Tüketici Mahkemesinde dava açtığını, davanın ithalatçı firmadan ücret iadesi talep edilemeyeceği gerekçesiyle reddine karar verilmesi üzerine iş bu davanın açıldığını belirterek açılan davanın kabulü ile ayıplı mal olarak satılan buzdolabının firma tarafından iadesi alınarak ödenen bedelin tarafına iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İddia ve savunmalar, yapılan yargılama, toplanan deliller, hüküm kurmaya elverişli bilirkişi heyet raporu ve tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; "...Dava, Kayseri 4.İcra Müdürlüğünün 2018/11011 esas sayılı icra takibinin durdurulması, ayıplı maldan dolayı sözleşmeden dönme, bedel ve tamirat bedelinin iadesi isteğine ilişkindir. Dava ayıplı mal ile sözleşmeden dönerek bedel iadesi ve icra takibinin iptaline yöneliktir. Davacı davalıdan alınan aracın kısa bir süre sonra arızalandığını, bu nedenle aracın ayıplı olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme hakkını kullandığını ileri sürmüştür. Davalı vekili cevap dilekçesinde taraflar arasındaki sözleşmede davacının aracı halihazır durumu ile görüp beğendiğini ve teslim aldığını beyan ve kabul ettiğini ileri sürmüştür....
Ayıplı maldan sorumluluk aynı kanunun 9.maddesinde; "(1) Satıcı, malı satış sözleşmesine uygun olarak tüketiciye teslim etmekle yükümlüdür. (2) Satıcı, kendisinden kaynaklanmayan reklam yoluyla yapılan açıklamalardan haberdar olmadığını ve haberdar olmasının da kendisinden beklenemeyeceğini veya yapılan açıklamanın içeriğinin satış sözleşmesinin akdi anında düzeltilmiş olduğunu veya satış sözleşmesi kurulma kararının bu açıklama ile nedensellik bağı içinde olmadığını ispatladığı takdirde açıklamanın içeriği ile bağlı olmaz." şeklinde düzenlenmiştir. Ayıplı mal halinde ispat yükü 6502 s.Kanun'un 10.maddesinde; "(1) Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir....
Dava konusu aracın davacı tarafından, davalı Özön Petrol Ürünleri Oto Nakliyat İnşaat Tic.San.Taahhüt LTD.ŞTİ'den 27/09/2016 tarihinde 80.481,50 TL bedel karşılığında satın alındığı anlaşılmakla, taraflar arasında satış sözleşmesine ve bedele ilişkin ihtilaf bulunmamaktadır. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 8. maddesinde ayıplı mal tanımı yapılmış olup, 11. maddesinde tüketicinin ayıplı maldan seçimlilik hakları düzenlenmiştir. Bu maddeye göre tüketicinin sözleşmeden dönme, ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, ücretsiz onarım isteme ve ayıpsız mislisi ile değiştirilmesini isteme haklarına sahiptir. Satıcı tüketicinin tercih ettiği bu talepleri yerine getirmekle yükümlüdür. Bu düzenlemeye göre tüketici seçimlilik haklarından herhangi birisini kullanabilir....
Davacı davalıdan satın aldığı ürünün ayıplı olması nedeni ile bedel iadesini istemiştir. Davalı ise cevabında ürünün ayıplı olduğunu bu nedenle üretici firma tarafından yeni ürün gönderildiğini ancak davacının yeni ürünü almaktan kaçındığını savunmuştur, Bu durumda davacıya satılan ürünün ayıplı olduğu davalının bu beyanı ile kabul edildiğinden bilgisayar üzerinde ayrıca bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek yoktur. 4077 sayılı yasanın 4/2 maddesine 2008/1878-7721 göre; “Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.”...
Dava, davacı tarafından 13/04/2016 tarihli fatura ile 0 km olarak satın alınan aracın gizli ayıplı olduğu iddiasına dayalı satıcı ve ithalatçı davalılara karşı açılan sözleşmenin feshi ve bedel iadesi talebine ilişkindir. Öncelikle Başer Otomotiv Petrol İnşaat Kiralama A.Ş. vekilinin davacı tarafça süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığına dair istinaf itirazlarının incelenmesinde; Yargıtay 13. H.D.'...
Davacı, satın aldığı aracın ayıplı olduğunu belirterek, ödediği satış bedeli ile birlikte bu nedenle uğradığı zararlar ve yapmış olduğu masrafların tahsilini talep etmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince tüketici satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, verdiği bedelin iadesini, ayıp nispetinde bedelin tenzilini, ayıbın giderilmesi için gerekli onarımın yapılmasını, son olarak da aracın yenisi ile değiştirilmesini isteyebilir. Aynı Kanunun 13. maddesinin 3. fıkrasında da "Tüketici Onarım hakkını kullanmışsa, garanti süresi içerisinde sık arızalanması nedeniyle maldan yaralanamamasının süreklilik arz etmesi veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması veya tamirin mümkün bulunmadığının anlaşılması halinde, 4. maddede yer alan diğer seçimlik haklarını kullanabilir" hükmü bulunmaktadır....
GEREKÇE : Açılan dava, ayıplı ürün nedeniyle bedel iadesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi yapılan yargılama sonucunda, dava konusu aracın ayıplı olduğu ancak yapılan onarım ile ayıpların kalıcı olarak giderilmiş olduğu, ücretsiz onarım hakkı kullanıktan sonra sözleşmeden dönerek bedel iadesi talebinde bulunamayacağı, çoğun içinde azın da mevcut olduğuna ilişkin temel hukuk kuralı gözetilerek araçta meydana gelen değer kaybının istenebileceği bu nedenle 3.000,00 TL değer kaybının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir....
Davacı vekili; davalılarca satılan aracın ayıplı olduğunu, bu ayıbın imalattan kaynaklandığını, davacının seçimlik haklarını kullanmakta serbest olduğunu, müvekkilimin gizli ayıplı otomobili kabul etmeye ve kullanmaya zorlanamayacağı, misli değişim talebinin kabül edilmesi gerektiğini ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 2....
Ön Bilgilendirme Formu ve Mesafeli Satış Sözleşmesindeki cayma hakkını düzenleyen hüküm uyarınca müvekkil şirketin ürünlerin ayıplı olduğuna dair bir gerekçe göstermesine dahi gerek olmadan sözleşmeden cayması ve bedel iadesi talep etmesi mümkündür. Somut durumda ise ürünlerin ayıplı olduğu açıkça ortadadır ve müvekkil şirket ürünleri teslim aldığı gün ayıp bildiriminde bulunmuştur. Hal böyleyken, ayıplı olduğu açıkça ortada olan ürünlerin davalılar tarafından iade alınmaması ve müvekkil şirkete bedel iadesi yapılmaması hukuka ve hakkaniyete açıkça aykırıdır....