GEREKÇE: Dava, motorin (dizel) akaryakıt yerine yanlışlıkla benzin satışı nedeniyle araçta meydana gelen hasarın ve uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçe doğrultusunda, davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafından süresi içerisinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK 355. Maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni nedenleri ile sınırlı olarak kararın istinaf incelemesi yapılmıştır....
Vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; haksiz fiilin şartlarının uyuşmazlıkta mevcut olmadığını, dava konusu araçta meydana gelen herhangi bir zararın söz konusu olmadığını, müvekkilinin söz konusu servis işlemleri nedeniyle kusurunun bulunmadığını, müvekkili şirketin aracın üreticisi konumunda bulunmadığını, müvekkili şirkete gerek malın ayıplı olduğu noktasında gerekse araç servis işlemleri nedeniyle kusurun izafe edilemeyeceğini ve husumet yöneltilemeyeceğini, araçta satımdan sonra müvekkili şirketin aracın değerini kaybetmesine neden olacak hiçbir fiilinin bulunmadığını bildirmekle davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, satın alınan araçtaki arızaların ayıp olması ve bu ayıbın tamiri sonrası araçta meydana gelen değer kaybının davalılardan tahsili istemine ilişkindir....
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kiralanan aracın hasarlanması nedeniyle itirazın iptali istemine ilişkindir. Asliye ticaret mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisine dayandığı, HMK'nın 4/a maddesi gereğince kira ilişkisinden doğan alacak davalarında sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh hukuk mahkemesi ise, dava dışı şahıs ile davalı arasında belirtilen araç yönünden kira sözleşmesinin olduğu, buna göre davacının açmış olduğu davasının kira sözleşmesine ilişkin değil, araç maliki olarak davalının kullanımı nedeniyle aracında meydana gelen hasarın tazminine yönelik alacak davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
Satıcı, satılanı ayıplı olarak devretmekte ağır kusurlu ise, iki yıllık zamanaşımı süresinden yararlanamaz." Konuyla ilgili Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 8, 9, 10, 11 ve 12'inci maddelerine göre; Ayıplı mal MADDE 8-(1) Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava; ayıplı araç nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Davalılar, davanın zamanaşımına uğradığını ve ayıp ihbar yükümlülüğünün yerine getirilmediğini, araçtaki arızaların kullanım hatasından ve kötü yakıt kullanımından kaynaklandığını, savunarak davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir....
Davacı eldeki dava ile satın aldığı aracın ayıplı olması nedeniyle satış bedelinden indirim yapılarak davalıdan tahsilini istemiş davalı ise davacıya hasarın bildirildiğini ve bu nedenle de aracın rayicinden daha düşük bedelle satıldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bilirkişi, raporunda araçta açık ve gizli ayıplar bulunduğu, dava tarihi itibariyle aracın hasarsız bedelinin 29.500,00 TL hali hazır hasarsız araç ile pert durumda olan araç arasında 18.500,00 TL fark olduğu şeklinde görüş bildirmiştir. Davaya konu aracın 14/06/2013 tarihli satış sözleşmesinde satış bedeli 31.000,00 TL olarak yazılmış olup aracın 19/09/2009 tarihinde meydana gelen kaza neticinde ağır hasarlı olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir. Yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulamaz....
Dava; ayıplı araç nedeniyle uğranılan zararın giderimi talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince; dosyaya kazandırılan bilirkişi raporlarına dayanılarak, davaya konu araçtaki boya kusurunun kullanıcı kaynaklı olmadığı, üretim kaynaklı olduğu tespiti ile belirlenen değer kaybı itibariyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir....
Maddesi uyarınca davalı tarafça yapılan damper kasasının ayıplı haliyle kabul edilmiş sayıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı vekilinin istinaf başvurusu incelendiğinde; 1- Davacı, dava konusu aracın davalı tarafından yapılan damper kasa yapım işinden kaynaklı arızaya sebep vermesi sebebiyle davacının bu arızanın giderilmesi için tamir masrafının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Tarafların tacir oldukları, aralarındaki ticari iş mahiyetinde olmakla, taraflar arasındaki anlaşmazlık araç tamirine ilişkin yapılan eser sözleşmesinden kaynaklı ayıplı ifa nedeniyle uğranılan zararın tazminine ilişkindir. Davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir. Dolayısıyla dava TBK. 470 ve devamı maddelerinden düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklandığından mahkemece eser sözleşmesine ilişkin ayıba ilişkin hükümlerine göre uyuşmazlığın çözümü gerekirken yanılgılı değerlendirme ile uyuşmazlığa satım sözleşmesi hükümlerinin uygulanması doğru değildir....
Bilirkişi raporunun yapılan incelemesinde; 01/11/2019 tarihinde meydana gelen kazada davalı şirket tarafından sigortalı ... plakalı araç sürücüsünün KTK md 84/j hükmünde belirtilen manevralara ilişkin genel şartlara uyma kuralı ile madde 67/d hükmünde belirtilen şekilde yönetmelikte gösterilen haller dışında taşıtların geriye dönmesi veya gitmesi kuralı yasağını ihlal etmesi nedeniyle kazanın meydana gelmesinde etken olduğu, dava konusu ... plakalı araç sürücüsü, davacının ise kazanın oluşumunda etken bir rolünün bulunmadığı davacıya ait araçta yedek parça+işçilik+KDV dahil 19.312,51 TL hasarın oluştuğu, aracının onarımının ekonomik olacağı, pert işlemine tabi tutulmasına gerek olmadığı, davalı tarafından araç hasarına ilişkin yapılan 13.706,00 TL ödemenin mahsubu sonrası bakiye hasar miktarının 5.606,51 TL olduğu, dava konusu aracın meydana gelen kaza nedeniyle 2....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, dava haksız fiilden kaynaklı maddi tazminat davası olup Türk Borçlar Kanunu ve ilgili mevzuat gereği davacı sürücünün dava açma hakkı bulunmadığını, mağdur ... plakalı araç maliki ... 14.03.2019 tarihinde vefat etmiş olup huzurdaki dava konusu kazanın 30.03.2019 tarihinde gerçekleştiğini, huzurdaki dava ise ... plakalı araçta meydan gelen maddi zararın tazminine ilişkin olup araç malikinin ... olduğunu, dolayısıyla mal varlığında eksilme meydan gelen ve haksız fiil sorumluluğu kapsamında tazminat talebi için dava açmaya ehliyeti bulunan kişinin araç maliki olduğunu, araç maliki olmayan sürücü davacı zarar gören konumunda bulunmadığından bu davayı açma ehliyeti bulunmadığını, müvekkili şirkete davacı tarafından yapılan başvuru sonucunda söz konusu kaza nedeniyle meydana gelen hasar için sehven 29/04/2019 tarihinde 9,143.21 tl hasar ödemesi yapıldığını, akabinde 31.10.2019...