WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık ayıplı mal satışından kaynaklanmaktadır. 4077 sayılı yasanın 4/1 maddesi "ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kulavuzunda ya da reklam ve ilanlarında yer olan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tespit edilen nitelikli veye niteliği etkileyen niteliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar ayıplı mal olarak kabul edilir." düzenlemesini getirmekte olup, 4/2 maddesi gereğince 2007/5382-9568 malın ayıplı olması halinde tüketici bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi yada ücretsiz onarım isteme hakkına sahiptir....

    Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür” hükmünü getirmiştir. Somut olayda davacının 2.8.2005 tarihinde satın aldığı kameranın arızalanması üzerine davacının 25.8.2006 tarihinde servise başvurduğunda, kameranın lens motorunda arıza olduğu kendisine söylenip,tamirinin davacı tarafından talep edilmediği, dava dilekçesi ve tarafların beyanları ile dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu verilen dosyadaki bilirkişi raporunda,kameradaki bu arızanın üretimden kaynaklı gizli ayıp olduğu ve bu haliyle kullanılmasının mümkün olmadığı belirtilmiştir. Bilirkişinin bu açıklamalarından kameranın, 4077 sayılı kanunun 4/1 maddesindeki anlamda ayıplı mal olduğu anlaşılmaktadır....

      KARAR Davacı, davalıdan 13.12.2004 tarihinde satın aldığı aracın yıkama esnasında, boyasının çıktığını, aracın bu haliyle ayıplı olduğunu ileri sürerek aracın yanisi ile değiştirilmesini, olmadığı takdirde sıfır araç bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiş, 11.11.2009 tarihli beyanında da aracın değiştirilmesini, olmadığı takdirde bedel iadesi, olmazsa değer kaybının tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının değer kaybı ve onarım bedeline ilişkin davasının kabulü ile bilirkişi tarafından belirlenen 3.000,00 Tl boya masrafı ve değer kaybının tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, 13.12.2004 tarihinde satın aldığı aracın yıkama esnasında, araç boyasının çıktığını, aracın bu haliyle ayıplı olduğunu ileri sürerek yenisi ile değiştirilmesini, olmadığı takdirde sıfır araç bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiş, bilahare beyanında bu talepleri olmazsa değer kaybının tahsilini istemiştir....

        Maddesi gereğince seçim hakkını kullanarak öncelikle malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi bunun mümkün olmadığı durumda sözleşmeden dönme hakkını kullanarak ayıplı malın satış bedeli olan 80.481,50 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte iadesini dava ve talep etmiştir....

        Mahkemece, yasa gereği davacının sözleşmeden dönerek bedel iadesi talep edebilmesinin ancak dava konusu malın da iadesi halinde mümkün olacağı, bu iadenin taşınmaz malda davacı adına olan tapu kaydının iptali ile tapunun eski hale getirilmesi ile mümkün olduğu, ancak yargılama sırasında davacı tarafın dava konusu taşınmazı dava dışı üçüncü şahsa tapuda satmış olduğu, hatta davacının sattığı şahısta son gelen tapu kaydına göre taşınmazı başka bir şahsa sattığı, dolayısı ile davacının taşınmazı davacıya iade edemeyecek durumda olduğu, ayıplı malda tüketicinin seçimlik hakları yenilik doğuran haklar olup bir defa kullanılmakla sona erdiği, tüketici olan davacının ayıplı taşınmazdan kaynaklı sözleşmeden dönme ve bedel iadesini talep ettiği, bu nedenle diğer seçimlik haklarını kullanmasının mümkün olmadığı, davacı tarafın ayıp nedeni ile taşınmazı değerinden aşağıya sattığına yönelik herhangi bir beyan ve iddiasının olmadığı benimsenerek davanın reddine karar verilmiştir....

          Somut olayda; davalı tarafından davacıya satılan aracın km'sinin düşürüldüğü ve ayıplı olduğu alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından sabit olup, satıcının ayıbın varlığını bilmese bile alıcıya karşı sorumlu olduğu, ayıbın niteliği gereği davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep etme hakkını kullanmasında hakkaniyete aykırı bir durum bulunmadığı ve mahkemece verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından; davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün istinaf itirazlarının HMK'nun 353/1.b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, aracın ayıplı olup onarımın ekonomik olmayacağı, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin yerinde olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, aracın davalıya iadesi ile araç bedeli olan 30.546,90 TL nin davalıdan iade tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu araç üzerinde dava dışı ...lehine tesis edilen rehin bulunduğu ve eldeki davanın dain ve mürtehin konumundaki bankadan koşulsuz muvafakat alınmadan açıldığı anlaşılmakla, bu durumda mahkemece, davacı vekiline kesin süre verilerek sonucuna göre işlem yapılması gerekirken bu yönler gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

            da bulunan Volkswagen yetkili servisine götürdüğünü ancak ... servisinden aracın ayıplı satılmadığı ve tamir edilemeyeceği yönünde red cevabı geldiğini, aracın airbagindeki hatanın üretimden kaynaklandığını, araçtaki ayıbın tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hilesi ile gizlendiğini, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 4. maddesi gereğince ayıplı mal kapsamında kaldığını, aynı kanunun müvekkiline tanıdığı seçimlik haklardan biri olan bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme haklarını kullanmak istediklerini belirterek araç bedelinin iadesini istemiştir. Davalılar açılan davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın reddine, Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi gereğince 220 YTL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ... Otomotiv 2010/7077-14842 Servis ve Tic. A.Ş' ne ödenmesine ve Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi gereğince 220 YTL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı .... Ltd....

              Ve 56. maddesine göre ve Garanti Belgesi Yönetmeliği 9.maddesi gereğince sözleşmeden döndüğünü ve Ayıplı malın bedel iadesi seçimlik hakkını kullandığını yani müvekkil tarafından yapılan ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte bedel iadesi talebinin olduğunu şifaen mağaza çalışanlarına ve yazılı olarak ihtarname davalılara ihtaren bildirildiği, sözleşmeden döndüğünden dolayı ayıplı saati teslime hazır olduğunu, bu nedenle dava konusu sözleşmeden döndüğü sebebiyle ayıplı mal için ödemiş olduğu bedeli yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.Davacı taraf tarafından dosyaya sunulan 19.03.2020 tarihli dilekçe de dosyadaki mevcut belgeler ile saatteki derin çiziklerin nedeninin tespiti , saatteki çizik ve hasarlara kordonunun kopması saatin düşmesinin yol açmış olma ihtimalinin değerlendirilmesini , saatin 4 kez garantiye gitme nedeninin müvekkilden kaynaklanıp kaynaklanmadığı incelenmesi talep edilmiştir....

              Mahkememizce aldırılan bilirkişi heyet raporu ve ek raporda aracın şanzımanından gelen ses probleminin üretimden kaynaklandığı, kullanım kaynaklı olmadığı ve aracın ilk satın alındığında fark edilemeyen sonradan ortaya çıkan bir durum olduğu, gizli ayıplı sayılması gerektiği, aracın satın alındığı normal fiyatı ile ayıplı fiyatı arasındaki maksın güncel karşılığının bulunmasının aracın piyasasında gördüğü talep satışının az olması ve araç fiyatlarının aşırı derecede artması sebebiyle mümkün görülmediği, ayıplı aracın takdir edilen satış değerinin 260.000 TL olduğu ve satış bedelinden indirilmesi gereken miktarın 275.000 – 260.000 TL = 15.000 TL olduğu tespit edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu