Mahkememizce aldırılan bilirkişi heyet raporu ve ek raporda aracın şanzımanından gelen ses probleminin üretimden kaynaklandığı, kullanım kaynaklı olmadığı ve aracın ilk satın alındığında fark edilemeyen sonradan ortaya çıkan bir durum olduğu, gizli ayıplı sayılması gerektiği, aracın satın alındığı normal fiyatı ile ayıplı fiyatı arasındaki maksın güncel karşılığının bulunmasının aracın piyasasında gördüğü talep satışının az olması ve araç fiyatlarının aşırı derecede artması sebebiyle mümkün görülmediği, ayıplı aracın takdir edilen satış değerinin 260.000 TL olduğu ve satış bedelinden indirilmesi gereken miktarın 275.000 – 260.000 TL = 15.000 TL olduğu tespit edilmiştir....
Tüketici bu haklardan birisini kullanmakla seçim hakkını kullanmış olur ve artık tercihini değiştiremez. Çünkü satıcı kayıtsız şartsız bildirilen tercihi yerine getirmek zorundadır. Bu nedenle tüketicinin seçim ... bir kez kullanılmakla sona ermekte ve onun yerine geçmektedir. (Tüketici hukuku, Prof Dr. İ. ... ... 2.baskı, sayfa 161) Öyle olunca mahkemece tüketicinin sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemini seçtiği kabul edilmeli ve ıslah dilekçesinin seçimlik hakka ilişkin kısmının dikkate alınmaması gerekir. Mahkemece, ıslah dilekçesinde belirtilen arızalarda dikkate alınarak; sözleşmeden dönme ve bedel iadesi seçimlik hakkını kullandığıda dikkate alınmak süretiyle; 25.5.2004 tarihinde satın alınan aracın ... süresi içinde meydana 2006/16777 2007/4240 gelen arızalar sebebiyle 4077 sayılı yasanın 4. maddeleri ile ......
Noterliğinin 30/10/2018 tarih ve .... yevmiye numaralı ihtarnamesi ile hem ayıplı hem de teslim edilmemiş ürünler sebebiyle davacının sözleşmeden dönme hakkını kullandığı, davalının Üsküdar .......
Taraflar arasında görülen malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesince, Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davalı satıcı firma yönünden davanın kısmen kabulüne, diğer davalılar yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili; müvekkilinin 31.12.2013 tarihinde davalı ... Ltd....
Somut olayda, davacı, 27.12.2010 tarihinde satın aldığı aracının kilometresi ile oynanmış ve hasarlı olması nedeniyle ayıplı olduğunu iddia ederek satış bedelinin iadesi ya da ayıplı araç satılması nedeniyle 4.000,00 TL. nin davalıdan tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı bedel iadesi şartlarının oluşmadığını savunmuştur. Mahkemece, dava konusu ayıbın sadece aracın km'sinin indirilmesinden kaynaklandığı, sözleşmeden dönme yerine semenin indirilmesinin hakkaniyete daha uygun olduğu ve buna göre davacının zararının 1.500,00 TL olduğu, davacının diğer taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle sözleşmeden dönerek bedelin iadesi talebininin reddine karar verilmiştir. Alınan bilirkişi raporunda dava konusu aracın kilometresinin indirilmiş olması nedeniyle gizli ayıplı olarak satıldığı tespit edilmiştir. Satıcı ayıpların varlığını bilmese bile bundan davacıya karşı sorumludur. Davalı satıcının ayıba karşı tekeffül borcu bulunmaktadır....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Az yukarıda açıklandığı şekilde tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Davacı vekili tarafından mahkemeye hitaben sunulan 4.7.2012 tarihli dilekçe ile davacı tarafın öncelikli isteminin ayıplı olduğu tespit edilen aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Davacının bu istemi ıslah mahiyetinde olup, hal böyle iken mahkemece talep dışına çıkılarak araç bedeline hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 4-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir....
HD'nin 28/05/2018 gün ve 2016/23739 E.-2018/6295 K. vb.) Doktorinde, garanti kapsamında malın, tamiri mümkün değilse, tamir süresi aşılmış veya tamir yapılmasına rağmen mal tekrar arızalanırsa, bu tür durumlarda tüketicinin diğer seçimlik hakları dışında kalan bedel iadesi talebini sadece satıcıya karşı kullanabileceğine yönelik görüşler bulunmakla birlikte, bu görüşe katılmak mümkün olmayıp, bu tür durumlarda, 6502 sayılı Yasa'nın 56/3 maddesinde ve yukarıda belirtilen Garanti Yönetmeliği'nin 8. ve 9. maddelerinde yapılan düzenlemeler gereğince, tüketici diğer seçimlik hakları kapsamında kalan misli ile değişim talebi ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesini satıcı ile birlikte üreticiye ve ithalatçıya karşı da kullanabilir. Bu durumda, üretici ve ithalatçı, bedel iadesi veya yenisi ile değişim taleplerinden tüketiciye karşı satıcı ile birlikte müteselsilen sorumludur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki ayıplı araç davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 06/01/2015 tarihinde davalıdan araç satın aldığını, dokuz ay sonra servis kontrolünde, aracın sol arka kapısında boya yoğunluğu olduğunun tespit edildiğini bu durumda aracın üretim hatasından kaynaklı ayıplı olduğunu ileri sürerek aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesini ve yaşadığı manevi üzüntü nedeni ile de 10.000 TL tazminata hükmedilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir....
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, ayıplı araç satışı nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, olmadığı takdirde pert kaydı nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 17/05/2018 NUMARASI : 2016/1993 ESAS, 2018/511 KARAR DAVA KONUSU : Sözleşmeden Dönme ve Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki sözleşmeden dönme ve bedel iadesi davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı pasif husumet yokluğundan usulden reddine yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Filiz Güngör tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin bayisi Maslak Otomotiv San. Ve Tic....