Mahkememizce yargılama sırasında alınan hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu kabul edilen 12.12.2019 tarihli bilirkişi raporuna göre dava konusu malın üretimden kaynaklı olarak ayıplı olduğunun tespit edildiği, buna göre daha önceden onarım hakkını kullanan tüketicinin 6502 sayılı kanunun 56/3. maddesine göre üreticiden bedel iadesini isteyebileceği anlaşıldığından, davacının ayıplı mal nedeniyle 6.000 TL ödeme yaptığı sunulan makbuzlardan tespit edildiğinden davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir..." gerekçesi ile, "...Davanın kabulü ile; sözleşme içeriğinde belirtilen dava konusu ala çatı model üçlü koltuk takımının ayıplı olduğunun tespitine, ayıplı malların davacı tarafından davalıya iadesine, ayıplı mal nedeniyle ödenen 6,000,00 TL' nin malların iade edildiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,..." şeklinde hüküm tesis edilmiştir. Kararı davalı vekili istinaf kanun yoluna getirmiştir....
Maddesi gereğince verilen tedbir kararı ile takibin durdurulmasına karar verilmiş olmasına rağmen dosyada senedin varlığına dair herhangi bir delil bulunmadığından bahisle eksik araştırma ve inceleme ile senet hakkındaki talebin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. 3- Ancak, bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1- b.2 maddesi gereğince Davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile; ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek; "Davanın kabulü ile; satış sözleşmesine konu mobilyaların ayıplı olduğunun tespiti ile sözleşmenin feshine, Sözleşmeye konu mobilyaların masrafı davalıya ait olmak üzere davacı tarafından davalıya iadesine, Sözleşme nedeniyle davacı tarafından peşinat olarak ödenen 1.000,00 TL'nin mobilyaların iadesi tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, Sözleşme nedeniyle düzenlenen ve dava tarihinden sonra davalı tarafından davacı...
hakları saklı kalmak kaydı ile ayıplı ifa ve sözleşmeye aykırılık nedeni ile, davalıdan satın alınan ......
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ İDDİANIN ÖZETİ Davacı vekili; müvekkilinin ihale ile yükümlendiği ışıklı uyarı seti ve ışık sopası ürünlerinin imalatı sürecinde, pil ve plastik aksamlar hariç, kalan tüm elektronik aksamları tedariği hususunda davalının taahhüt altına girdiğini, müvekkilinin mal bedelini ödediğini, ancak davalının taahhütlerini anlaşmaya uygun şekilde yerine getirmediğini, malların arızalı olduğunun tespit edildiğini, ayıplı malların ve ödenen bedelin iadesi yönünde keşide olunan ihtarnamenin davalı tarafça kabul edilmediğini, malların ayıp ve eksikliklerinin tespitinin yapıldığını, müvekkilin dava dışı 3.şahıstan arıza tespit ve tamir hizmeti aldığını, hizmet bedeli olarak 91.686,00TL ödendiğini belirterek, ayıbın giderilmesi ve malların tamiri için ödediği bedelin şimdilik 1.000,00TL'sinin temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, aracın davalılara iadesine, araç bedeli olan 22.036,29 YTL'nin davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davacı davalılardan satın aldığı aracın fazla yakıt tükettiğinden bahisle ayıplı olduğunu ayıp nedeni ile aracı kullanamadığını, bir takım masraflar yaptığını ileri sürerek 2006/14709-2007/2724 aracın davalılara iadesi ile ödediği satış bedelinin ve ayrıca maddi ve manevi tazminat istemlerinin tahsili için eldeki davayı açmış, mahkemece aracın davalılara iadesi ile kullanım bedeli düşüldükten sonra araç bedeli olan 22.036,29 YTL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, davacının diğer istemleri ile ilgili karar kurulmamıştır. H.U.M.K 388/3,382,389 ve 428 maddeleri uyarınca, mahkeme kararında davacı tarafın talepleri hakkında olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulması zorunludur....
Mahkemece, davacının davasının kabulü ile, aracın iadesine iade tarihinden itibaren 44.114,51.TL'nin işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı eldeki dava ile, satın aldığı aracın ayıplı olduğunu belirterek araç için ödediği bedelin iadesine karar verilmesini istemiştir....
Davacı, sıfır km satın aldığı araçtaki üretimden kaynaklanan boya hatası nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedeli iadesi istemi ile eldeki dava açmıştır. Satışa konu araç üzerinde yaptırılan hükme esas alınan bilirkişi raporu ile sağ arka kapısındaki boya kalınlığı nedeni ile aracın 2.000,00.-TL değer kaybına uğrayacağı mütalaa edilmiştir. Mahkemece, bu bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ise de; yalnızca lokal bir bölgede yer alan boya kalınlığının araç değişimini gerektirip gerekmediği husunda yanılgıya düşülmüştür. 6502 sayılı yasanın 11. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Açıklandığı şekilde tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir....
Makinenin ayıplı çıkması nedeniyle ödenen bedelin tümüyle davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken davalının davada yer almayan ...şirketinden alacağı olduğundan bahisle kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmadığı gibi, ödenen bedelin iadesi davalıya gönderilen ihtarla talep edilip davalı 08.06.2007'de temerrüde düştüğünden, faizin bu tarih yerine dava tarihinden başlatılması da doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent gereğince hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 900,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 1.423,55 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 26.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
A.Ş yönünden davanın açılmamış sayılmasına, aracın iadesi ile ödenen 40.474.620.848 Liranın diğer davalılardan faizi ile müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılar ... A.Ş, ... Oto San. Ltd., ... ... A.Ş tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava kısmen bağlı kredi kullanılarak satın alınan aracın ayıplı çıkması nedeniyle sözleşmeden cayma ile ödenen satış bedelinin tazminine ilişkindir....
KARAR Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 625.00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 13.7.2009 gününde oyçokluğuyla karar verildi. MUHALEFET ŞERHİ Davacı, ayıplı mal satış nedeniyle aracın iadesi ile ödenen 14.700.00 YTL'nin ticari faizi ile tahsilini istemiştir. Mahkemece, 14.256.80 YTL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan tahsiline aracın davalıya iadesine karar verilmiş, hükmün davalı ....Motorlu Araçlar San ve Tic A.Ş tarafından temyizi üzerine karar sayın çoğunlukça onanmıştır. Davacının, hüküm fıkrasında belirtilen 14.256.80 YTL alacağını tahsil edebilmesi için aracın davalıya iadesi zorunludur. Davacı aracı davalıya iade etmeden satış bedelleri talep edemez. Bu husus kararda da vurgulanmıştır....