UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR Uyuşmazlık, davacının davalıdan satın aldığı makinenin ayıplı olup olmadığı, ayıp ihbar sürelerine uyulup uyulmadığı, sözleşmenin feshi ile bedel iadesi talebinin yerinde olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, ayıp iddiasına dayalı bedel iadesi istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır....
, iş sahibinin kullanabileceği ve nısfet kaidelerine göre de kabule icbar edilebilecek derecede/nitelikte bulunduğu, bu durumda, davalının ayıptan doğan sorumluluğunda, sözleşmeden dönme seçimlik hakkının şartlarının oluşmadığı, dava konusu araçtaki gizli kusur durumuna göre bedel tenzili gerekip gerektiği noktasında yapılan incelemede; dava konusu aracın, standart bir üretim olmayıp özel amaca yönelik bir üretim olduğu, onarım durumuna dair fiyatlandırmanın piyasa koşulları içerisinde bulunmasının mümkün olmadığı ve mevcut durumda dosya içerisinde bu duruma dair bir değerlendirme somut belge ve bilgi bulunmadığı da göz önüne alındığı, ancak, davacı yanın ayıp oranında bedel indirimi talebinde bulunabileceğinin kabulünün gerektiği; teknik inceleme sonucunda, araçtaki ayıp oranının takdiren %25 olarak tespit edildiği, bu durumda, ayıp nedeniyle indirim tutarının, dava konusu aracın/eserin değeri olan 169.920,00 TL'nin %25'ine karşılık gelen 42.480,00 TL olarak hesaplandığı; bu nedenlerle...
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davada esasa girilmeden görevsizlik kararı verilmesi gerekirken görev itirazlarının reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, yerel mahkemece kurulan hüküm hakimin uymakla yükümlü olduğu taleple bağlılık ilkesine aykırılık teşkil etmekte olduğunu, müvekkil firma, davaya konu sözleşmenin tarafı olmadığını, zaten davacının dava dilekçesinde kullanmak istediği seçimlik hakkının niteliği gereği müvekkile herhangi bir yükümlülük yükleme imkânı bulunmadığı mevzuat gereği olduğunu, davaya konu üründe ayıp olduğu iddiası ispatlanmamış olduğunu, davacının davaya konu ettiği hususlar iddia ettiği gibi gizli ayıp niteliğinde olmadığını, ortalama zekaya sahip davacı konumundaki her insanın -şayet bir ayıp var ise- ürünü incelediğinde anlayabileceği ayıp olduğunu, müvekkil firmanın tarafı olmadığı sözleşmenin fesih sonuçlarından sorumlu tutulamayacağı hakkaniyet ve mevzuat gereği olduğunu, yerel mahkeme tarafından tüm bu hususlar dikkate alınmadan davanın...
07/11/2019 havale tarihli dilekçesinde ise; 6502 Sayılı Yasaya göre seçimlik haklarından sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep ettiğini, satılanı geri vermeye hazır olduklarını ve davaya satış bedeli olan 76.485,50 TL üzerinden devam ettiklerini bildirmiştir....
davacıya teslime çalışılması üzerine,davacı tarafından sözleşmenin feshi ile ödenen satış bedelinin tahsili ve bakiye bedel içinde borçlu olmadığının tesbiti talepli dava açıldığı,mahkemece davacının talebinin kabulüne karar verildiği,dosya kapsamından anlaşılmaktadır.Davalı,dava konusu taşınmaza ilişkin arsa payı tapusunu üstüne almadan davacıya satmış,dava dışı arsa sahibi tarafından 4.1.2011 tarihinde arsa payı tapusu davacıya devredilmiştir.Davacı taraf,davalı ile aralarındaki gayrimenkul satış vaadi sözleşmesini hukuki ayıp nedeniyle feshedip ödemelerini talep ettiğine göre,bu satış sözleşmesi nedeniyle elinde tuttuğu tapu kaydının da davalıya iadesi gerekir.Zira satış sözleşmesinin tasfiyesi talep edildiğine göre davacı elindeki tapunun da davalı tarafa iadesine karar verilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
Dava, davacının 34 XX 148 plakalı 2018 model aracı T3 Anonim Şirketinin yetkili satıcısı ve yetkili servisi olan Teknik Oto Servis Akaryakıt Turizm Sanayi A.Ş'den 03.01.2019 tarihinde satın aldığı, aracın motorundaki arızanın teknik servis tarafından arızanın giderilememesi sebebiyle üretimden kaynaklı ayıptan dolayı bedel indirimi ve serviste kaldığı süreye ilişkin zararın tahsili için talepte bulunmuştur. 6502 sayılı TKHK sisteminde ithalatçının ayıptan sorumluluğu sınırlandırılmış olup, ithalatçı tüketicinin sözleşmeden dönme ve bedel iadesi taleplerinden doğrudan sorumlu değildir. Bu yaklaşımın benimsenmesinin altında yatan gerekçe ise, sözleşmenin nispiliği ilkesidir. Buna göre, tüketici satış sözleşmesini satıcı veya bayi ile yapmakta olup, anılan sözleşmenin tarafı olmayan ithalatçının sözleşmenin tarafıymış gibi sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, ki bu talep sözleşmenin tarafına yöneltilebilir taleplerinden olup, ithalatçının sorumlu olması kabul edilmemiştir....
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın istinafa yönelik itirazlarının mesnetsiz olduğunu, itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun mahkeme kararının onaylanmasını talep etmiştir. HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzeniyle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır. Dava, 6098 sayılı TBK'nın 227 ve devamı maddeleri uyarınca ayıplı olduğu iddia edilen araçtan ötürü sözleşmenin feshi ile bedel iadesi, ayıp nedeniyle yapılan tamir masraflarının tahsili talebine ilişkindir. Davacı ile davalı arasında ikinci el araç satışı gerçekleşmiştir. Davacı, davaya konu aracı davalıdan ikinci el olarak satın almıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Türk Borçlar Kanunu’nun 219 ve devamı maddelerinde düzenlenen, satış sözleşmesinde ayıba karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı üründen kaynaklanan bedel iadesi ile ürünün kullanılamamasından kaynaklı tazminat istemine ilişkindir. Kayseri 8. Noterliğinin 19/07/2023 tarih ve ... yevmiye nolu ihtarnamesinin incelemesinde; keşidecisinin mahkememiz dosya davacısı, ihtar edilenin mahkememiz dosyası davalısı olduğu, azami tamir süresinin aşılması nedeniyle sözleşmenin feshi ve malın bedeli ile zararın tazmini istemli düzenlendiği görülmüştür. Mahkememiz 15/12/2023 tarihli celsesinde davacı vekili tarafından, dava açıldıktan sonra fatura bedelinin müvekkiline ödendiği, dava konusu scooter'in servise teslim edildikten sonra taraflarına iade edilmediğinin beyan edildiği; 12/01/2024 tarihli celsede ise, ürünü kullanamamaktan dolayı talep etmiş oldukları tazminat talebinden feragat edildiğinin beyan edildiği görülmüştür....
Mahkemece, gece görüş özelliğinin bulunmaması nedeniyle kamera ve sistemlerin ayıplı olduğu gerekçesiyle sözleşmenin iptali ve ürünlerin davalıya iadesine, 8.369,74 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davacı, kendilerine teslim edilen üründe gece görüş sistemi bulunmaması nedeniyle sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin tahsilini istemiş bulunmaktadır. Davacıya kameraların ve kayıt sistemlerinin 2.12.2009 tarihinde teslim edildiği, davacının kameralarda gece görüş sisteminin bulunmadığı iddiasıyla 22.4.2010 tarihinde delil tesbiti yaptırdığı, 1.10.2010 tarihinde de eldeki davayı açtığı ihtilafsızdır. BK'nun 198.maddelerine göre, alıcı teslim aldığı malı örf ve adete göre imkan hasıl olur olmaz muayene etmek ve satıcının tekeffülü altında olan bir ayıp gördüğü zaman bunu derhal satıcıya ihbar etmekle yükümlüdür. Bunu ihmal ettiği takdirde satılanı kabul etmiş sayılır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin feshi, hisseli tapu kayıtlarının iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 12. Tüketici ve ... 4....