WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aş tarafından temyiz edilmiştir. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 4/2 maddesinde; "Ayıplı maldan ve/veya ayıplı malın neden olduğu her türlü zarardan dolayı tüketiciye karşı satıcı, 2011/5713-12921 bayii, acente, imalatçı-üretici ve ithalatçı, müştereken ve müteselsilen sorumludur" hükmü bulunmaktadır. Davalı ... San ve Tic. Aş. temyiz dilekçesinde her ne kadar dava konusu beyaz eşyalar Siemens markasını taşıyorsa da, Siemens marka beyaz eşyaların Siemens Aş tarafından üretilmediğini, ithal edilmediğini veya servis hizmetine konu olmadığını, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini savunmuş, ancak mahkemece bu konuda inceleme ve araştırma yapılmıştır. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz....

    TKHK nun 4/3 maddesine göre; İmalatçı- üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10.maddenin 5. fıkrasına veya 10/B maddesinin 9.fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Hal böyle olunca, imalatçı-üretici durumunda bulunan kişiye de husumet yöneltilebilir. Mahkemece, bu nedenle davalının dava konusu projenin üretici-imalatçısı olup olmadığı araştırılarak üretici-imalatçı ise yukarıda açıklanan şekilde davacı ... yönünden de işin esasına girilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece, yazılı gerekçeyle davanın husumetten reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

      Oto Paz.Tic.A.Ş. savunmasında kendisinin bayi olduğunu davacı ile ve davacıya otomobili satan diğer davalı ile de akti ilişkisinin olmadığını, ayıplı mal satışından sorumlu olan kişilerdende olmadığını savunmuştur. 4077 sayılı yasanın 3.fıkrasında “İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. 2007/13818-2008/2617 ”Demekle sorumlu olanları tek tek belirtmiştir. Davalı ... Paz.Tic.A.Ş.satıcı olmadığı sabit olmakla beraber bu maddedeki sorumlu kişilerden olup olmadığı hususu araştırılmamıştır. Mahkemece bu husus araştırılarak sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma gerektirir. SONUÇ :Yukarıda bir nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Oto Paz.Tic.Ltd.Şti. ‘nin tüm, Davalı ... Oto Paz.Tic....

        İthalatçı firmanın ayıplı maldan sorumluluğuna hükmedilebilmesi için satılan malla ilgili garanti belgesinde ithalatçı firmanın da garanti taahhüdünün bulunması ve malın ayıplı olduğunun tespiti gerekmektedir. Bu durumda mahkemece öncelikle dava konusu bilgisayarın davalı ... Ltd.Şti.tarafından ithal edilip edilmediğinin onun tarafından ithal edilmiş ise garanti taahhüdünün bulunup bulunmadığının ve malın ayıplı olup olmadığının saptanması lazımdır. Bu yönler araştırılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Öte yandan ayıp iddiası ile satıcı firmaya teslim edilen bilgisayarın satıcı şirket tarafından ithalatçı firmaya gönderildiği esnada taşıma sırasında ıslanıp zarar gördüğü iddia edildiğine göre bu yön üzerinde de durulup yeterli araştırma ve inceleme yapılarak davalı ... Ltd.Şti.’nin bundan dolayı sorumluluğu bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerekirken bu yönler araştırılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması da isabetsizdir....

          Yine aynı maddenin 4822 Sayılı Kanunla Değişik 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması hakkındaki kanunun Ayıplı mal ile ilgili 4. maddesinin 3. fıkrasında "İmalatçı-üretici, satıcı, bayii, ..., ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına göre kredi veren ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : 2022/677 Esas KARAR NO : 2022/613 DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/11/2012 KARAR TARİHİ : 19/10/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 20/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil firma ile dava firma arasında 27/02/2012 tarihinde .... köyünde bulunan müvekkiline ait gayrimenkul üzerine yapılacak prefabrik tavuk kümesi inşaatı ile ilgili sözleşme akdedildiğini, bu sözleşmenin bedeli olarak toplam 371.440,00 TL ödediğini, muhatap firmanın bu sözleşme, yapı ön bilgi formu ve mimari projeye göre inşaat tekniklerine aykırı olarak ayıplı imalat yaptığını, bu ayıplı imalatların müvekkilinin tavuk çiftliği için hayati olumsuzluklar ihtiva ettiğini beyan ederek yapılan ayıplı imalatın ve bu ayıplı imalat sebebiyle müvekkilinin kullandığı seçimlilik haklarından bedel indirimi...

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : 2022/677 Esas KARAR NO : 2022/613 DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/11/2012 KARAR TARİHİ : 19/10/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 20/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil firma ile dava firma arasında 27/02/2012 tarihinde .... köyünde bulunan müvekkiline ait gayrimenkul üzerine yapılacak prefabrik tavuk kümesi inşaatı ile ilgili sözleşme akdedildiğini, bu sözleşmenin bedeli olarak toplam 371.440,00 TL ödediğini, muhatap firmanın bu sözleşme, yapı ön bilgi formu ve mimari projeye göre inşaat tekniklerine aykırı olarak ayıplı imalat yaptığını, bu ayıplı imalatların müvekkilinin tavuk çiftliği için hayati olumsuzluklar ihtiva ettiğini beyan ederek yapılan ayıplı imalatın ve bu ayıplı imalat sebebiyle müvekkilinin kullandığı seçimlilik haklarından bedel indirimi...

                Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince tüketici satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, verdiği bedelin iadesini, ayıp nispetinde bedelin tenzilini, ayıbın giderilmesi için gerekli onarımın yapılmasını, son olarak da aracın yenisi ile değiştirilmesini isteyebilir. Aynı Kanunun 13. maddesinin 3. fıkrasında da “Tüketici Onarım hakkını kullanmışsa, ... süresi içerisinde sık arızalanması nedeniyle maldan yaralanamamasının süreklilik arz etmesi veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması veya tamirin mümkün bulunmadığının anlaşılması halinde, 4. maddede yer alan diğer seçimlik haklarını kullanabilir” hükmü bulunmaktadır. Öte yandan 14.06.2003 gün ve 25138 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ......

                  -KARAR- Davacı vekili, müvekkili şirketin 4.6.2007 tarihinde ...nin yetkili satıcısı davalı ...nden araç satın aldığını, garanti sözleşmesi kapsamındaki araç seyir halinde iken aniden stop etmesi nedeniyle birden fazla kez benzer arıza ile servise bırakılmak zorunda kalındığını, inceleme sonucu motorun değişmesi gerektiğinin beyan edildiğini, bu durumun üretimden kaynaklanan gizli ayıp olduğunu belirterek, araç bedeli 107.000.00.-YTL.nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ...Ş. vekili, davanın zamanaşımı süresinin dolduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun sadece üretimden kaynaklanan arızaların onarımını içerdiğini, araçta üretimden kaynaklanan gizli bir ayıbın mevcut olmadığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Diğer davalı davaya cevap vermemiştir....

                    İlk derece mahkemesince, ayıplı maldan sorumluluğun, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda ise taşınmazın teslim tarihinden itibaren beş yıllık zamanaşımına tabi olduğu, davaya konu daire satışının 29.04.2009 tarihinde yapıldığı, davacının ise durumu 1,5-2 yıl sonra yani 2010-2011 yıllarında öğrendiğini bildirdiğini, ayıp ihbarını yazılı olarak davalıya bildirmediği, davalının ayıbı gizlemek için herhangi bir hileye başvurduğunun iddia ve ispat olunmadığı, davacının ayıptan daireyi satın aldığı tarihte kolayca bilgi sahibi olabileceği, keza 2010-2011 yıllarında haberdar olmasına rağmen süresinde dava açmadığı gerekçesiyle davanın zamanaşımından reddine karar verilmiş; karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesince, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 18....

                      UYAP Entegrasyonu