suç teşkil etmesi nedeniyle davalı hakkında sulh ceza mahkemesinde de kamu davası açıldığını ileri sürerek; 1.187,86 TL tazminat, 3.535,06 TL ağaçlandırma gideri olmak üzere toplam 4.712,97 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; vermiş olduğu zararın talep edilenden az olduğunu, hakkında tutulan tutanak nedeniyle sulh ceza mahkemesinde açılan davanın ise devam ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; dava dilekçesinde belirtilen kamu davasının dosyaya esas teşkil ettiği, ancak bu dosyada sanık olarak yargılanan kişinin davalı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davada, haksız eylem nedeni ile ormana verilen zararın tazmini istenilmiştir....

                -TL ağaçlandırma bedelinden fazla olarak ödendiği iddia edilen 585.581,55.-TL tutarın tarafına iade edilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacı şirket tarafından… tarihli dekont ile 885.258,07.-TL ağaçlandırma bedelinin ödendiği, daha sonra 585.581,55....

                  DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, orman yangınına sebebiyet nedeniyle oluşan ağaçlandırma gideri, emval zararı ve yangın söndürme giderlerinin ödetilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davanın taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, istinaf kanun yoluna başvuran tarafın sıfatı ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49/1. maddesi, “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindedir. Haksız fiil, bir kimsenin hukuka aykırı ve kusurlu bir davranışla diğer bir kimseye zarar vermesidir....

                  UYAP Entegrasyonu