Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nın odunları kendisinin kesmediğini ve orman içerisinde kesilmiş halde bulduğunu ve ihtiyacına binaen aldığını beyan ettiği, orman görevlileri tarafından kamyon izleri takip edildiğinde orman içerisinde yakalanan orman emvali ile aynı anda ve motorlu testere ile kesilmiş yüklenmeye hazır meşe odunlarının görüldüğü,her ne kadar davalı ... kendisi tarafından kesildiğini kabul etmese de, yakalanan araç içerisindeki odunla orman içerisindeki odunların aynı olması nedeniyle davalı hakkında anılan suç tutanağının düzenlendiği anlaşılmaktadır. Şu durumda;olayın gelişimi ve 20/11/2005 tarih ve 3396 nolu suç tutanağı dikkate alındığında davaya konu ağaçların davalı tarafından kesildiğinin kabulü gerekmektedir. Davacı usulsüz kesim nedeniyle tazminat ve ağaçlandırma gideri zararlarını talep etmiştir. Davacı idarenin zarar kapsamı belirlenerek hüküm altına alınması gerekir. ......

    Davalıların yangının meydana gelmesinde kasıtları olmasa dahi taksirle oluşan zarardan Borçlar Kanunu hükümleri gereğince sorumlulukları mevcut olduğu, yangında idare zararının bulunduğu belirtilerek; Dilekçeleri ekindeki orman yangınına ait Zarar Hesap Cetvelinde ve Tazminat Raporunda; 0,05 hektar orman alanı yangınının söndürülmesi sonucunda; Toplam: 21.564,47.-TL (Ağaçlandırma Gideri: 624,05.-TL+ Söndürme Giderleri: 20.940,42.-TL) idare zararının meydana geldiği İddiasıyla, orman yangım nedeniyle meydana gelen söndürme çalışmaları sonucu toplam: 21.564.47.-TL idare zararının olay tarihi olan 29.08.2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müşteriken ve müteselsilen tahsili, davalıların menkul ve gayrimenkullerine teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulması talep edilmiştir....

    Dava haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı tarafından 14 büyükbaş hayvanın ormana sokularak otlatılması sonucu 221 adet tüplü fıstık çamı fidanının zarar gördüğü belirtilerek, fidan bedeli ve ağaçlandırma tazminatı talep etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, dosya üzerinden hazırlanan orman bilirkişisi raporu benimsenerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından, dava konusu olay nedeniyle davalı hakkında .. tarafından 08/11/2012 tarih, 2012/12580 soruşturma no, 2012/5589 sayılı kararla, eylemin idari para cezasını gerektiren bir fiil olması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği ve bu kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır....

      Mahkemece; davalının eylemi nedeniyle Sulh Ceza Mahkemesinde yargılandığı, dava sonucunda eyleminin işgal ve faydalanma olarak subuta erdiği, bu eylemi sırasında herhangi bir orman örtüsü tahribatı gerçekleştirmediği, bu durumda 6831 sayılı Kanunun 113 ve 114.maddeleri uyarınca hesaplanabilecek bir giderin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.6831 sayılı Orman Yasası'nın 114 maddesi gereğince "Her türlü orman suçları ile tahrip olunan veya yakılan sahalar için, bu Kanunda yazılı tazminattan başka ayrıca, ağaç cinsine göre cari yıl içindeki mahalli birim saha ağaçlandırma gideri esas tutularak ağaçlandırma masrafına da hükmolunur."...

        bakımlarının yapılıp yapılmadığı ve idarenin uğradığı rayiç zarar hakkında ek rapor hazırlamaları istenerek buna göre sanığa 250 m2 lik alan için orman idaresinin uğrayacağı zararı da giderip gidermeyeceği sorularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden bu yönlerden eksik inceleme ile karar verilmesi, 2- 5237 sayılı TCK ile 5271 sayılı CMK'da bir düzenleme bulunmadığından orman idaresinin şahsi hak talepleri ile ilgili olarak tazminat ve ağaçlandırma giderine hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 21.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Davacı, davalının ormandan ağaç kesmek ve açma yapmak suçundan mahkum olduğunu belirterek, ceza dosyasında belirlenen zarar miktarının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine boçlu - davalının itirazının iptalini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece asıl alacağa yönelik itirazın tamamen, işlemiş faize yönelik itirazın da alınan bilirkişi raporu gereğince kısmen iptaline karar vermiştir. Dosya kapsamından; davalının .... Sulh Ceza Mahkemesinin 2010/186 esas, 2011/207 karar sayılı ilamıyla ormandan ağaç kesme suçundan mahkumiyetine karar verildiği ve Yargıtay 3. Ceza Dairesince onanarak kararın kesinleştiği,ceza dosyasında alınan orman bilirkişisi raporuna göre takibe konu asıl alacak miktarı kadar ağaçlandırma gideri ve emval zararı oluştuğu anlaşılmıştır. Dolayısıyla, takibe esas alacağın haksız fiilden kaynaklandığı sabittir. Mahkemece hükme esas alınan hesap raporunda işlemiş faizin davalının temerrüde düştüğü tarihten hesaplandığı anlaşılmaktadır....

            Dava, orman yangını nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir....

            Asliye Ceza Mahkemesinin hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına karar verilmiş ise de; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03/02/2009 gün ve 2008/250-13 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin olarak, 5271 sayılı CMK'nın 231/6-c maddesinde işaret olunan zarar kavramının kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, dosya arasında bulunan 03/07/2018 tarihli bilirkişi raporunda; yeni ağaç kesimi ve orman tahribatı bulunmadığı, ancak işgal edilen alanın ağaçlandırma bedelinin 2.724,48 Türk lirası olduğunun belirtildiği, söz konusu bedelin 5271 sayılı Kanun'un 231/6. maddesi anlamında somut zarar olarak kabulünün mümkün olmadığı, dolayısıyla olay nedeniyle tespit edilen somut zarar bulunmadığından, kasıtlı suçtan sabıkası bulunmayan sanığın kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate...

              İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararında; mevzuatta idare tarafından verilen izinler nedeniyle orman sayılan alanda yapılacak ağaçlandırılma giderlerin karşılığı olarak alınacak bedel olarak ağaçlandırma bedelinden bahsedildiği, bunun dışında ilave ağaçlandırma bedeli alınacağına ilişkin bir yükümlülüğün düzenlenmediği, davacı şirketin Rüzgar Enerjisi Santrali faaliyetinde bulunmak üzere usulüne uygun olarak izin aldığı orman vasıflı arazi için ağaçlandırma bedeli ödemesi gerektiği ancak, davacı şirketten istenilen ilave ağaçlandırma bedelinin yasal dayanağının bulunmadığı, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı, öte yandan, davacı şirketin ödemiş olduğu 371.229,70TL ilave ağaçlandırma bedelinin, dava tarihi olan 30/06/2016 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacı şirkete ödenmesi gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemi iptal eden, 371.229,70 TL'nin 30/06/2016 dava tarihinden itibaren hesaplanacak...

                İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın eski tarihli resmi belgelerde çalılık işaretli bölümde kaldığı, eğiminin (A) bölümünde % 12, (B) bölümünde % 15 olduğu, erozyon nedeniyle ağaçlandırma sahası olarak ayrıldığı, her ne kadar (A) ve (B) bölümleri sonradan imar uygulaması nedeniyle 175 ada 2 ve 3 parseller ile 176 ada 1 ve 2 parseller içinde kalarak kişiler adına tapuya tescil edilmişlerse de, Orman Yönetimi ve Hazine tarafından her zaman bu parsel malikleri aleyhine tapu iptali tescil davası açma ... bulunduğuna göre, Hazinenin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 23/10/2007 gününde oybirliği ile karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu