Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti ile Hyundai Assan A.Ş araçta ayıp olmadığını, ihbar yükümlülüğünün yerine getirilmediğini, bedel iadesi şartlarının oluşmadığını savunmuşlar, diğer davalı ise davacıya kullandırılan kredinin bağlı kredi olmadığını savunarak, davanını reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davacının onarım hakkını kullandığı, araçtaki arızaların gizli ayıp olmayıp sonradan ortaya çıkabilecek arızalardan olduğu, süresinde ayıp ihbarında bulunmadığı gerekçesiyle bilirkişi raporuda benimsenmek suretiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

    Diğer yandan, kural olarak Türk Borçlar Kanunu’nun 228/2. maddesi gereğince satılan mal başkasına temlik edilmiş ise, alıcı ayıp nedeniyle bedel iadesini değil, ancak, ancak değerindeki eksiklik karşılığının satış bedelinden indirilmesini isteyebilir. Somut olayda, davacı taraf ayıp sebebiyle bedel iadesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında da, dava konusu aracı başkasına satmış ve ayıp oranında bedel indirimi olarak devam edilmesini istemiş olup, davacı tarafın bu talebi ıslah olarak değerlendirilemez....

      Davacı ile davalı arasında 4.11.2006 tarihli koltuk satış sözleşmesi yapıldığı davacının davalıya yargılama aşaması dahil 1.800.00 YTL ödediği, dava konusu koltukların ayıplı olup, davacının yasal sürede ayıp ihbarında bulunduğu dosya içeriği ile sabit olduğu gibi bu hususlar mahkemeninde kabulündedir. Satılan ürünün ayıplı olması halinde tüketici 4077 Sayılı Yasanın 4.ncü maddesi gereğince, bedel iadesi içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi yada ücretsiz onarım isteme hakkına sahiptir. Tüketici bu haklardan istediğini kullanabilir. Somut olayda davacı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi hakkını kullanmıştır. Ne varki bedel iadesini isteyen tüketici satışa konu ayıplı malı da iade yükümlülüğündedir. Ayıplı malı iade edilmeden bedel iadesi istenemez. Tüketici ayıplı malı iade ettiği anda ödediği bedel için temerrüt faizi isteyebilir....

        Dava ayıplı olduğu iddia edilen araç nedeniyle aracın yenisiyle değiştirilmesi veya satış sözleşmesinden dönme ve bedelin iadesi talebine ilişkindir.Taraflar arasında araç alım satımı konusunda bir uyuşmazlık olmayıp, uyuşmazlık söz konusu aracın ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise aracın yenisi ile değiştirilmesi veya bedel iadesi gerekip gerekmediğine ilişkindir....

          Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Somut uyuşmazlıkta dava konusu satılan ev davacıya henüz teslim edilmediğinden ayıp ihbar süresinin başladığından söz edilemez. Bu durumda davacı yönünden 30 günlük ayıp ihbar süresinin dolmadığının kabulü gerekir....

            Dava, ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir. Davacı dava dilekçesi ile davalıdan satın aldığı koltuk takımının ayıplı çıktığı gerekçesiyle misli ile değişim, olmadığı takdirde sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep etmiş ıslah dilekçesi ile de, misliyle değişim talebinden vazgeçerek sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemiştir. Davalı vekili ise; ayıp iddialarının doğru olmadığını, ayıp olduğu kabul edilse dahi sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin orantısız güçlük doğuracağını, iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. 6502 sayılı Yasa'nın "Tüketicinin seçimlik hakları" başlıklı 11. maddesinde ayıp nedeniyle tüketicinin seçimlik hakları tek tek sayılmıştır....

            Dava, araçtaki gizli ayıp iddiası nedeniyle, aracın yenisi ile değiştirilmesi veya sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebiyle birlikte manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili araç satıcısı ve ithalatçısı olan şirketlere karşı açtığı davada, araçtaki gizli ayıp nedeniyle aracın misli ile değiştirilmesini, olmadığı takdirde de sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep etmiş, ilave olarak da manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı şirketler vekilleri ise ayrı ayrı sundukları cevap dilekçeleri ile, ayıp iddialarını kabul etmediklerini, talebin zamanaşımına uğradığını, araçtaki ayıp nedeniyle ithalatçı firmadan bedel iadesi talebinde bulunmanın mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir....

            Mahkemece, davacının sözleşmenin feshi ve bedel iadesi talebinin reddine, davaya konu ... plakalı ... ... ... marka araçtaki ayıp nedeniyle 5.000,00 TL değer kaybı ile boya masrafı 3.000,00 TL toplamı 8.000,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılardan .... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılardan ...’nin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı aldığı 0 km aracın çeşitli yerlerinde paslanmalar meydana gelmesi nedeniyle ayıplı olduğunu ileri sürerek, sözleşmenin iptali ve bedel iadesi isteğiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı ... ...... A.Ş davanın reddini dilemiş; diğer davalı, dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal nedeniyle bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalıdan satın aldığı bilgisayarın ... süresi içinde üç kez ekran açılmama arızası verdiğini, yetkili servise götürmesine rağmen arızanın giderilmediğini, TSHH’ne başvurduğunu ve bedel iadesine karar verildiğini ancak davalının satış bedelini ödemediğini ileri sürerek, 1.578,86-TL’nin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, bilgisayarda üretimden kaynaklı bir ayıp bulunmadığını, Yönetmelikteki şartların gerçekleşmediğini savunarak, davanın reddini dilemiştir....

                Bilirkişi incelemesi ile araçta mevcut bulunan kusurun gizli ayıp olduğu mütalaa edilmiş, mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir. 25.08.2014 tarihli bilirkişi raporu incelendiğinde; “...aracın, onarım amaçlı tavanın doğrultularak, boyama işlemine tabi tutulmasının orjinaliteyi olumsuz etkileyecek kalıcı özelliklerinin olacağı, kalıcı izin, aracın orijinalitesini olumsuz etkileyecek, değerinden kaybetmesine neden olacağı, aracın doğrultma ve boyama işlemine tabi tutulmamış emsalleri ile aynı değerde satılmayacağı, bu bağlamda aracın markası, tipi, modeli, onarımın niteliği, ona bedeli, km.si, aracın 2. el alınır satılır değerleri, piyasasındaki genel geçer uygulan göz önüne alındığında değerinden 2.000,00TL kaybedeceği...” belirtilmiştir. Kanun gereğince tüketici, ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....

                  UYAP Entegrasyonu