fiyatının değil, olması gereken satış fiyatı ile davacının ayıplı imalatı sonucunda ayıplı olarak satılacağı bedel arasındaki farkın dikkate alınması gerekmekte olup, davacının ilişkili şirketi olduğu anlaşılan ......
tetkik edilmediğini, aracın ayıplı çıkmasından davalı ... ve ......
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 29/12/2015 tarihinde 22.000,00 TL bedelli bir yemek odası takımı ve koltuk takımı aldığını, bu bedelin 11.000,00 TL.sini peşin ödediğini, geri kalan tutarın ise aylık 1.000,00.TL.lik senet yapıldığını, müvekkilinin 10 senedi ödediğini son bir senedin ise ürün ayıplı olduğu için ödenmediğini, mobilyaların altın varaklarının döküldüğünü görünce üretim hatası olabileceğini öğrendiğini, bunun üzerine davalıya 15/02/2017 tarihinde ihtarname gönderdiğini, ürünün misli ile değiştirmesini, mümkün olmadığı takdirde bedel iadesini istediğini belirttiğini, davalı gelip mobilyaları incelediğini ve hatasını kabul ettiğini ve bir kısım ürünü tadilatını yapmak için götürdüğünü, aldığı ürünlerin tadilatını yapmış olduğunu iddia ederek getirdiğini ancak ürünlerde tadilatın yapılmadığını davacının fark ettiğini ve teslim almadığını, davalının bunun üzerine ürünleri geri götürerek tadilat yapmayacağını ve bedel iadesi de yapmayacağını...
KARAR Davacı, davalıdan 13.12.2004 tarihinde satın aldığı aracın yıkama esnasında, boyasının çıktığını, aracın bu haliyle ayıplı olduğunu ileri sürerek aracın yanisi ile değiştirilmesini, olmadığı takdirde sıfır araç bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiş, 11.11.2009 tarihli beyanında da aracın değiştirilmesini, olmadığı takdirde bedel iadesi, olmazsa değer kaybının tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının değer kaybı ve onarım bedeline ilişkin davasının kabulü ile bilirkişi tarafından belirlenen 3.000,00 Tl boya masrafı ve değer kaybının tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, 13.12.2004 tarihinde satın aldığı aracın yıkama esnasında, araç boyasının çıktığını, aracın bu haliyle ayıplı olduğunu ileri sürerek yenisi ile değiştirilmesini, olmadığı takdirde sıfır araç bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiş, bilahare beyanında bu talepleri olmazsa değer kaybının tahsilini istemiştir....
Ayıbın öneminin aracın kullanımına ve beklenen faydaya bir etkisinin olmaması, aracın ayıplı ve ayıpsız değeri arasındaki farkın araç bedeli nazara alındığında azlığı yani karşılıklı menfaatler dengesi ile hukukun temel prensibi olan hakkaniyet kuralları değerlendirilerek ayıp nedeni ile bedel indirimi veya tüketicinin diğer seçimlik haklarını kullanıp kullanmayacağının tesbit edilmesi zorunludur. 3. Değerlendirme Karar düzeltme yoluyla incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre kararın düzeltilmesini gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VII....
, davaya konu saksıların tamamının ayıplı ürün olarak değerlendirildiği, doğrudan ve dolaylı zarar talebi yönünden alınan bilirkişi raporunda davacı vekilinin uğramış olduğu doğrudan ve dolaylı zararlarının tespit edilemediği bildirilmekle, davacının ürünlerin iadesi ile ayıplı olan ürünlerin satım bedelinin iadesi talebinin kabulüne, doğrudan ve dolaylı zarar talebinin tespit edilememesi nedeniyle ispat edilemeyen talebin reddine karar verilmiştir....
Maddesinde düzenlendiğini, ayıplı ürünlerin müvekkili şirkete 23.07.2016 tarihinde teslim edildiğini, yapılan kontrol sonrası ürünlerdeki çıtçıt probleminin 25.07.2016 tarihinde mail yolu ile davacı tarafa bildirildiğini, tüm ürünlerin kontrol edilmesi akabinde 29.07.2016 tarihinde de ayıp ihbarının Beyoğlu ...Noterliğinin 29.07.2016 tarih ve ... yevmiye numaralı ihtarı ile bildirildiğini, aynı zamanda davacının da Beyoğlu ...Noterliğinin 04.08.2016 tarih ... yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesinde, mail yazışmaları ile ayıbın kendilerine bildirildiği kabul ettiğini, yasada belirtilen uygun süre içerisinde ürünlerin kontrol edilerek ayıpların tespit edilerek davacı tarafa süresinde bildirildiğini, mahkemenin süresinde ayıp ihbarı bulunulmadığı şeklindeki gerekçesinin hatalı olduğunu, taraflar arasındaki e-posta yazışmaları ve ihtar içeriklerinden de anlaşılacağı üzere, davacı tarafından ürünlerin Sivas’ta bulunan şubelerine gönderilmesi halinde çıtçıtların kontrol edilerek varsa ayıplarının...
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ....D.iş sayılı dosyasında alınan rapor ile de ürünlerin ayıplı olduğu görülmüş, davacının kesin süre içerisinde defterlerinin sunmaması nedeni ile ürünleri daha yüksek bedel ile başka firmalardan alıp almadığı tespit edilememiş, Mali müşavir bilirkişiden .... tarihli rapor alınmış ve raporda, davacı tarafından iade konusu yapılan faturadaki ürünler dikkate alınarak yapılan hesaplama sonucu davacının 62.922,63 TL zararının oluştuğu görülmüş, bilirkişi raporunun denetime açık olması nedeni ile hükme esas alınmış, tarafların tacir olması nedeni ile avans faizine hükmedilmesi gerekmiş ve böylece, Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE, 62.922,63 TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
DAVACI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Müvekkilinin ürünlerin kendisine tesliminden sonra ürünlerin satıcının anlattığı özellik ve kalitede olmadığını ayrıca eşyalar kendisine teslim edildikten sonra ürünlerdeki çizilmeleri ve deformasyonları gördüğünü,satıcının sattığı ürünler ayıplı mal olup onarımla giderilebilecek ayıplardan olmadığını, hüküm eksik ve yeterli olmayan bilirkişi raporuna göre kurulmuş olup, karara konu olan bilirkişi raporuna ve karara bakıldığında ortopedik yatakla ilgili bir tespit yapılmamış, satın alınan ortopedik yatakta orta tarafındaki çökme nedeniyle ayıplı mal konumunda olduğunu, son bilirkişi raporunda yatağın çöküp çökmemesiyle alakalı bir tespit bulunmamakta, yatağın çökmesine ek olarak bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere baza takımındaki paslanmalar nedeniyle ürünün ayıplı olduğu gerçeği de bulunmakta, baza takımı ile yatak bir takım halinde olup bazanın ayıplı olması nedeniyle ve yatağın baza olmadan kullanılması mümkün olamayacağından...
Somut olayda, aracın 2015 yılında satışının yapıldığı, satın almadan kısa bir süre sonra arızaların meydana geldiği ancak tamir hakkı kullanılarak radyo/navigasyon arızası hariç diğer arızaların giderildiği, bu arızanın da donanım parçası değişimi ile giderilebilecek olduğu dikkate alındığında sözleşmenin feshi ve aracın bedeline hükmedilmesinin TMK 2. maddesindeki hakkaniyet ilkesine aykırı olacağı açıktır. Bu durumda, araçta oluşacak zararı telafi etmek için bedel indiriminin değerlendirilmesi gerekir. Dairemizin kural olarak uygulaması nispi metod yöntemi ile değer kaybının belirlenmesidir. Bu metoda göre, zararın tazmini için, ayıplı değer ile ayıpsız değer arasındaki farka hükmetmek gerekir....