Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, satıştan kaynaklanan faturalara dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazının iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Davalı vekili, taraflar arasında distribütörlük sözleşmesi imzalandığını, üretimini durdurmuş olan davacının deposundaki malları tüketmek amacıyla müvekkili ile irtibat kurduğunu, ellerindeki hazır malları gönderip, bu malların tamamlayıcı parçalarını üretmedikleri için gönderemediğini, müvekkilinin PVC pencere üretimi yaptığını, eksik ayıplı malzeme gönderilmesi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı malın veya bedelinin iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket bayisi olan...'den almış olduğu aracın gizli ayıplı olması nedeniyle yenisi ile değiştirilmesine ya da bedelinin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, satış sözleşmesinin tarafı olmayan müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, müvekkilinin yalnızca araca garanti veren firma olduğunu, üretimden kaynaklanan arızaların ücretsiz onarımını taahhüt ettiğini, aracın ayıplı olmadığını, araç ayıplı kabul edilse bile bu durumun bedelde indirim nedeni olabileceğini savunarak davanın reddini istemiştir....

      Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; yüklenicinin sözleşmede kararlaştırılan tarihte davacıya ait bağımsız bölümleri iskânı alınmış şekilde teslim etmediği gibi eksik ve ayıplı olarak imal ettiğinden sözleşmenin feshi gerektiği, davacıya ait bağımsız bölümlerde eksik ve ayıplı imalat bedelinin 11.340,00 TL olduğu ve sözleşmede öngörülen teslim tarihi ile dava tarihine kadar işleyen yoksun kalınan kira bedelinin 30.750,00 TL olduğu ve bu meblağlara işleyecek en yüksek banka mevduat faizi işletilmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, yüklenicinin temerrüdü nedeniyle sözleşmenin feshi, yoksun kalınan kira alacağı ile eksik ve ayıplı işler bedelinin tazmini istemlerine ilişkindir....

        - K A R A R - Davacı vekili, davalı şirketten fatura karşılığı satın alınan masif panel sopelli ürünler ile imal edilen ürünlerin ...'ya ihraç edildiğini, ihraçtan sonra malların ayıplı olduğunun ortaya çıktığını, davalıya keşide edilen 20.10.2010 tarihli ihtarnameden bir sonuç alınamadığını, ayıplı malların geri alınarak ödenen bedelin iadesi gerektiğini ileri sürerek davalıya ödenen 56.640 TL'nin avans faizi ile birlikte müvekkiline iadesi ile 1000 TL munzam zararın ve 1000 TL manevi zararın avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin kusursuz masif panel ürettiğini, ürünlerin davacıya 02.09.2010 tarihinde ....'...

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, ayıplı ifa nedeniyle sözleşmenin feshi, ödenen iş bedelinin iadesi ile ayıplı ifa nedeniyle uğranılan zararın giderilmesi istemine ilişkindir....

            Şahsa 180.500,00 TL ödenerek aynı işi yaptırmak zorunda kaldıklarını, 4 aylık işin 3,5 sene sürmesi nedeni ile inşaatın geciktiğini, davacının fatura dahi düzenlemediğini, ticari kayıtlarda dahi alacaklı değil iken bu alacakların muaccel hale de gelmeyip talep edilemeyeceğini, konunun davalılara 100.000,00 TL civarı vergi zayii yaratması ve VUK açısından davacının mesuliyetinin ayrı bir mesele olduğunu, ayıplı ifa nedeni ile zarara uğratıldıklarını, inşaatın gecikmesine neden olduklarını, bütün bu hallerin ihtar edilmesi, tespit yaptırılması ve davacıya bildirilmesine rağmen davacının görevlerini ifa etmediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı-birleşen davacı ... AŞ vekili cevabında, davacının davasını dayandırdığı sözleşmenin ...-...-......

              İş sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını ve bilirkişi raporu alındığını, müvekkili şirket ile karşı tarafın yapmış olduğu 02.12.2014 sözleşme gerekleri yerine getirilmemesi nedeni karşılıklı ihtarlar çekildiğini, daha sonra karşı tarafın göndermiş olduğu sözleşmede belirtilen ızgaraların Çardak Havaalanı sahasına istiflendiğini, davalı tarafından imal edilen malzemelerin yapmış oldukları sözleşmede taahhüt edilen vasıfları taşımadığı gibi dava dışı Hava Meydanları işletmesi ile yapmış olduğu sözleşme şartlarına uymadığını, müvekkili firmanın ayıplı malları kabul etmediğini, ancak delil tespitine yönelik işlem yapılmadığı için malları teslim alıp delil tespiti yaptırdığını, bu ayıplı mallar için nakit olarak davalı tarafa 6.800,00 TL EFT ile ödeme yapıldığını ve 16.000,00 TL'lik ise 28.02.2015 tarihli 011514 no.lu Şekerbank Denizli Şubesine ait çek ile yapılacak olduğunu, müvekkilinin kabul edilmeyen ayıplı mallar için telafisi imkansız zararlara uğramaması için öncelikle...

                Davalı taraf sözleşmeye, faturaya, takip konusu tutara mutabakat mektubuna itiraz etmemekle birlikte davacının sözleşme ile üstlendiği hizmeti ayıplı ifa ettiğini bu konuda şikayetler aldığını, zarara uğradığını belirtmiş olup, sözleşmenin 5.4 maddesi uyarınca zararına karşılık davacıya yapması gereken ödemeyi uhdesinde tutma hakkının bulunduğunu belirterek davanın reddini istemektedir. Bu durumda uyuşmazlık davacının edimini ayıplı ifa edip etmediği, sözleşme uyarınca alacağını talep etme hakkının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır....

                  Mahkemece davanın kabulüne, taraflar arasında yapılan koltuk takımı ve yemek odası takımı alımına ilişkin sözleşmenin iptali ile edimlerin karşılıklı iadesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalı ile yapılan satış sözleşmesi kapsamında alınan ürünlerin yanlış model ve eksik teslim edilmesi nedeniyle sözleşmenin feshi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı teslimin tam olduğunu belirtmiş davanın reddini istemiştir. Davacının dayandığı belgelerdeki teslim edilmesi gereken mallar ile teslim edilen malların aynı olup olmadığı konusunda uzman bilirkişi raporu alınması gerekip, aynı malların teslim edilmemiş olması halinde davalının haklı çıkacağı kabul edilmeli aksi halde tek bir sandalyenin ayıplı olması açısından da sözleşmenin sona erdirilip bedel iadesinin hakkaniyete uygun olmadığı hususları dikkate alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekmektedir....

                    Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) 2021/4 Esas, 2021/404 karar sayılı 17/09/2021 tarihli kararı aleyhine davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla; yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA :Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı şirketten satın alınan mobilyalardan yemek masası takımı ve yatak odası takımı için 17.592,29 TL ödeme yapıldığını ancak yemek masası takımı ve yatak odası takımının ayıplı olduğunu beyanla, sözleşmenin feshi ile ayıplı mal nedeni ile ödenen 17.592,29 TL'nin arabuluculuk anlaşmazlık tutanağı tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu